'Delirmek üzereydim'
Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde 102 saat sonra enkazdan sağ olarak çıkarılan Mahmut Sami Şahin, enkaz altındayken susuzluk nedeniyle halüsinasyonlar gördüğünü söyledi.
19.02.2023 10:37:00
Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde ikamet ettikleri 7 katlı apartmanın, ikinci deprem sonrası çökmesiyle enkaz altında kalan Mahmut Sami Şahin, ekiplerin çalışmasıyla 102 saat sonra enkazdan sağ olarak çıkarılmıştı. Şahin, Elbistan'da yapılan ilk müdahalenin ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edildi. Burada tedavisi süren Şahin, yaşadığı korku dolu anları anlattı. Şahin, pasaport ve banka kartlarını almak için ilk depremden sonra tekrar eve girdiğini ve ikinci deprem sonrası çöken apartmanın enkazında kaldığını belirtti.
'Beni kaldırdı merdiven boşluğuna attı'
Şahin, ikinci depremin kendisini merdiven boşluğuna attığını belirterek, 'Ben ikinci depreme yakalandım. Maalesef içgüdüyle eve gitmek zorunda kaldım. Pasaportum, banka kartlarım her şey evdeydi. Dışarda da çok soğuk bir hava olduğu için en azından banka kartlarımı falan almam gerekiyordu. Eve girdim banka kartlarımı aldım. Kalın elbiselerden aldım. İkinci bir depremi beklemiyorduk. Böyle bir büyük deprem olmasını hiç beklemiyorduk. Maalesef ikinci bir deprem oldu. Birinciye göre daha şiddetli bir depremdi. Beni kaldırdı merdiven boşluğuna attı' dedi.
'Delirmek üzereydim'
Enkaz altındayken delirmek üzere olduğunu söyleyen Şahin, 'Apartmanın tamamı benim üstüme çöktü. Merdiven boşluğunda kaldım. Dışarıya çıkmaya vaktim olmadı. Çok şiddetli 6-7 saniye sürdü. Bir de dalgalanma vardı. Çıkma şansım yoktu. Depremin ilk anlarında çok fazla panik oldum. Ne yapacağımı bilmiyordum. Delirmek üzereydim. Daha sonra dualar etmeye başlayınca, hayaller kurmaya başlayınca zaman geçmeye başladı. Sürekli umutla bekliyorsun' diye konuştu.
'Nasıl olduysa üçüncü günden sonra birkaç dakikalığına şebeke çekti'
Depremin üçüncü gününde telefonun şebekesinin çektiğine değinen Şahin, 'Telefondan şebeke çekmiyordu. Mesajlar gitmiyordu. Ama nasıl olduysa üçüncü günden sonra birkaç dakikalığına şebeke çekti. Üçüncü gün attığım mesajlar gitti. Aynı zamanda yardım gelmeye başladı. Kimse enkazda birinin olduğuna inanmıyordu' şeklinde konuştu.
'Açlığa, susuzluğa dayanmam ilahi bir şey'
Açlık ve susuzluğa dayanmasında ilahi bir güç olduğunu ifade eden Şahin, 'Açlığa, susuzluğa Allah yardım etti. İlahi bir şey yoksa ben dışarıda normal bir hayat sürerken iki gün aç susuz kalsam dayanamam herhalde. Ekiplerin sesini duydum benle iletişime geçtiler. Düzce itfaiyesinden bir ağabey iletişime geçti. Enerjim yükseldi. Ondan sonra umutlu bekleyiş başladı. Çok kötü bir yerdeydim cehennem gibi bir yer. Profesyonel çalışıyorlar. Oradan çıkarmak için her şeyi yapıyorlar. Onların güveni sayesinde enerjim arttı' ifadelerini kullandı.
'Susuzluk yüzünden bazı halüsinasyonlar görüyordum'
Şahin, susuz kaldığı için bazı halüsinasyonlar gördüğüne değinerek, 'Ama çıkmadan önceki düşüncem şuydu; yine çıkamayacağımı düşünüyordum. Ondan önce susuzluk yüzünden bazı halüsinasyonlar görüyordum. Çıktığımı görüyorum, sonra çıkmadığımı görüyorum. Gerçekten oradasın hala. Küçük bir delik açılınca çıkamayacağımı düşünüyordum. Korku vardı, 'bu da mı hayaldi acaba' diye' dedi.
'Beni kaldırdı merdiven boşluğuna attı'
Şahin, ikinci depremin kendisini merdiven boşluğuna attığını belirterek, 'Ben ikinci depreme yakalandım. Maalesef içgüdüyle eve gitmek zorunda kaldım. Pasaportum, banka kartlarım her şey evdeydi. Dışarda da çok soğuk bir hava olduğu için en azından banka kartlarımı falan almam gerekiyordu. Eve girdim banka kartlarımı aldım. Kalın elbiselerden aldım. İkinci bir depremi beklemiyorduk. Böyle bir büyük deprem olmasını hiç beklemiyorduk. Maalesef ikinci bir deprem oldu. Birinciye göre daha şiddetli bir depremdi. Beni kaldırdı merdiven boşluğuna attı' dedi.
'Delirmek üzereydim'
Enkaz altındayken delirmek üzere olduğunu söyleyen Şahin, 'Apartmanın tamamı benim üstüme çöktü. Merdiven boşluğunda kaldım. Dışarıya çıkmaya vaktim olmadı. Çok şiddetli 6-7 saniye sürdü. Bir de dalgalanma vardı. Çıkma şansım yoktu. Depremin ilk anlarında çok fazla panik oldum. Ne yapacağımı bilmiyordum. Delirmek üzereydim. Daha sonra dualar etmeye başlayınca, hayaller kurmaya başlayınca zaman geçmeye başladı. Sürekli umutla bekliyorsun' diye konuştu.
'Nasıl olduysa üçüncü günden sonra birkaç dakikalığına şebeke çekti'
Depremin üçüncü gününde telefonun şebekesinin çektiğine değinen Şahin, 'Telefondan şebeke çekmiyordu. Mesajlar gitmiyordu. Ama nasıl olduysa üçüncü günden sonra birkaç dakikalığına şebeke çekti. Üçüncü gün attığım mesajlar gitti. Aynı zamanda yardım gelmeye başladı. Kimse enkazda birinin olduğuna inanmıyordu' şeklinde konuştu.
'Açlığa, susuzluğa dayanmam ilahi bir şey'
Açlık ve susuzluğa dayanmasında ilahi bir güç olduğunu ifade eden Şahin, 'Açlığa, susuzluğa Allah yardım etti. İlahi bir şey yoksa ben dışarıda normal bir hayat sürerken iki gün aç susuz kalsam dayanamam herhalde. Ekiplerin sesini duydum benle iletişime geçtiler. Düzce itfaiyesinden bir ağabey iletişime geçti. Enerjim yükseldi. Ondan sonra umutlu bekleyiş başladı. Çok kötü bir yerdeydim cehennem gibi bir yer. Profesyonel çalışıyorlar. Oradan çıkarmak için her şeyi yapıyorlar. Onların güveni sayesinde enerjim arttı' ifadelerini kullandı.
'Susuzluk yüzünden bazı halüsinasyonlar görüyordum'
Şahin, susuz kaldığı için bazı halüsinasyonlar gördüğüne değinerek, 'Ama çıkmadan önceki düşüncem şuydu; yine çıkamayacağımı düşünüyordum. Ondan önce susuzluk yüzünden bazı halüsinasyonlar görüyordum. Çıktığımı görüyorum, sonra çıkmadığımı görüyorum. Gerçekten oradasın hala. Küçük bir delik açılınca çıkamayacağımı düşünüyordum. Korku vardı, 'bu da mı hayaldi acaba' diye' dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
