Ebû İdris el-Havlânî anlatıyor:
Bir gün Şam Mescidi'ne gitmiştim, baktım ki orada nur yüzlü güzel bir genç vardı, halk etrafına toplanmış ihtilafa düştükleri meselelerin çözümü için ona soru soruyor ve görüşünü de kabul ediyorlardı. Onun kim olduğunu sordum. "Muâz b. Cebel" diye cevap verdiler.
Ertesi gün kuşluk vakti mescide gittim. O zatı, orada benden evvel gelmiş ve namaz kılarken buldum. Namazı bitirinceye kadar kendisini bekledim, sonra önüne gelerek selâm verdim ve "Vallahi ben seni seviyorum" dedim. Bana, "Allah için mi seviyorsun?" dedi. "Evet, Allah için seviyorum" dedim. "Allah için seviyorsun değil mi" dedi. "Evet, Allah için seviyorum" dedim. Bunun üzerine elbisemin kenarından tutarak beni kendisine doğru çekti ve şöyle dedi: "Sana müjde, ben Resûlullah'ın şöyle dediğini duydum: Allah Teâlâ, 'Sırf benim için birbirini seven, benim için toplanan, benim için birbirini ziyaret eden ve benim için infak edenler, benim sevgime hak kazanmışlardır' buyurdu."
(Muvatta', Şa'r, 5).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.