Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) olağan il-ilçe kongrelerine son sürat devam ediyor. Nasip olduğu oranda biz de bölgemize yakın olan il kongrelerine katılıp gündemin sıcaklığını hissetmeye, nefes almanın bile zorlaştığı sosyal hayatta bir nebze olsun nefes almaya çalışıyoruz.
Gerçekten de son 20 yıldır iktidarı elinde tutan zihniyetten nemalanan yandaşlardan başka, mevcut durumdan hemen her kesim şikâyet etmekte, "bir dokun bin ah işit" manzaralarına şahit olmaktayız.
BTP kongrelerinde yapılan konuşmaları dinleyince, halkımıza umut aşılayan fikirler ortaya koyan bir liderle, bir kadroyla birlikte olmanın keyfini yaşamaktayız.
Gerçekten BTP liderinin de kadrosunun da hemen hepsinin tespitlerinde Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın kokusunu, izlerini hissediyorsunuz.
Gerçek de bu değil mi? Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten sonra siyaset çözüm odaklı olmaktan çok sorun odaklı bir yolu tercih etmiştir.
Millet olarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile mandacılık fikrinin yerini bağımsızlığın, fakirlik ve yoksulluğun yerini zenginliğin aldığına; borç batağında boğulan bir ekonominin milli bir ekonomi ile şaha kalktığına şahit olmuştuk.
Daha sonraları iktidara gelenler, çözülmüş birçok meseleyi tekrar sorun haline getirmiş, her gelen de sorunu bir kat daha artırarak içinden çıkılmaz bir hale dönüştürmüşlerdir.
Büyüklerin çok güzel bir sözü vardır. "Sivrisinekle mücadele edeceğinize bataklığı kurutun." Bu sözün altında yatan gerçek, verilmek istenen mesaj; çözümü tarif etmektedir. Sorunu kökten çözmezseniz sorunun kendisi, sorunun bir parçası olur ve asla sorunla baş edemezsiniz. Bataklık, sorunun kendisidir. Pis koku ve yayılan sinekler tali meselelerdir. Kokuyu önlemek için oralara güzel kokular saçmanız yetmeyecektir. Sinekleri tek tek yok etmek sinekleri tüketmeyecektir. Yapılacak tek çözüm; bataklığı kurutarak sorunu ortadan kaldırmaktır.
Son yıllarda iktidarın pusulası tamamen şaşmıştır. Döviz politikası, dış siyaset, iç siyaset, adalet, iş-aş, yoksulluk, borçlanma, eğitim, sağlık; hemen her alanda sorunlar çığ gibi büyümüştür. Bu da gösteriyor ki iktidarın kendisi sorun olmuş, sorun odaklı bir yönetimle ülkeyi bu hale getirmiştir.
Şimdi yıllardır gidilen sorun odaklı siyaset yolundan çıkıp, çözüm odaklı bir sisteme, bir yola girmek zorundayız. Bunun da yolu; çözüm odaklı siyasetin merkezi, bağımsızlık karakterli, genç, cesur ve donanımlı lider Bağımsız Türkiye Partisi'nin Genel Başkanı Av. Hüseyin Baş'la birlikte olmaktır.
"Görünen köye kılavuza hacet yoktur." Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) kadrolarıyla, lideri Sayın Hüseyin Baş'la, ortaya koyduğu çözüm odaklı siyasetle; umudun ve çözümün adresi olarak milletimizin gönlünde taht kurmaya devam ediyor. Safları sıklaştıralım, Çağın deccallarına meydanı boş bırakmayalım. Demokratik haklarımız çerçevesinde halkımızı uyaralım. Gerisini Yüce Allah'a havale edelim. "Görelim Mevla'm neyler, neylerse güzel eyler." Vesselam.
- Gayreti boşa gidenler ve Gaşiye Suresi / 20.02.2025
- Hüseyin Baş TÜSİAD’ı farklı açıdan eleştirdi / 19.02.2025
- Türkiye’de eleştirmek suç oldu / 18.02.2025
- Asıl dostumuz Allah’tır / 17.02.2025
- Allah’ın düşmanlarını dost edinenler! / 15.02.2025
- Mübarek gün ve geceler Allah’ın kullarına ikramıdır / 14.02.2025
- Berat Gecesi tövbe, kurtuluş ve değişim için bir fırsattır / 13.02.2025
- Cömertlik, darlıkta ve bollukta vermektir / 12.02.2025
- Ramazanın habercisi Şaban-ı Şerif ayıdır / 11.02.2025