Kalbimizdeki güzellikleri ortaya çıkarabilmek için önce orada güzellikler büyütmek, çoğaltmak gerekiyor. Hepimizin ayrı ayrı renklerde ayrı ayrı dokunmuş güzellikleri var. Bu ayrılıklar nedeniyle insanlar birbirlerine çekici geliyor, bu nedenle birbirlerine sevgi duyuyorlar.Güzellikleri çoğaltmaktan bahsettik, peki nasıl? Tevazuya değinmiştik bir ara, işte bu çoğaltma işlemi önce tanımayla görmeyle başlıyor güzellikleri, bu da ancak alçak gönüllülerde oluyor. Alçak gönüllü insan tanıştığı her insanın temayüz eden güzel vasıflarını görüyor ve onları kendine maletmeye çalışıyor. Bu çalışma gönül ilmini gerektiriyor. Gönül ilmi gönül sahiplerinin, güzel bakışlarından,dokunaklı sözlerinden ve her selim akıl sahibinin beğeneceği sık görülmedik hallerinden öğrenilebiliyor.Gönül sahibi olan insanlar öyle bir zenginlik, öyle bir cevher ki toplum için, onlar olmasaydı yaşamak tek düze bir gidişat olacaktı bizim için. Bir söze, bir davranışa, bir bakışa anlam katmak, hem de en güzelinden, güzel görmek, güzel duymak, güzel yorumlar yapmak gönül sahiplerine mahsus. Karşısındakini hoş tutmak, kendi davasına ram etmek, insanları hataları ve günahları ile kabul edip, onlardan en güzel şekilde, kırmadan, dökmeden kurtulmalarını sağlamak yine o güzel gönüllülere mahsus. İnsan düşünmeden edemiyor, bu firaset, bu inceliklere nüfuz ediş, bu hassas dokunuşlar, kelimenin tam anlamıyla "yapıcılık" hangi gözün görebileceği hangi kulağın işitebileceği ve hangi idrakin kavrayabileceği özellikler?. Güzellikleri öyle çoğaltmışlar ki gönüllerinde artık azalara lisana,yüze aksetmiş bu güzellikler.Kimbilir onlar da hangi yollardan geçti, bu alçak gönüllülüğü, nezafeti, nezaketi elde edebilmek için nasıl tecrübeler yaşadılar nasıl zor dönemeçlerden geçtiler.Biz bu gönül sahiplerinin ilkeleri olan ve bu ilkelere her zaman bağlı olmaya çalışan insanlar olduklarını zannediyoruz. Bunlardan ilki herhalde şu olmalı; Öğrenmek, iyi yönde değişmek ve gelişmenin zamanı yoktur. Sonrası, gitmek için geldiğimiz bu dünyada nefsimiz için sinirlenmeye ve kalp kırmaya hakkımız yoktur. Dahası her mümin kıymetlidir, biz kıymet verirsek o da kıymetini bilir.Merhaba sevgili okuyucular daha önce de gönül sahipleri ile ilgili yazılar yazdık. Bu sefer her nasıl olduysa onları daha iyi anlayabilmiş bir haldeyiz, henüz onlar gibi olamasak da? Ne diyelim Allah birbirimizi anlayabilmeyi nasibeylesin.Yazının mutfağındayız, ulaşabildiğimiz her köşeye bucağa gönülden selam olsun.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Kevser Doyurum / diğer yazıları
- İrfan sofrası / 24.10.2023
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022