Bütün savaşlar ‘Büyük İsrail’ devleti için yapıldı!

ABD'li düşünür Noam Chomsky, "Halkın geneli, neler olup bittiğini bilmez. Hatta neyi bilmediğini de bilmez" demişti. 

Çok doğru söylemiş, hatta az bile söylemiş.

Neden, demeyin lütfen!

Bakınız NATO Eski Komutanı ABD'li Orgeneral Wesley Clark, 2007 yılında bir röportajda, ABD'nin hedeflerini çok anlaşılır bir dille anlatmıştı. Pentagon'da bir generalle konuşmasını şöyle aktarıyordu: 

"11 Eylül'den 10 gün sonra, Pentagon'a gidip Savunma Bakanı Rumsfeld ve yardımcısı Wolfowitz'i gördüm. Alt kata indim. Generallerden biri beni içeri çağırdı. O sıralar Afganistan'ı bombalıyorduk. 

'Hâlâ Irak'la savaşa girme durumunda mıyız?' diye sordum. 'Daha da kötüsü' dedi. 

Masasına uzandı, bir kâğıt aldı. 'Bunu az önce yukarıdan aldım. Beş yıl içerisinde Irak'la başlayan sonrasında Suriye, Lübnan, Libya, Somali ve Sudan'la devam edip İran'la bitecek yedi ülkeyi nasıl ele geçireceğimizi anlatan bir not' dedi."

Peki ya sonra demeyeceksiniz inşallah.

Sonrasında yaşanan ısmarlama Arap Baharı sayesinde bugün Türkiye'nin her tarafı ateş çemberi.

Sizce bunu ABD kimin için yaptı dersiniz?

Zannediyor musunuz ki, bunu ABD kendi sınırlarını veya nüfus alanını genişletmek için yaptı.

1. Dünya Savaşı da dahil olmak üzere, sonrasında yaşanan tüm savaşlar ve arada çıkan kaosların tek bir hedefi vardı: Büyük İsrail Devleti'nin kurulması.

Nasıl olur da bu kadar açık ve net olan ve tartışmasız belgelere dayanan bu konuda Türkiye derin bir uyku içerisinde yer almış olabilir!

Siz bunu derin bir uyku olarak görebilirsiniz.

Ancak, her ne yaşanmış ve bugün de yaşanıyorsa çok iyi bilmelisiniz ki, bunların tamamı derin bir plan ve üst akla tabidir.

Hiçbir hükümet durup dururken, halkın oyları ile iktidar olmamıştır.

Siz iktidarları kendinizin seçtiğini zannediyorsunuz.

"Ama nasıl olur, sandığa biz gidiyoruz ve oy atarken de yanımızda hiç kimse bulunmuyor" diyebilirsiniz.

A benim bu şekilde düşünen saf kardeşim!

Sen kendi iradenle ne zaman iktidar tayin ettin ki!

Yaşananları gözünün önünden bir film şeridi gibi geçir bakalım.

1950'den itibaren…

Menderes'in iktidar olmasını halk mı sağladı zannediyorsun!

60 darbesinin tertibi kendiliğinden mi oldu.

80 öncesi yaşanan, sağ-sol, Sünni-Alevi çatışmaları, hiçbir şey yokken mi ortaya çıktı!

Nasıl da geldiniz bu oyuna!

Bir solcuyu öldürmek neredeyse cenneti garantilemekti o günkü telkinlere göre.

Hiç düşünmeden taraf oldun bir hiç uğruna.

Aradan sıyrılıp çıkanlar daima arka plandakiler oldu ama sen kurşun sıkmaya devam ettin kapı komşuna, can dostuna!

Sen vatandaşsın, olayların arkasında yatan derin aklı göremeyebilirsin, ancak zannediyor musun ki, bu oyunu peşinden can havli ile koştuğun ve oy verdiğin siyasetçiler bilmiyor.

Bugün yaşanmakta olan Suriye krizi ve göçmen sorununun temelinde, işte bu büyük proje yatmaktadır.

İran, Irak, Suriye ve Türkiye'den koparılacak bölgelerin tam olarak adı: "Büyük İsrail Devleti'dir."

Esad'la Türkiye'yi konuşturmayan, İsrail'dir.

İran'la çok samimi pozlar vermeyin diyen, İsrail'dir.

Rusya ile özellikle de askeri konularda "sıkı-fıkı olmayın, olursanız başınıza geleceği biliyorsunuz" diye alttan sopa gösteren yine İsrail'dir.

Tüm bu sarmalın içerisine nasıl düştüğümüzü hiç merak ediyor musunuz?

Atatürk'ün yolundan sapılmaya başlandığı 1938'den bu tarafa.

Türkiye'yi içerisinde bulunduğu bu zifiri karanlıktan çıkaracak olan tek bir irade vardır.

O da "dip dalga" dır.