Ehl-i Beyt'i unutturmak için hadis uydurdular
İsmail b. Ebî Üveys, Ebî Ûveys'ten, o Sevr b. Zeyd ed-Deylemî'den, o İkrime'den, o da İbn-i Abbas'tan nakleder; Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: "Ey insanlar! Şüphesiz Ben sizin aranızda iki değerli şey bırakmış bulunuyorum. Onlara sarıldığınız müddetçe asla sapmazsınız: Allah'ın Kitabı ve Peygamberinin sünneti." (Hâkim, el-Mûstedrek, c.l, s.93).
29.08.2016 00:00:00
Şimdi de Sekaleyn Hadisinde geçtiği iddia edilen "ve sünnetim" ibaresinin senedini inceleyelim:
"Ehl-i Beyt'im" lafzı yerine "sünnetim" lafzının yer aldığı rivayet, senedinin zayıf olmasının yanında Emevî zihniyetinin bir uydurmasıdır.
Hâkim Nişaburî, el-Mûstedrek adlı kitabında aşağıdaki senetle mezkûr metni nakletmiştir:
İsmail b. Ebî Üveys, Ebî Ûveys'ten, o Sevr b. Zeyd ed-Deylemî'den, o İkrime'den, o da İbn-i Abbas'tan nakleder; Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: "Ey insanlar! Şüphesiz Ben sizin aranızda iki değerli şey bırakmış bulunuyorum. Onlara sarıldığınız müddetçe asla sapmazsınız: Allah'ın Kitabı ve Peygamberinin sünneti." (Hâkim, el-Mûstedrek, c.l, s.93).
Bu metnin senedinin afeti, senedin başında yer alan baba ve oğuldur. Bu iki kişi, İsmail b. Ebî Üveys ile Ebu Üveys'dir. Bu baba ve oğlun güvenilir oldukları söylenmediği gibi yalan söylemek ve hadis uydurmakla da suçlanmışlardır.
Bu ikisi hakkında rical âlimlerinin söylediklerine bakalım:
Hafız Mezzî, Tehzib'ul-Kemal adlı kitabında İsmail ve babası hakkında rical ilminin araştırmacılarından şöyle nakletmektedir:
Yahya b. Muin (ki rical ilminin büyük âlimlerindendir) şöyle diyor: "Ebu Üveys ve oğlu zayıftırlar." Yine Yahya b. Muin'den şöyle dediği nakledilmiştir: "Bu iki kişi, hadis çalarlar." Yine İbn-i Muin, Ebu Üveys'in oğlu hakkında, "Ona güvenilmez" demiştir.
Nesaî, oğul hakkında, "O zayıftır ve güvenilir değildir" demiştir.
Ebu'l-Kasım Lalekaî şöyle demiştir: "Nesaî onun aleyhinde çok şey söylemiştir ve hadisinin terk edilmesi gerektiğini ifade etmiştir."
Rical âlimlerinden olan İbn-i Adiy şöyle demiştir: "İbn-i Ebî Üveys, dayısı Malik'ten hiç kimsenin kabul etmediği ilginç hadisler rivayet etmiştir." (Hafız Mezzî, Tehzib'ul-Kemal, c.3, s.127).
İbn-i Hacer, Feth'ul-Barî adlı eserinin önsözünde şöyle demiştir: "Nesaî'nin kendisi hakkındaki cerhinden dolayı İbn-i Ebî Üveys'in hadisine asla itibar edilmez." (İbn-i Hacer Askalanî, Feth'ul-Barî'nin Önsözü, s.391, Dar'ul-Marife basımı).
Hafız Seyyid Ahmed b. Sıddık, Feth'ul-Melik'il-Aliyy" adlı kitabında, Seleme b. Şeyb'den şöyle nakletmektedir:
"İsmail b. Ebî Üveys'ten şöyle dediğini işittim: Medine ehli bir konuda iki gruba ayrılınca, ben hadis uyduruyorum." (Hafız Seyyid Ahmed, Feth'ul-Melik'il-Aliyy, s.15).
Buna göre oğul (İsmail b. Ebî Üveys) hadis uydurmakla suçlanmıştır. Nitekim İbn-i Muin, onun yalancı olduğunu söylemişti. Bundan da öte, onun naklettiği hadisler Sahih-i Müslim, Tirmizî ve diğer sahih kitapların hiçbirinde nakledilmemiştir.
Baba (Ebu Üveys) hakkında ise Ebu Hatem Râzî'nin el-Cerh-u ve't-Ta'dil adlı kitabında söylemiş olduğu şu söz yeterlidir: "Onun naklettiği hadis yazılır ama delil ve hüccet olarak kabul edilmez. Hadisi sağlam ve güçlü değildir." (Ebu Hatem Razî, el-Cerh-u ve't-Ta'dil, c.5, s.92).
Yine Ebu Hatem, İbn-i Muin'den, Ebu Üveys'in güvenilir olmadığını nakletmiştir.
Dolayısıyla, senedinde bu iki kişinin bulunduğu rivayet ("ve sünnetim" hadisi) sahih değildir. Kaldı ki bu rivayet, sahih ve sabit olan öteki hadisle muhalefet içindedir.
Dikkat edilmesi gereken bir konu da, bu hadisi nakleden Hâkim Nişaburî'nin, hadisin zayıflığını itiraf etmiş olmasıdır. Bu yüzden hadisin senedini düzeltmeye kalkışmamıştır. Sadece içeriğinin sıhhati hususunda bir şahit zikretmiştir ki, o şahit de senet açısından zayıftır ve itibar edilecek gibi değildir. Bu açıdan hadisi güçlendireceği yerde onu daha da zayıf kılmaktadır.
(bu bahis devam edecek?)
"Ehl-i Beyt'im" lafzı yerine "sünnetim" lafzının yer aldığı rivayet, senedinin zayıf olmasının yanında Emevî zihniyetinin bir uydurmasıdır.
Hâkim Nişaburî, el-Mûstedrek adlı kitabında aşağıdaki senetle mezkûr metni nakletmiştir:
İsmail b. Ebî Üveys, Ebî Ûveys'ten, o Sevr b. Zeyd ed-Deylemî'den, o İkrime'den, o da İbn-i Abbas'tan nakleder; Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: "Ey insanlar! Şüphesiz Ben sizin aranızda iki değerli şey bırakmış bulunuyorum. Onlara sarıldığınız müddetçe asla sapmazsınız: Allah'ın Kitabı ve Peygamberinin sünneti." (Hâkim, el-Mûstedrek, c.l, s.93).
Bu metnin senedinin afeti, senedin başında yer alan baba ve oğuldur. Bu iki kişi, İsmail b. Ebî Üveys ile Ebu Üveys'dir. Bu baba ve oğlun güvenilir oldukları söylenmediği gibi yalan söylemek ve hadis uydurmakla da suçlanmışlardır.
Bu ikisi hakkında rical âlimlerinin söylediklerine bakalım:
Hafız Mezzî, Tehzib'ul-Kemal adlı kitabında İsmail ve babası hakkında rical ilminin araştırmacılarından şöyle nakletmektedir:
Yahya b. Muin (ki rical ilminin büyük âlimlerindendir) şöyle diyor: "Ebu Üveys ve oğlu zayıftırlar." Yine Yahya b. Muin'den şöyle dediği nakledilmiştir: "Bu iki kişi, hadis çalarlar." Yine İbn-i Muin, Ebu Üveys'in oğlu hakkında, "Ona güvenilmez" demiştir.
Nesaî, oğul hakkında, "O zayıftır ve güvenilir değildir" demiştir.
Ebu'l-Kasım Lalekaî şöyle demiştir: "Nesaî onun aleyhinde çok şey söylemiştir ve hadisinin terk edilmesi gerektiğini ifade etmiştir."
Rical âlimlerinden olan İbn-i Adiy şöyle demiştir: "İbn-i Ebî Üveys, dayısı Malik'ten hiç kimsenin kabul etmediği ilginç hadisler rivayet etmiştir." (Hafız Mezzî, Tehzib'ul-Kemal, c.3, s.127).
İbn-i Hacer, Feth'ul-Barî adlı eserinin önsözünde şöyle demiştir: "Nesaî'nin kendisi hakkındaki cerhinden dolayı İbn-i Ebî Üveys'in hadisine asla itibar edilmez." (İbn-i Hacer Askalanî, Feth'ul-Barî'nin Önsözü, s.391, Dar'ul-Marife basımı).
Hafız Seyyid Ahmed b. Sıddık, Feth'ul-Melik'il-Aliyy" adlı kitabında, Seleme b. Şeyb'den şöyle nakletmektedir:
"İsmail b. Ebî Üveys'ten şöyle dediğini işittim: Medine ehli bir konuda iki gruba ayrılınca, ben hadis uyduruyorum." (Hafız Seyyid Ahmed, Feth'ul-Melik'il-Aliyy, s.15).
Buna göre oğul (İsmail b. Ebî Üveys) hadis uydurmakla suçlanmıştır. Nitekim İbn-i Muin, onun yalancı olduğunu söylemişti. Bundan da öte, onun naklettiği hadisler Sahih-i Müslim, Tirmizî ve diğer sahih kitapların hiçbirinde nakledilmemiştir.
Baba (Ebu Üveys) hakkında ise Ebu Hatem Râzî'nin el-Cerh-u ve't-Ta'dil adlı kitabında söylemiş olduğu şu söz yeterlidir: "Onun naklettiği hadis yazılır ama delil ve hüccet olarak kabul edilmez. Hadisi sağlam ve güçlü değildir." (Ebu Hatem Razî, el-Cerh-u ve't-Ta'dil, c.5, s.92).
Yine Ebu Hatem, İbn-i Muin'den, Ebu Üveys'in güvenilir olmadığını nakletmiştir.
Dolayısıyla, senedinde bu iki kişinin bulunduğu rivayet ("ve sünnetim" hadisi) sahih değildir. Kaldı ki bu rivayet, sahih ve sabit olan öteki hadisle muhalefet içindedir.
Dikkat edilmesi gereken bir konu da, bu hadisi nakleden Hâkim Nişaburî'nin, hadisin zayıflığını itiraf etmiş olmasıdır. Bu yüzden hadisin senedini düzeltmeye kalkışmamıştır. Sadece içeriğinin sıhhati hususunda bir şahit zikretmiştir ki, o şahit de senet açısından zayıftır ve itibar edilecek gibi değildir. Bu açıdan hadisi güçlendireceği yerde onu daha da zayıf kılmaktadır.
(bu bahis devam edecek?)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.