Banka kredisiyle Türkiye'de sanayi zor
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, banka kredilerinin özellikle KOBİ'ler için ideal bir finansman yöntemi olmaktan çıktığını vurgulayarak, "Bankalarca talep edilen teminat, ipotek gibi şartlar finansman maliyetini gitgide yükselterek, sanayicilerimizin önündeki en büyük engel haline geliyor" dedi.
25.02.2021 17:41:00





M. YASİN ERKOL / DETAY HABER
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi'nin Şubat ayı olağan toplantısı 'Sanayimizin Rekabetçiliği İçin Alternatif Kurumsal Finansman Modelleri' ana gündemi ile video konferans üzerinden gerçekleştirildi. Açılış konuşmasını İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan'ın yaptığı İSO Meclisi'nin online toplantısına Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu da katıldı.
Bahçıvan, etkinlikte yaptığı değerlendirmede, dünyada alternatif finansman yöntemleriyle gerçekleşen yatırımların ağırlığının giderek arttığı bir dönemde Türkiye'nin de bu konudaki adımlarını hızlandırması gerektiğine dikkat çekti. Yeni nesil finansman araçlarının ana hedef kitlesi olan KOBİ'lerin finansmanında halen banka kredileri ve ticari kredilerin açık arayla en çok başvurulan kaynak olduğunu vurgulayan Bahçıvan, "Oysa her geçen gün görüyoruz ki, banka kredileri özellikle KOBİ'ler için ideal bir finansman yöntemi olmaktan çıkıyor. Bankalarca talep edilen teminat, ipotek gibi şartlar finansman maliyetini gitgide yükselterek, sanayicilerimizin önündeki en büyük engel haline geliyor. Öz kaynakları yeterli olmayan yeni ve küçük işletmeler, banka kredilerine erişimde daha çok sorun yaşıyor. Bu durum işletmelerin yüksek belirsizlik koşullarında faaliyetlerini sağlıklı sürdürmelerini daha zor hale getiriyor" dedi.
Yeni finansman yöntemleri ilgi çekmiyor
Bahçıvan, finansman kaynaklarını çeşitlendirmek ve vade yapısını iyileştirmek için kullanılabilecek özel sektör tahvili, kira sertifikası gibi araçların dünyadaki rakiplere kıyasla halen oldukça sınırlı sayıda firmanın ilgi alanında olduğunu da belirterek, "İSO 500 Büyük Şirket araştırma sonuçlarının da ortaya koyduğu gibi, finansman giderleri son dönemde sanayicilerimizin karlılığı üzerindeki en büyük baskı unsuru. Firmalarımızın faydalanabileceği yeni nesil finansman yöntem ve imkânları konusunda son derece büyük bir bilgi açığı olduğunu da üzülerek görüyoruz. Sorunu sadece bilgi eksikliğine indirgemek de tabloyu fazla basitleştirerek bizleri çözümden uzaklaştıracak. Türkiye'de finansal okuryazarlık seviyesinin düşüklüğü, tasarrufların yetersizliği ve geçmişteki sıkıntılı halka arz örnekleri de firmalarımızın alternatif finansman araçlarına uzak durmasının başlıca sebepleri arasında" diye konuştu.
Startup yatırımları dikkat çekiyor
Geçen yıl salgına rağmen birleşme-satınalma işlemlerinin 304 adet ile tüm zamanların en yüksek sayısına ulaşarak 9 milyar dolarlık bir kaynak ortaya çıkardığının altını çizen Bahçıvan, "Bu hacmin yüzde 52'si, 4.6 milyar dolarlık kısmı yabancı yatırımcılarca yapıldı. Türkiye birleşme-satınalma tarihinin ilk 'unicorn' satınalma işlemi olan 1.8 milyar dolarlık Peak Games de bu büyüklüğün içerisinde yer alıyor. 2020'de ülkemizdeki satınalma ve birleşme işlemlerinin yüzde 44'ünün girişim sermayesi fonları ve melek yatırımcılar tarafından yapılan startup yatırımları olması da bir diğer önemli veri" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.

















































































