Bu şartlarda Afganistan, Türkiye için bataklıktan farksız
Türkiye'nin Afganistan'ın dünya ile bağlantısını sağlayan Kabil'deki Hamid Karzai Uluslararası Havaalanı'nın güvenliğini üstlenmesinde ciddi pürüzler bulunuyor. Oldukça riskli bir görev olan bu faaliyette Çin ve Rusya'nın tavrını da dikkate almak gerekiyor.
11.07.2021 16:39:00





AHMET TURAN YİĞİT / DETAY HABER
Türkiye'nin, NATO güçlerinin çekilmesinin ardından Kabil'deki Hamid Karzai Uluslararası Havaalanı'nın güvenliğini üstlenmesi gündemde. ABD ile ilişkileri düzeltmenin yanı sıra THY'nin Kabil Havalimanı'na en fazla uçuş gerçekleştiren yabancı havayolu şirketi olması da bu istekte etkili oluyor. Türkiye'nin özellikle Rusya'dan S-400 füze sistemini satın almasının ardından Washington ile bozulan ilişkilerini onarmak için bu görevi üstlenmek istemiş olabileceği uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Savunma Bakanı Hulusi Akar, ordunun bu görevi üstlenmesi için şartlarının 'siyasi, mali ve lojistik destek' olduğunu açıklamıştı. ABD'nin Türkiye'ye istihbarat desteği vermesinin de görüşülen konular arasında olduğu kamuoyu ile paylaşıldı. Halihazırda havaalanının askeri kısmının operasyonel olarak yönetilmesinden Türkiye sorumlu. Hamid Karzai Uluslararası Havaalanı, ülkenin dış dünyayla bağının kurulabilmesi için hayati bir öneme sahip.
Özellikle Batı ülkeleri, havaalanının güvenliğinin sağlanamaması durumunda Kabil'deki diplomatik misyonlarının geleceğinin tehlikeye gireceğini söylüyor.
Akar'dan kritik açıklama
Ülkeyi "Asya'nın kalbi" olarak tanımlayan Bakan Akar, havaalanının operasyonel tutulmasının önemini şöyle açıkladı: "Havalimanı çalışmadığı takdirde büyükelçilikler çekilecek, böylesi bir durumda Afganistan, izole bir devlet haline gelecek, uluslararası ilişkiler bakımından çok ciddi sıkıntılar yaşayacak." Fakat ülkede artan bir şekilde güç kazanan Taliban'ın Sözcüsü Suheyl Şahin BBC'ye yaptığı açıklamada, çekilmenin tamamlanmasının öngörüldüğü Eylül ayından sonra ülkede kalacak tüm yabancı askerlerin işgal gücü muamelesi göreceği uyarısında bulundu.
ABD bastırıyor
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, ABD Başkanı Joe Biden ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın NATO Zirvesi kapsamında 14 Haziran'da yaptıkları görüşmede, Kabil Havaalanı'nın güvenliğini Türkiye'nin sağlaması konusunda anlaştıklarını açıklamıştı.
Ankara ve Washington arasında konuyla ilgili görüşmeler devam ediyor. Fakat müzakerelerin içeriğine dair henüz detaylı bilgi paylaşılmış değil.
Bakan Akar, 5 Temmuz'da yaptığı açıklamada, "Şu ana kadar alınmış kesin bir karar yok. Fakat temaslar devam etmekte" dedi. Bakan Akar, şimdilik ek asker göndermenin planlanmadığını açıklamıştı. Türkiye'nin uluslararası güç kapsamında Afganistan'da 500 civarı askeri bulunuyor.
Türkiye, Kabil Havaalanı'nda üstleneceği rolde Pakistan ve Macaristan ile birlikte hareket edebileceğini açıkladı.
Denklem karışık
Türkiye'nin bu olası misyonu sadece Pakistan'ı değil, Rusya ve Çin gibi bölgedeki büyük güçleri de ilgilendiriyor. Rusya ve Afganistan ile sınırı olan Çin'in bunu memnuniyetle karşılamayacağı da dile getiriliyor.
Türkiye'nin Rusya ile yakın ilişkileri var. Suriye'de görüş birliği içinde olmasa bile işbirliği yapılabiliyor. Belki Afganistan'da da böyle bir ara formül bulunabilir. Türkiye'nin Çin'le de ilişkileri iyi. ABD'nin taşeronu, onun çıkarlarını koruyan bir pozisyonda olmadığı takdirde Çin'den ve Rusya'dan çok büyük bir karşılık gelmeyeceği de dile getiriliyor.
Savunulması zor bir havalimanı
Karzai Havaalanı bir süredir zaman zaman havan saldırılarına maruz kalıyor. Havaalanının coğrafi konumu itibariyle uçukların son yaklaşmalarında ve kalkışları esnasında saldırı ihtimali hayli yüksek. Eski bir NATO danışmanı olan, Afganistan doğumlu Orta Asya uzmanı Esedullah Oğuz, havaalanının başkentin tam ortasında olduğunu hatırlatarak, "Kabil'in tamamının güvenliğini sağlamadan tek başına havaalanının güvenliğini sağlamanın mümkün olmadığını" söyledi. Oğuz, "Afganistan Türkiye'nin asker bulundurduğu diğer ülkelerden farklı, kendi koşulları var. Kardeşçe görülüyor ama bu dostluk test edilmiş değil. Duygusal bağı var ama buna güvenerek riske girmemek gerekiyor" dedi. Oğuz'a göre Türkiye için 'tehlike' yaratabilecek bir diğer durum ise Türkiye'nin Afganistan'da Pakistan ile birlikte hareket etmesi. Oğuz, "Şu anda Afganistan'da ters giden her şeyden Pakistan'ı sorumlu tutuyorlar. Pakistan'a halk arasında çok büyük bir nefret var çünkü Taliban'ı besleyip büyüten, ülkenin başına bela haline getiren Pakistan" düşüncesinde.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.