BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerindeki sorunlarla ilgili olarak, "Ne Kürt kardeşim Türk kardeşimden ne de Türk kardeşim Kürt kardeşimden üstündür. Hepsi eşittir. Nasıl Yüce Allah'ın önünde eşitsek, devletimizin önünde de eşitiz" dedi
YENİ MESAJ - ANKARA
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, Ankara'da gerçekleştirilen partisinin Başkanlık Divanı ve İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin gündemine oturan 'demokratik özerklik' konusunu geniş yer ayırdı. Bu konularda 'bu nasıl olur, niye böyle söylenir' şeklinde bir tavır ortaya koymadığını dile getiren BTP Lideri, bunun gerekçesini şu şekilde ortaya koydu: "20 yıldan bu yana millete haber verdiğim de bu." Bugün gelinen tablo için 20 yıldır Türk milletini ve yöneticileri uyardığını dile getiren Prof. Dr. Baş, günümüzde dile getirilen özerklik taleplerine dikkat çekerek, bundan sonra yaşanacak gelişmeler için şu ifadeleri kullandı: "Sonunda iki dilmiş, özerklikmiş, orduymuş... Bunların hepsini veririz. Korkuyorum ki ben yarın şöyle bir noktaya geleceğiz: Bağımsız devlet kurulacak, 'ordusu, başkenti, bayrağı, dili' olacak, ondan sonra da Türkiye'ye 'bunları koruma vazifesi sizindir' denilecek. Bu gidişatın olsa olsa sonu budur."
Esas hedef Büyük İsrail
BTP Lideri, bu kritik uyarının ardında daha büyük ve asıl fotoğrafa dikkat çekerek, gelişmelerden kastedilen asıl amacın 'Büyük İsrail'i kurmak olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Baş, şöyle konuştu: "Onların varmak istedikleri hedef, öncelikle bir federatif yapı, ikinci adımda ise Büyük İsrail projesinin hayat geçmesidir. O hayata geçtiği zaman, o bölge insanının huzuru kalmayacaktır." Türkiye'nin bu noktaya nasıl geldiği konusunda da açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Baş, yeniden 20 yıldan bu yana yaptığı uyarıları hatırlatarak bu çerçevede BM Self Determinasyon Sözleşmelerine atılan imzaları, geçmiş iktidarlar ve Ak Parti hükümetini çıkardıkları yasaları öne çıkararak, şunları söyledi: "Ülkenin bu noktalara gelmesinde asıl etken, Türk siyasetidir. Bu gelişmeler yeni değildir. Bu hükümetten önceki yönetimleri de bu işin içine katıyorum. Zira self-determinasyon yasaları çıktığı günden bu yana hedef belliydi. O zaman yüksek sesle ifade etmeye başladım, 'ülke bölünüyor, kafanıza akıl koyun ama biz dedik, biz dinledik."
Bölgede yapılması gerekenler
Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde yapılması gerekenler konusunda değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Baş, şunları söyledi: "Tek samimi davranış 'ülke bölünmesin, bir ve beraber olalım, kardeş olalım, biz bu kardeşlerimizin hem karnını doyururuz, hem sırtını giydiririz, hem geleceklerini hazırlarız, eğitimlerini ve öğretimlerini hiç bir ayrım yapmadan doruk noktada Türkiye'nin şartlarına göre en güzel şekilde veririz. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın. Bunun için doğusu, batısı, kuzeyi ve güneyi yoktur. Bunları temin edecek tek siyasi kadro Bağımsız Türkiye Partisi kadrosudur."Her zaman olduğu gibi yine birlik ve beraberlik mesajları veren Prof. Dr. Baş, şunları kaydetti: "Ne Kürt kardeşim Türk kardeşimden ne de Türk kardeşim Kürt kardeşimden üstündür. Hepsi eşittir. Nasıl Yüce Allah'ın önünde eşitsek, devletimizin önünde de eşitiz. Hiçkimse bundan kuşku duymasın. Hepimiz neticede topraktan geldik, toprağa gideceğiz. Bunun manevi mesuliyetini tanıyan ve bilen, ne Arap'ın Acem'e ne de Acem'in Arap'a üstünlüğünün olmadığını bilen bir yapıdan, eğitimden, inançtan ve görüşten geliyoruz. Bunu biz hayatımıza yansıtmadıktan sonra bizden birşey olmaz. Bunu biz hayata geçireceğiz inşallah. Güneydoğulu kardeşlerim bunu böyle bilsinler. Ben onlara söz veriyorum: Beni kendi evlatları ve kardeşleri kabul etsinler. Zaten isteseler de, istemeseler de onların evladı ve kardeşiyim."
YENİ MESAJ - ANKARA
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, Ankara'da gerçekleştirilen partisinin Başkanlık Divanı ve İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin gündemine oturan 'demokratik özerklik' konusunu geniş yer ayırdı. Bu konularda 'bu nasıl olur, niye böyle söylenir' şeklinde bir tavır ortaya koymadığını dile getiren BTP Lideri, bunun gerekçesini şu şekilde ortaya koydu: "20 yıldan bu yana millete haber verdiğim de bu." Bugün gelinen tablo için 20 yıldır Türk milletini ve yöneticileri uyardığını dile getiren Prof. Dr. Baş, günümüzde dile getirilen özerklik taleplerine dikkat çekerek, bundan sonra yaşanacak gelişmeler için şu ifadeleri kullandı: "Sonunda iki dilmiş, özerklikmiş, orduymuş... Bunların hepsini veririz. Korkuyorum ki ben yarın şöyle bir noktaya geleceğiz: Bağımsız devlet kurulacak, 'ordusu, başkenti, bayrağı, dili' olacak, ondan sonra da Türkiye'ye 'bunları koruma vazifesi sizindir' denilecek. Bu gidişatın olsa olsa sonu budur."
Esas hedef Büyük İsrail
BTP Lideri, bu kritik uyarının ardında daha büyük ve asıl fotoğrafa dikkat çekerek, gelişmelerden kastedilen asıl amacın 'Büyük İsrail'i kurmak olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Baş, şöyle konuştu: "Onların varmak istedikleri hedef, öncelikle bir federatif yapı, ikinci adımda ise Büyük İsrail projesinin hayat geçmesidir. O hayata geçtiği zaman, o bölge insanının huzuru kalmayacaktır." Türkiye'nin bu noktaya nasıl geldiği konusunda da açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Baş, yeniden 20 yıldan bu yana yaptığı uyarıları hatırlatarak bu çerçevede BM Self Determinasyon Sözleşmelerine atılan imzaları, geçmiş iktidarlar ve Ak Parti hükümetini çıkardıkları yasaları öne çıkararak, şunları söyledi: "Ülkenin bu noktalara gelmesinde asıl etken, Türk siyasetidir. Bu gelişmeler yeni değildir. Bu hükümetten önceki yönetimleri de bu işin içine katıyorum. Zira self-determinasyon yasaları çıktığı günden bu yana hedef belliydi. O zaman yüksek sesle ifade etmeye başladım, 'ülke bölünüyor, kafanıza akıl koyun ama biz dedik, biz dinledik."
Bölgede yapılması gerekenler
Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde yapılması gerekenler konusunda değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Baş, şunları söyledi: "Tek samimi davranış 'ülke bölünmesin, bir ve beraber olalım, kardeş olalım, biz bu kardeşlerimizin hem karnını doyururuz, hem sırtını giydiririz, hem geleceklerini hazırlarız, eğitimlerini ve öğretimlerini hiç bir ayrım yapmadan doruk noktada Türkiye'nin şartlarına göre en güzel şekilde veririz. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın. Bunun için doğusu, batısı, kuzeyi ve güneyi yoktur. Bunları temin edecek tek siyasi kadro Bağımsız Türkiye Partisi kadrosudur."Her zaman olduğu gibi yine birlik ve beraberlik mesajları veren Prof. Dr. Baş, şunları kaydetti: "Ne Kürt kardeşim Türk kardeşimden ne de Türk kardeşim Kürt kardeşimden üstündür. Hepsi eşittir. Nasıl Yüce Allah'ın önünde eşitsek, devletimizin önünde de eşitiz. Hiçkimse bundan kuşku duymasın. Hepimiz neticede topraktan geldik, toprağa gideceğiz. Bunun manevi mesuliyetini tanıyan ve bilen, ne Arap'ın Acem'e ne de Acem'in Arap'a üstünlüğünün olmadığını bilen bir yapıdan, eğitimden, inançtan ve görüşten geliyoruz. Bunu biz hayatımıza yansıtmadıktan sonra bizden birşey olmaz. Bunu biz hayata geçireceğiz inşallah. Güneydoğulu kardeşlerim bunu böyle bilsinler. Ben onlara söz veriyorum: Beni kendi evlatları ve kardeşleri kabul etsinler. Zaten isteseler de, istemeseler de onların evladı ve kardeşiyim."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.