Yükselen yaş ortalaması ve 2020 yılına kadar azalan işgücü, Avrupa ülkelerinin istihdam problemine yönelik çözümü dışarıda aramasına neden olacak. 2020 yılında nüfusun ortalama yaş seviyesinin Avrupa genelinde 40 (Almanya ve İtalya'da 45 üstü) olması beklenirken, Türkiye için bu beklenti 32 yaş seviyesinde
YENİ MESAJ - İSTANBUL
Danışmanlık şirketi The Boston Consulting Group'un (BCG) hazırladığı "Yaşlanan İşgücü Problemini Fırsata Çevirmek" raporu (Turning the Challenge of an Older Workforce into a Managed Opportunity), yaklaşmakta olan küresel işgücü sorunlarına ve bunların etkilerine dikkat çekiyor. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu dünyanın en büyük 16 ekonomisini kapsayan rapora göre yakın gelecekte, özellikle gelişmiş ülkelerdeki şirketler, ihtiyaç duyulan becerilere sahip çalışanları doğru yerde ve doğru zamanda istihdam etmekte zorluklar yaşamaya başlayacak.
Avrupa yaşlanıyorRaporla ilgili değerlendirmelerde bulunan BCG İstanbul Yönetici Ortağı Burak Tansan "Avrupa nüfusunun yaşlanması bilinen bir problem. Fakat Batı Avrupa'da çalışabilir yaştaki nüfusun, sanayileşmenin başlangıcından itibaren ilk kez bu kadar çarpıcı oranda küçülme sergilemesi problemin giderek daha da ciddiyet kazandığını gösteriyor. Özellikle Batı Avrupa'lı şirketler yakın bir gelecekte farklı yetenekte profesyonelleri bulmak ve istihdam etmekte zorluk yaşamaya başlayacak. Öte yandan Türkiye, sahip olduğu genç ve büyüyen nüfusuna yönelik hazırlayacağı stratejik bir planlama ve eğitim desteği ile kendisini Avrupa'nın off-shoring (dış kaynak) merkezi olarak konumlandırabilir. Ayrıca Türkiye, geliştireceği nitelikli işgücünü özellikle demografik krizi yaşayan Batı Avrupa'ya ihraç ederek bu ihtiyacı kendi açısından önemli bir fırsata çevirebilir" şeklinde konuştu.
Avrupa'nın iki büyük riskiBCG'nin yaptığı araştırma, nüfusu hızla yaşlanan ülkelerin iki temel risk ile karşı karşıya olduğunu ortaya koyuyor. Bu risklerden ilki çalışabilir yaştaki nüfusun azalması ile birlikte şirketlerin istihdam edebileceği çalışan sayısının azalması olarak tanımlanan "Kapasite Riski". Diğeri ise çalışan nüfusun yaşlanması sonucunda çeşitli nedenlerle verimliliğinin azalması olarak tanımlanan "Performans Riski". 2050 yılında, insanlık tarihinde ilk defa, 60 yaşın üstündeki nüfusun 15 yaş altındaki nüfusu geçmesi bekleniyor. Özellikle İtalya ve Almanya gibi gelişmiş Avrupa ülkelerinde, bu risklerin en ciddi boyutta yaşanacağı öngörülüyor. 2020 yılında ortalama yaş seviyesinin İtalya'da 47, Almanya'da 48, Avrupa genelinde ise 40'a ulaşacağı tahmin ediliyor.
Çin'in geleceği de parlak değilÇin de aynı riski taşıyan ülkeler arasında yer alıyor. Doğum oranlarındaki düşüş ve devletin tek çocuk politikası nedeniyle 2020 yılında Çin'de işgücü büyümesinin duracağı, 2030'dan sonra da ülke nüfusunun küçülmeye başlayacağı öngörülüyor. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Türkiye'nin bu risklerden en az etkilenen ülkeler arasında yer alması bekleniyor. 2008 ile 2020 yılları arasında çalışma yaşındaki nüfusa eklenecek 9 milyon kişi, Türkiye'nin kapasite riskinin asgari düzeyde kalmasını sağlayacak.
YENİ MESAJ - İSTANBUL
Danışmanlık şirketi The Boston Consulting Group'un (BCG) hazırladığı "Yaşlanan İşgücü Problemini Fırsata Çevirmek" raporu (Turning the Challenge of an Older Workforce into a Managed Opportunity), yaklaşmakta olan küresel işgücü sorunlarına ve bunların etkilerine dikkat çekiyor. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu dünyanın en büyük 16 ekonomisini kapsayan rapora göre yakın gelecekte, özellikle gelişmiş ülkelerdeki şirketler, ihtiyaç duyulan becerilere sahip çalışanları doğru yerde ve doğru zamanda istihdam etmekte zorluklar yaşamaya başlayacak.
Avrupa yaşlanıyorRaporla ilgili değerlendirmelerde bulunan BCG İstanbul Yönetici Ortağı Burak Tansan "Avrupa nüfusunun yaşlanması bilinen bir problem. Fakat Batı Avrupa'da çalışabilir yaştaki nüfusun, sanayileşmenin başlangıcından itibaren ilk kez bu kadar çarpıcı oranda küçülme sergilemesi problemin giderek daha da ciddiyet kazandığını gösteriyor. Özellikle Batı Avrupa'lı şirketler yakın bir gelecekte farklı yetenekte profesyonelleri bulmak ve istihdam etmekte zorluk yaşamaya başlayacak. Öte yandan Türkiye, sahip olduğu genç ve büyüyen nüfusuna yönelik hazırlayacağı stratejik bir planlama ve eğitim desteği ile kendisini Avrupa'nın off-shoring (dış kaynak) merkezi olarak konumlandırabilir. Ayrıca Türkiye, geliştireceği nitelikli işgücünü özellikle demografik krizi yaşayan Batı Avrupa'ya ihraç ederek bu ihtiyacı kendi açısından önemli bir fırsata çevirebilir" şeklinde konuştu.
Avrupa'nın iki büyük riskiBCG'nin yaptığı araştırma, nüfusu hızla yaşlanan ülkelerin iki temel risk ile karşı karşıya olduğunu ortaya koyuyor. Bu risklerden ilki çalışabilir yaştaki nüfusun azalması ile birlikte şirketlerin istihdam edebileceği çalışan sayısının azalması olarak tanımlanan "Kapasite Riski". Diğeri ise çalışan nüfusun yaşlanması sonucunda çeşitli nedenlerle verimliliğinin azalması olarak tanımlanan "Performans Riski". 2050 yılında, insanlık tarihinde ilk defa, 60 yaşın üstündeki nüfusun 15 yaş altındaki nüfusu geçmesi bekleniyor. Özellikle İtalya ve Almanya gibi gelişmiş Avrupa ülkelerinde, bu risklerin en ciddi boyutta yaşanacağı öngörülüyor. 2020 yılında ortalama yaş seviyesinin İtalya'da 47, Almanya'da 48, Avrupa genelinde ise 40'a ulaşacağı tahmin ediliyor.
Çin'in geleceği de parlak değilÇin de aynı riski taşıyan ülkeler arasında yer alıyor. Doğum oranlarındaki düşüş ve devletin tek çocuk politikası nedeniyle 2020 yılında Çin'de işgücü büyümesinin duracağı, 2030'dan sonra da ülke nüfusunun küçülmeye başlayacağı öngörülüyor. Yapılan değerlendirmeler sonucunda Türkiye'nin bu risklerden en az etkilenen ülkeler arasında yer alması bekleniyor. 2008 ile 2020 yılları arasında çalışma yaşındaki nüfusa eklenecek 9 milyon kişi, Türkiye'nin kapasite riskinin asgari düzeyde kalmasını sağlayacak.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.