Erdoğan'dan İsmet İnönüye övgü

Erdoğan meydanlarda çaresiz, bitkin ve yorulmuş gözüküyor. Söylemleri, iddiaları tutarsız? Adeta kendi, kendini çürütüyor. Muhalefet hakkında iddialar ortaya koyuyor ama bu iddiaları, hem şahsında hem de partisinde hayat bulmuş vaziyette. Ne acı talihsizliktir ki, Erdoğan meydanlara aileyi de indirdi. Devlet Bahçeli'nin evli olmayışını, çoluk çocuk sahibi olmayışını, yaşanan vahim olayları (partisi adına) haklı göstermek için kullandı. Hürriyet'ten Ahmet Hakan, Bahçeli'ye çağrıda bulundu; "Ne olur cevap verme, sus. Seviyeni düşürme?" MHP ve Bahçeli'yi, unutmayan Erdoğan, CHP'yi unutur mu? Unutmaz tabi. Siyasi hayatları, CHP üzerine kurulu çünkü? Hani derler ya! Bu sefer yanlış ata oynadı. Aynen öyle oldu. Erdoğan, Said Nursi'yi övdü, övdü ve elinde bir kâğıtla, İsmet İnönü'nün, Said Nursi'yi hapse tıktığını, rutubetli hücrelerde hastalanmasına sebep olduğunu vs. uzun uzun anlattı. İyi de! Said Nursi kim? Bugün paralel devletten şikâyetçi, paralel yapılanmanın, ülkemizin birlik ve beraberliğine kastettiğini, devletin birçok kurumunda yapılandığını ve özellikle dış mihrakların çıkarları için çalıştıklarını vs. dillendiren ve bu yapıyı, milletimize şikayet eden Erdoğan, Said Nursi'yi tanımıyor mu? Yoksa danışmanları yanlış mı tanıttı? Said Nursi kimdir? En kısa tarifle, "Osmanlının paralel yapılanmasıdır". Sultan Abdülhamit'i tahtan indirmek için organize edilen planların içinde ismi geçen, doğu illerimizde çift dilli eğitim çalışmaları yapan, İsmet İnönü'den önce Abdülhamit Han tarafından hapse atılan, sürgüne gönderilen bir şahıs. Milletimizin ölüm, kalım mücadelesi verdiği yıllarda yine doğu illerinde, batı destekli kurulan bölücü Kürt örgütlerinde aktif rol alan ve başlatılan isyanları destekleyen bir isim. Kurtuluş Mücadelesine davet edildiği halde katılmayan, katılmadığı gibi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarını, Milletimizi savaş meydanlarında öldürtmekle suçlayan ve milletimizin bağımsızlık mücadelesinden vazgeçmesi gerektiğini, kurtuluşun İngiliz'e teslimiyette olduğunu, yazdığı yazılarla duyurmaya çalışan bir isim."Allah katından tek din İslam'dır" (Ali İmran 19) değişmez ilahi hükmüne, bu coğrafyada sesli bir şekilde ilk muhalefet eden, Yahudi ve Hıristiyanlarında cennete gideceğini iddia eden bir isim.Bugün şikâyetçi olunan paralel yapılanmanın en büyük misyonu olan "dinler arası diyalogun" fikir babası, temelini atan kişi. Papaya mektup furyasını başlatan, Papanın iltifatlarına nail olan isim. Kısaca Erdoğan, iki paralel arasında kalmış. Bilimsel bir gerçektir ki, iki paralel arasından çıkmadığın müddetçe, o paraleller nereye doğru gidiyorsa, senide oraya götürürler? Erdoğan'ın tefsirini (açıklamasını) yapması gereken bir başka çıkışı ise paralel yapılanmayı hedef göstererek, "Biz, İkinci Kurtuluş Mücadelesini veriyoruz" sözüdür.Bu millet, kurtuluş mücadelesini kâfirlere karşı verdi. Şimdi karşınızda kimler var? Artı atalarımızın o gün, kurtuluş mücadelesini verdiği devletlerin tamamını bugün dost ilan ve kabul ettiniz. Bana öyle geliyor ki, bu mücadele millet için yapılmıyor, koltuk için yapılıyor?