Hz. Muhammed’e ve Ehl-i Beyt’ine salavat getirmek

Ubeydullah b. Abdullah ed-Dihkan rivayet eder: "Ebu'l-Hasan er-Rıza'nın (a.s.) huzuruna girdim. Bana dedi ki: 'Rabbinin adını anıp salat eden...' ayetinin anlamını biliyor musun?'

Dedim ki: 'Kişinin, Rabbinin adını her andığında namaz kılması kastediliyor.'

Bana dedi ki: 'Bu takdirde Allah Azze ve Celle, insanın takatini aşan bir görev yüklemiş olurdu.'

Dedim ki: 'Sana feda olayım, peki ayetin anlamı nedir?'

Buyurdu ki: Kişinin, Allah'ın adını andığı her seferinde Hz. Muhammed'e ve Âl-i Muhammed'e salat getirmesi kastediliyor."

İSTİĞFAR

Yâsir rivayet eder: "İmam Rıza (a.s.) şöyle buyurdu: İstiğfar, silkelediğin zaman düşen ağaçtaki yaprağa benzer. Günahtan istiğfar edip de onu tekrar işleyen kimse Rabbiyle alay etmiş gibidir."  

KENDİLERİNDEN HABERLERİ OLMADIĞINDA KARDEŞLER İÇİN DUA ETME

Ali, babasından rivayet eder: "Abdullah b. Cündeb'i bir yerde gördüm. O güne kadar böylesine güzel bir vaziyet görmemiştim. Ellerini göğe doğru uzatmış, gözlerinden akan yaşlar yanaklarından süzülerek yere dökülüyordu.

İnsanlar görünmeye başlayınca ona dedim ki: 'Ey Ebu Muhammed! Senin bu vaziyetinden daha güzel bir vaziyeti bugüne kadar görmemiştim.'

Dedi ki: Allah'a yemin ederim, yalnızca din kardeşlerim için dua ettim. Çünkü Ebu'l-Hasan (İmam Rıza aleyhisselâm) bana bildirmişti ki:

Bir kimse, kardeşi için, ondan habersiz dua ederse, Arş'tan, sana da bunun yüz bin katı vardır, diye seslenilir. Ben de bir kişiye verilmesi garanti edilen yüz bin katı sevabı bırakmak istemedim. Fakat duamın kabul edilip edilmeyeceğini bilmiyorum."  

DÜŞMANA BEDDUA ETME

Ebu'l-Hasan'dan (İmam Rıza aleyhisselâm) şöyle rivayet edilmiştir: 'Biriniz birine beddua ettiği zaman şöyle desin: Allah'ım! Bir benzeri görülmemiş belâ ile kapısını çal, düşmanları harimine musallat kıl." Hadis, mürseldir. 

(Mürsel hadis: Resûlullah ve mâsumlardan (imamlar ve Hz. Fâtıma) duyan kişinin adını zikretmeksizin Resûlullah'a ve mâsumlara isnat edilen hadis)."  

SABAH VE AKŞAM VAKİTLERİNDE SÖYLENECEK SÖZ

Sa'd b. Zeyd rivayet eder: "Ebu'l-Hasan (İmam Rıza aleyhisselâm) buyurdu ki: Akşam namazını kıldığın zaman, yüz kere 'Bismillahirrahmanirrahim. Lâ havlevelâ kuvvete illâ billâhil'aliyyil'azim -Güç ve kuvvet ancak yüce ve azamet sahibi Allah'tandır- demedikçe ayağını uzatma, kimseyle konuşma.

Yüz kere de sabah namazından sonra oku. Çünkü kim bu duayı okursa, Allah ondan yüz türlü belâyı uzaklaştırır. Bu belâların en basitleri de alaca hastalığı, cüzam, şeytanının musallat olması ve sultanın zulmüdür." 

Abdullah b. İbrahim el-Câferî rivayet eder: "Ebu'l-Hasan'ın (İmam Rıza aleyhisselâm) şöyle dediğini duydum: 'Akşam olup güneşin batmak üzere olduğunu görünce şu duayı oku: 'Bismillahirrahmanirrahim. Çocuk edinmeyen ve mülkünde ortağı olmayan Allah'a hamd olsun.' 

Vasfeden ama vasfedilmeyen, bilen ama bilinmeyen, gözlerin haince bakışlarını ve göğüslerin gizlediği duyguları bilen Allah'a hamd olsun.

Allah'ın yarattığı ve yeryüzüne dağıttığı şeylerden, toprağın altındaki şeylerin şerrinden, açık ve gizli şeylerin şerrinden, gece ve gündüz olan şeylerin şerrinden, İblis'in ve evlatlarının şerrinden, yalancı bozguncudan, senin vasfettiğin ama benim vasfedemediğim şeylerin şerrinden, Allah'ın kerim vechine (zâtına) ve yüce ismine sığınırım. Âlemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun.'

İmam bu duanın, insanı yırtıcı hayvanlardan, kovulmuş şeytandan ve zürriyetinden koruduğunu belirtti.

'Emirü'l-Mü'minin (Ali b. Ebu Tâlib aleyhisselâm) sabahleyin uyandığına üç kere, 'Münezzeh hükümdar olan Allah eksikliklerden berîdir. Allah'ım! Nimetlerinin yok olmasından, verdiğin sağlığın gitmesinden, azabının ansızın gelmesinden, bedbahtlığa düşmekten, kitapta daha önce yazılanın şerrinden Sana sığınırım.

Allah'ım! Mülkünün izzeti, gücünün şiddeti, saltanatının azameti, mahlukâtının üzerindeki karşı konulmaz gücünün hakkı için Senden istiyorum' derdi." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali Rıza eserinden)