BTP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Terzi, ülkemizin etrafındaki gelişmeler ve Türkiye'de oluşturulan ayrımcılık havasının her zamankinden daha çok milli birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olduğunu gösterdiğini söyledi
*Bütünlüğümüz tehlike altında
BTP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Abdullah Terzi, azınlık kavramına yüklenen yeni anlam ve yorumların adeta milli bütünlüğümüze konulmuş bir bomba gibi olduğunu ifade ederek, "Millet tartışmaya açılmıştır. Devlet tartışmaya açılmıştır. Vatan, bayrak, din, maneviyat kültür tartışmaya açılmıştır. Tek kelimeyle 'milli bütünlük' tehdit altındadır" dedi.
*Birliğin unsurları
Dr. Terzi şunları söyledi: "Devlet, millet, vatan, bayrak, asker, sivil, din, dil, kültür gibi unsurlar milli birliğin temel unsurlardır. Tıpkı isan vücudu gibi, 'gözüm var, kulağım olmasada olur; kolum var, bacağım olmasa da olur; kalbim var, beynim olmasada olur' diyemezsiniz. Hepsine ihtiyacımız var, hepsi yerli yerince olmalı, ve sağlıklı fonksiyon görmeli ki, sağlam bir vücuttan bahsedebilelemi."
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Abdullah Terzi, AKP hükümetinin AB sürecindeki tavrının, "milli egemenliği" tartışmanın merkezine oturttuğunu belirtti. İç hukukun AB isteklerine göre dizayn edildiğini ve bunun sosyal yansımalarının da ısrarla oluşturulmaya çalışıldığına dikkat çeken Terzi yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti: "Azınlık kavramına yüklenen yeni anlam ve yorumlar, adeta milli bütünlüğümüze konulmuş bir bomba gibidir. Millet tartışmaya açılmıştır.Devlet tartışmaya açılmıştır. Vatan, bayrak, din, maneviyat ve kültür tartışmaya açılmıştır. Tek kelimeyle "milli bütünlük" tehdit altındadır. İlmi ve tarihi bir gerçek olarak biliyoruz ki devlet, millet, vatan, bayrak, asker, sivil, din, dil, kültür gibi unsurlar milli birliğin temel unsurlardır. Tıpkı insan vücudu gibi. Gözüm var, kulağım olmasa da olur, kolum var, bacağım olmasa da olur; kalbim var, beynim olmasa da olur, diyemezsiniz. Hepsine ihtiyacımız var, hepsi yerli yerinde olmalı ve sağlıklı fonksiyon görmeli ki, sağlam bir vücuttan bahsedilebilsin. Aynen bunun gibi devletsiz millet, milletsiz devlet, vatansız millet, bayraksız devlet, askersiz millet, dinsiz ve maneviyatsız millet olmaz. Hepsi olacak ve sağlıklı işleyecek.Tarihi bir gerçektir ki, Türk milletinin bu temel milli unsurları mevcuttur, asırlar boyu oluşmuştur ve devam etmektedir. Ancak oluşturulan siyasi eğilimler ve sözde aydın kesimiyle ve medyayla pompalanan yeni medeniyet arayışları veya medeniyet evlilikleri milli unsurlarımızın tamamını hedef almıştır. Türk milletine ait herşey geri plana itilmekte, ABD ve AB tarafından kuşatılıp dizayn edilen Sevr'le boğulan bir ülke konumuna getirilmekteyiz.Müttefiğimiz başımıza çuval geçirdiProf. Dr. Hayrdar Baş Beyin deyimiyle "Siz düşmanınızla aynı odada geceler misiniz? Türkiye'nin topraklarında hesabı olan ülkelerle müttefiklik peşinde olan siyaset, gördük ki, başımıza çuval geçirdi, kırmızı çizgilerimizi yoketti, Kerkük'te PKK bayrağı asttırttı. Teröristi takip imkanını yoketti. Artık evlere şehit cesetleri gelmeye başladı. Barzani, Talabani devlet başkanı oldu... AB sürecinde Apo'nun yeniden yargılanması ile ülke bölünmek istenmekdedir. Milletin bütünlüğü Kürt-Türk ayrımcılığı ile dinamitlenmektedir. Bütün bunlar odada kiminle berabersek, ondan kaynaklanıyor.Milli birliğe sarılmalıyızAKP hükümetinin ABD - İsrail - İngiliz ittifakı içinde yer bulan siyaseti ve AB'nin istekleriyle şekillenen iç siyaseti, bizi hızla bölünmenin eşiğine itiyor. Kürt sorunu adıyla bir azınlık sorunu ve ardından self - determinasyon hakkıyla bölünmeyi tetikliyor. Tam bu noktada millet olarak, devlet olarak hükümet, bürokrasi, aydın kesimi, medya ve tüm kesimleriyle, milli bütünlüğümüze, milli birlik ve beraberliğimize sımsıkı sarılmalıyız. Devletetimizi, milletimizi, bayrağımızı, vatanımızı bir bütün olarak yaşatmaya çalışmalıyız. Aksi halde güzel vatanımızı aziz milletimizi parçalatırız da geri dönüşü olmaz.Milletvekillerimiz, bürokratlarımız, aydınlarımız basın mensuplarımız ve tüm siyasi teşekküller, askeri - sivil tüm erkanımız tabi ki bir sorumluluk altındadır.Aman, dikkat! Milli bütünlüğümüzü bozmayalım."
*Bütünlüğümüz tehlike altında
BTP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Abdullah Terzi, azınlık kavramına yüklenen yeni anlam ve yorumların adeta milli bütünlüğümüze konulmuş bir bomba gibi olduğunu ifade ederek, "Millet tartışmaya açılmıştır. Devlet tartışmaya açılmıştır. Vatan, bayrak, din, maneviyat kültür tartışmaya açılmıştır. Tek kelimeyle 'milli bütünlük' tehdit altındadır" dedi.
*Birliğin unsurları
Dr. Terzi şunları söyledi: "Devlet, millet, vatan, bayrak, asker, sivil, din, dil, kültür gibi unsurlar milli birliğin temel unsurlardır. Tıpkı isan vücudu gibi, 'gözüm var, kulağım olmasada olur; kolum var, bacağım olmasa da olur; kalbim var, beynim olmasada olur' diyemezsiniz. Hepsine ihtiyacımız var, hepsi yerli yerince olmalı, ve sağlıklı fonksiyon görmeli ki, sağlam bir vücuttan bahsedebilelemi."
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Abdullah Terzi, AKP hükümetinin AB sürecindeki tavrının, "milli egemenliği" tartışmanın merkezine oturttuğunu belirtti. İç hukukun AB isteklerine göre dizayn edildiğini ve bunun sosyal yansımalarının da ısrarla oluşturulmaya çalışıldığına dikkat çeken Terzi yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti: "Azınlık kavramına yüklenen yeni anlam ve yorumlar, adeta milli bütünlüğümüze konulmuş bir bomba gibidir. Millet tartışmaya açılmıştır.Devlet tartışmaya açılmıştır. Vatan, bayrak, din, maneviyat ve kültür tartışmaya açılmıştır. Tek kelimeyle "milli bütünlük" tehdit altındadır. İlmi ve tarihi bir gerçek olarak biliyoruz ki devlet, millet, vatan, bayrak, asker, sivil, din, dil, kültür gibi unsurlar milli birliğin temel unsurlardır. Tıpkı insan vücudu gibi. Gözüm var, kulağım olmasa da olur, kolum var, bacağım olmasa da olur; kalbim var, beynim olmasa da olur, diyemezsiniz. Hepsine ihtiyacımız var, hepsi yerli yerinde olmalı ve sağlıklı fonksiyon görmeli ki, sağlam bir vücuttan bahsedilebilsin. Aynen bunun gibi devletsiz millet, milletsiz devlet, vatansız millet, bayraksız devlet, askersiz millet, dinsiz ve maneviyatsız millet olmaz. Hepsi olacak ve sağlıklı işleyecek.Tarihi bir gerçektir ki, Türk milletinin bu temel milli unsurları mevcuttur, asırlar boyu oluşmuştur ve devam etmektedir. Ancak oluşturulan siyasi eğilimler ve sözde aydın kesimiyle ve medyayla pompalanan yeni medeniyet arayışları veya medeniyet evlilikleri milli unsurlarımızın tamamını hedef almıştır. Türk milletine ait herşey geri plana itilmekte, ABD ve AB tarafından kuşatılıp dizayn edilen Sevr'le boğulan bir ülke konumuna getirilmekteyiz.Müttefiğimiz başımıza çuval geçirdiProf. Dr. Hayrdar Baş Beyin deyimiyle "Siz düşmanınızla aynı odada geceler misiniz? Türkiye'nin topraklarında hesabı olan ülkelerle müttefiklik peşinde olan siyaset, gördük ki, başımıza çuval geçirdi, kırmızı çizgilerimizi yoketti, Kerkük'te PKK bayrağı asttırttı. Teröristi takip imkanını yoketti. Artık evlere şehit cesetleri gelmeye başladı. Barzani, Talabani devlet başkanı oldu... AB sürecinde Apo'nun yeniden yargılanması ile ülke bölünmek istenmekdedir. Milletin bütünlüğü Kürt-Türk ayrımcılığı ile dinamitlenmektedir. Bütün bunlar odada kiminle berabersek, ondan kaynaklanıyor.Milli birliğe sarılmalıyızAKP hükümetinin ABD - İsrail - İngiliz ittifakı içinde yer bulan siyaseti ve AB'nin istekleriyle şekillenen iç siyaseti, bizi hızla bölünmenin eşiğine itiyor. Kürt sorunu adıyla bir azınlık sorunu ve ardından self - determinasyon hakkıyla bölünmeyi tetikliyor. Tam bu noktada millet olarak, devlet olarak hükümet, bürokrasi, aydın kesimi, medya ve tüm kesimleriyle, milli bütünlüğümüze, milli birlik ve beraberliğimize sımsıkı sarılmalıyız. Devletetimizi, milletimizi, bayrağımızı, vatanımızı bir bütün olarak yaşatmaya çalışmalıyız. Aksi halde güzel vatanımızı aziz milletimizi parçalatırız da geri dönüşü olmaz.Milletvekillerimiz, bürokratlarımız, aydınlarımız basın mensuplarımız ve tüm siyasi teşekküller, askeri - sivil tüm erkanımız tabi ki bir sorumluluk altındadır.Aman, dikkat! Milli bütünlüğümüzü bozmayalım."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.