BTP medeniyeti

20 Mart 2022 pazar günü Ankara'da, Atatürk Kapalı Spor Salonu'nda gerçekleşen BTP 8. Olağan Büyük Kongresi'nde tüm dünyaya medeniyet dersi verildi.

Sevgili okurlarım, söz konusu BTP 8. Olağan Büyük Kongresi ile ilgili en detaylı bilgiler zaten haberleştirilerek basında genişçe yer alıyor.

Ben daha farklı açılardan bakarak yaptığım kişisel gözlemlerimi özetleyeceğim.

Bir kere şunu tespit edelim; dünya tarihinde olmayan şeyler, BTP'de oluyor. Tabi ki oluyor fiili, olumlu anlamda kullanılıyor.

Siz 15 bin insanı bir araya toplayacaksınız ve hiç bir problem yaşanmaksızın, bir Allah kulunun yanlışlıkla da olsa bir başkasının ayağına bastığına şahit olmayacaksınız!

Biz ne kongreler gördük, ne kongreler!

Sandalyelerin havalarda uçuşmasını mı ararsın, birbirine en galiz küfürlerin savrulması, hakaretler, birbirini çekememezlik, samimiyetsizlik, dostlar kongrede görsün için dalkavukluk sırasına girenler vs.

Açık söylüyorum ve net yazıyorum!

Bu anlattıklarımın tamamını, BTP kongreleri hariç tüm siyasi partilerin kongrelerinde yaşadık.

Niyetimiz hiç bir siyasi hareketi, olmayan bir iş dolayısıyla töhmet altında bırakmak değildir.

Ama bunların dik alası oluyorsa ben neden gözlerimi kapatayım.

Gelelim BTP'nin 8. Olağan Büyük Kongresi'ne…

Atatürk Kapalı Spor Salonu kurulduğu günden bu güne böylesine hınca hınç dolu ve aynı zamanda dopdolu bir kongreye tanıklık etmedi.

Kongre'ye 15 bin insanın üzerinde bir katılımın sağlanacağı hiç bir siyasi parti tarafından beklenmiyordu.

Neredeyse salonda bulunanlar tek ayak üstüne duracak kadar büyük bir izdihama neden oluyor.

Bu sıradan görülebilecek bir olay değil.

Siyasetin dip yaptığı, ekonomik krizin tarifsiz yakıcılığı karşısında ise tüm umutlarını kaybetmiş olan Türk toplumunun yeniden küllerinden doğduğu bir manzara seyrettim.

Her anı ve karesi tam bir uzman eli değmişçesine kurgulanan Kongre'ye çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin yoğun ilgi göstermesini de, sıradanmış gibi görmek saflık olur.

Salonda izdiham oluşturan katılımcı profiline baktığımda ise, tam bir Anadolu fotoğrafı yansıması vardı buram buram.

Öylesine mutlu ve umutlu.

Öylesine sevdalı ki Bağımsız Türkiye Partisi'ne.

Öyle tutkulular ki, büyük bir muhabbetle kucakladıkları Genel Başkanları Hüseyin Baş'a.

BTP mitingleri ve kapalı salon programları olduğunda Emniyet görevlileri hep şunu derlerdi: Bizim burada olmamıza hiç gerek yok biliyoruz ama görev işte.

Neden gerek yok?

Çünkü Türk milletini bir yürek, bir bilek yapacak olan lider de, kadrolar da burada.

Kongre'de sayısal üstünlük gençlerdeydi. 

Sloganları da hep onlar attı veya başlattı.

"Gençliğin Umudu, Hüseyin Başkan"

Hüseyin Baş'ın, konuşmasına Atatürk'ün gençliğe hitabesinden bir kesitle başlaması, dakka bir gol bir dedirten muhteşem bir senfoniydi.

Bu arada en son bulunan "At bi format" cümlesi veya söylemi, Türkiye'de gündem oldu.

Genel bir bakışla şu tespiti yapabiliriz:

BTP artık bir siyasi parti olmanın ötesinde, bir medeniyet kurucusu olma vasfıyla da, bundan böyle çokça konuşulacak.