Dağlıcalar BOPun ürünüdür

Terörle müzakere edilerek terör meselesinin çözülemeyeceğini; terörle, sadece askeri yöntemlerle de değil her yönüyle mücadele edilmesi gerektiğini yıllarca yazıyoruz, ifade ediyoruz.Siyasi irade dinlemedi, çözüm süreci adı altında müzakerelere devam etti, ne istedilerse verdi, millet de verdiği oylarla bu süreci sonuna kadar destekledi ve maalesef bugün teröre verilen bu tavizlerin faturasını topyekun millet olarak ödüyoruz.Siyasi irade, sanki böyle hiç uyarı yapılmamış gibi, verilen tavizlerin karşımıza nasıl bir fatura çıkartacağını bilmiyormuş gibi "kandırıldık" modunda?Sürekli kandırılan bir siyasi iradenin de dört tarafı ateş olan, bütün ülkelerin hedefinde olan böyle bir stratejik coğrafyada hala neden yönetimde olduğu ve o koltukta neden ısrar ettiği de merak konusu?Malum, ülkemizin birçok ilinde çatışma, kan ve gözyaşı var. Ve son acı haber de Dağlıca'dan geldi. Teröristler yola yerleştirdikleri patlayıcıları, Dağlıca Tabur Komutanlığı'ndan operasyona gitmek üzere ayrılan askeri iki zırhlı aracın geçişi sırasında patlattı.Reuters'in haberine göre hayatını kaybeden asker sayısı 16 ama bölgeden gelen değişik rivayetlere göre asker kaybımızın bu rakamın çok üstünde olduğu ifade ediliyor.Bu Dağlıca'da daha önce de birçok terör saldırısı düzenlenmişti. 2007 yılında gerçekleşen saldırıda 12 askerimizi, 2012 yılındaki saldırıda da 8 askerimizi kaybetmiştik.Çözüm süreci dediler dediler yıllarca terörle müzakere ettiler ve bugün hayatını kaybeden askerimizin sayısı kat kat daha fazla?İşte size AKP hükümetinin çözüm süreci?Esasen siyasilerimiz bu süreci ABD ile stratejik müttefiklik, BOP eşbaşkanlığı ve de AB hayali ile başlattılar ve devam ettirdiler.Yani terörün bugün bu noktaya gelmesi, Büyük Ortadoğu Projesi'nde misyon sahibi olan, AB ve ABD'nin bir dediğini iki etmeyen siyasi anlayıştı.Bakıyoruz ki 7 Haziran seçimlerinde sandıktan çıkanlar da yine bu mantığa sahip olan siyasiler ve siyaset anlayışı oldu. Eğer milletimiz bu gerçeği görmezse maalesef erken seçimde de aynı siyaset tablosuyla karşılaşmamız mukadderdir.Dolayısıyla aynı taşeron zihniyet devam ettikçe maalesef daha çok Dağlıcalar yaşayacağız, Allah muhafaza?Millet, yapılacak ilk seçimde şunun kararını vermelidir: ABD, AB ve BOP taşeronu olan siyasilerde ısrarda inat edip Dağlıcalar yaşamaya devam mı edeceğiz, yoksa gerçek çözüm sahiplerini iktidara taşıyıp Türkiye'de ve bölgemizde barışı ve birliği mi tesis edeceğiz?Lütfen yazının bundan sonrasını yanlışta inat etmeyenler okusun, çünkü inat edenlere diyecek hiçbir lafımız yok onlar peşinden gittikleri yanlışın içinde boğulup gidecekler.Bugün AB, ABD ve BOP taşeronluğunu elinin tersiyle iten tek bir siyasi hareket vardır, o da Prof. Dr. Haydar Baş'ın genel başkan olduğu Bağımsız Türkiye Partisi(BTP)'dir. BTP, parti programına aldığı dünyaca ünlü Milli Ekonomi Modeli'yle ekonomide milli çözüm sunan tek partidir.BTP, üniter yapı, milli birlik ve beraberlik, Türk-Kürt kardeşliği, Alevi-Sünni kardeşliği vurgusu yapan tek partidir.BTP, güçlü devlet, güçlü millet ve güçlü aile temeline dayanan tek partidir.BTP, 1000 TL vatandaşlık maaşı, 5000 TL asgari ücret, 1500 TL ev hanımı meslek maaşı, 250 TL çocuk parası vererek terörü kökünden temizleyecek olan tek partidir.BTP, Şii-Sünni kardeşliğiyle, İslam ülkelerinin karşılıklı menfaatler çerçevesinde kuracağı ilişkilerle Ortadoğu coğrafyasını kan gölü olmaktan, İslam dünyasını İsrail'in oyuncağı olmaktan kurtaracak tek partidir.BTP, ekonomide, hukukta, soysal hayatta sunduğu çözümlerle Türkiye'yi dünyanın gözdesi ve zirvesi yapacak tek partidir. BTP döneminde uygulanan milli politikalarla ülkemizde bir tane terörist kalmayacak, ülkemizin düşmanları bile bizlerle iyi geçinmeye çalışacak.Yeter ki milletimiz başını deve kuşu gibi kuma gömmekten ve yanlışta ısrar etmekten kurtulsun.