Ne hikmetse bazıları askerin konuşmasından fena halde rahatsızlık duyuyor. O bazılarına göre, asker konuşmamalı, susmalı. Durduğu yerde durmalı. M.Bayraktar'ın yazısı...
Hatta bırakınız askerin konuşmasına karşı çıkmayı, bu bazıları, askerin silah kullanmasına dahi karşı dururlar. Asker, Güneydoğu'da Türkiye'ye karşı yapılan terörist saldırılara karşı mücadele ederken bu bazıları askerin PKK'ya karşı silah kullanmasına bile karşıdırlar. Terörün demokratik yollarla çözülmesini isterler.Bu bazılarına göre askerin konuşması demokrasiye ve parlamenter rejimin ruhuna aykırıdır. Asker konuşursa demokratik sistem tehlikeye girer.Ben bu bazılarını anlamıyorum. Bütün hainlerin, alçakların, bayrak düşmanlarının, ülke düşmanlarının, Türklük düşmanlarının serbestçe konuşmasını sağlamak için olağanüstü çaba gösteren bu bazıları, Türk askerinin konuşmasından fevkalade rahatsızlık duyarlar.
Bunlara göre hainler konuşmalı, vatansever askerler susmalıdır. Hainler konuşup askerler susarsa demokrasi kemale erermiş! Hainler Türklüğe ve Türk tarihine ne derece yüksek dozda hakaret hakkına kavuşurlarsa ve bunun için 301. madde ne derece hızlı kalkarsa demokrasi o derece hızlı gelirmiş.Ve bunun için de asker mutlaka susmalıymış!Peki asker ne diyor? Konuştu mu ne söylüyor? Havadan sudan mı bahsediyor? Eften püften şeylere mi temas ediyor?Hayır. Tam tersine askerin konuştuğu şeyler, ülkeye karşı yürütülen yoğun iç ve dış tehditlere dikkat çekmek ve bu konuda üzerine düşen görevi yerine getirmeyenleri uyarmaktan ibaret. Gerek Genelkurmay Başkanı, gerek kuvvet komutanları sık sık Sevr'in hortlatılma çabalarına dikkat çekiyor
Yani özetle diyorlar ki "Ey siyasetçiler, bürokratlar, gazeteciler, aydınlar! Demokrasi tamam da, şu ülkeyi bölüp parçalamak isteyenlere karşı dikkatli olun!"Konuşmaların özeti bu. Bizim asker edebiyle, ahlakıyla konuşuyor.Asker konuştukça bu bazıları kuduruyor. "Aman asker sussun! Konuşmasın!"Kuduranlar arasında sadece içerden bazıları değil, dışardan birtakım kıytırık AB temsilcileri de var.Peki bizim asker konuşunca yara alan demokrasi Batı ülkelerinin askerleri konuşunca yara almıyor mu? Onların askerleri konuşmuyor mu? Ya da konuşunca neler söylüyor.ABD Deniz Piyadeleri Komutanı James Mattes, geçen yıl San Diago'da katıldığı bir konferansta Irak ve Afganistan'da bulunduğu sırada sivillere nasıl davrandığını şöyle anlattı: "Onlarla savaşmak oldukça eğlenceli. Açık konuşmak gerekirse bu adamların erkek olduğuna inanmıyorum. Onlarla savaşmayı seviyorum. Bu adamları vurmak gerçekten çok zevkli."
ABD'li komutan Müslümanları aşağılayan ve onlara nasıl kurbanlık koyun gibi davrandıklarını anlatan bu sözlerinden dolayı hiçbir soruşturma geçirmedi, ABD Genelkurmayı bu "değerli komutana!" disiplin cezası bile vermedi. "Niye konuşup demokrasiye zarar veriyorsun?" demedi.Yine ABD'li general, Iraktaki Merkez Kuvvetleri Komutanı Tommy Franks, Türklerin Irak Savaşı'nda cephe açmamaları üzerine güya öfkelenerek Türkiye'ye karşı ağza alınmayacak bir sürü küfür savurdu. Bu küfürlü konuşmalar ABD'de yayınlanan bir çok kitapta da yer aldı. Ancak hiç kimse Franks'a "Aman general, sus! Demokrasi elden gidiyor" demedi.
Yine ABD'li emekli generaller, Savunma Bakanı Ramsfeld'in Irak'taki başarısızlıkta büyük rolü olduğunu söyleyerek onu istifaya çağırdılar.Bu generaller arasında Merkez Komutanlığı Centcom'un eski komutanı emekli deniz piyade orgeneral Antony Zinni, emekli Tümgeneral John Rigs, Irak'taki 1. Piyade'nin eski komutanı General John Batiste, ABD genelkurmayı operasyonlar müdürü general Bregory Newbold, 82. Hava İndirme Tümeni eski komutanı Emekli Tümgeneral Charles Swannack, General Paul Eaton da bulunuyor.Adı geçen generaller halen ABD ordusunda görev yapan meslektaşlarından da aldıkları destekle "Ramsfeld'in Pentagon'a küstahlık getirdiğini, Irak Savaşını yüzüne gözüne bulaştırdığını, tam bir terör estirdiğini" söylediler.ABD'nin Irak politikalarını ve Savunma Bakanlarını bu kadar ağır bir dille eleştiren Amerikalı generallere hiç kimse "Susun bakalım! Demokrasi zarar görecek" demedi.Batı ülkelerinin ordu mensupları mutlaka ileri geri konuşur, ahkam keser, bazen sağa sola tehditler savurur.
Ama onlar konuştukça asla demokrasi zarar görmez.Demokrasi sadece Türk askeri konuşunca zarar görür!Bence Türk generaller konuşmaya devam etmeli.Onların konuşmasından rahatsız olanların derdi demokrasi değil, ülkenin nereye gittiğini gören zinde güçlerin sesinin kesilerek ihanetin daha rahat sergilenmesinden ibaret.
Hatta bırakınız askerin konuşmasına karşı çıkmayı, bu bazıları, askerin silah kullanmasına dahi karşı dururlar. Asker, Güneydoğu'da Türkiye'ye karşı yapılan terörist saldırılara karşı mücadele ederken bu bazıları askerin PKK'ya karşı silah kullanmasına bile karşıdırlar. Terörün demokratik yollarla çözülmesini isterler.Bu bazılarına göre askerin konuşması demokrasiye ve parlamenter rejimin ruhuna aykırıdır. Asker konuşursa demokratik sistem tehlikeye girer.Ben bu bazılarını anlamıyorum. Bütün hainlerin, alçakların, bayrak düşmanlarının, ülke düşmanlarının, Türklük düşmanlarının serbestçe konuşmasını sağlamak için olağanüstü çaba gösteren bu bazıları, Türk askerinin konuşmasından fevkalade rahatsızlık duyarlar.
Bunlara göre hainler konuşmalı, vatansever askerler susmalıdır. Hainler konuşup askerler susarsa demokrasi kemale erermiş! Hainler Türklüğe ve Türk tarihine ne derece yüksek dozda hakaret hakkına kavuşurlarsa ve bunun için 301. madde ne derece hızlı kalkarsa demokrasi o derece hızlı gelirmiş.Ve bunun için de asker mutlaka susmalıymış!Peki asker ne diyor? Konuştu mu ne söylüyor? Havadan sudan mı bahsediyor? Eften püften şeylere mi temas ediyor?Hayır. Tam tersine askerin konuştuğu şeyler, ülkeye karşı yürütülen yoğun iç ve dış tehditlere dikkat çekmek ve bu konuda üzerine düşen görevi yerine getirmeyenleri uyarmaktan ibaret. Gerek Genelkurmay Başkanı, gerek kuvvet komutanları sık sık Sevr'in hortlatılma çabalarına dikkat çekiyor
Yani özetle diyorlar ki "Ey siyasetçiler, bürokratlar, gazeteciler, aydınlar! Demokrasi tamam da, şu ülkeyi bölüp parçalamak isteyenlere karşı dikkatli olun!"Konuşmaların özeti bu. Bizim asker edebiyle, ahlakıyla konuşuyor.Asker konuştukça bu bazıları kuduruyor. "Aman asker sussun! Konuşmasın!"Kuduranlar arasında sadece içerden bazıları değil, dışardan birtakım kıytırık AB temsilcileri de var.Peki bizim asker konuşunca yara alan demokrasi Batı ülkelerinin askerleri konuşunca yara almıyor mu? Onların askerleri konuşmuyor mu? Ya da konuşunca neler söylüyor.ABD Deniz Piyadeleri Komutanı James Mattes, geçen yıl San Diago'da katıldığı bir konferansta Irak ve Afganistan'da bulunduğu sırada sivillere nasıl davrandığını şöyle anlattı: "Onlarla savaşmak oldukça eğlenceli. Açık konuşmak gerekirse bu adamların erkek olduğuna inanmıyorum. Onlarla savaşmayı seviyorum. Bu adamları vurmak gerçekten çok zevkli."
ABD'li komutan Müslümanları aşağılayan ve onlara nasıl kurbanlık koyun gibi davrandıklarını anlatan bu sözlerinden dolayı hiçbir soruşturma geçirmedi, ABD Genelkurmayı bu "değerli komutana!" disiplin cezası bile vermedi. "Niye konuşup demokrasiye zarar veriyorsun?" demedi.Yine ABD'li general, Iraktaki Merkez Kuvvetleri Komutanı Tommy Franks, Türklerin Irak Savaşı'nda cephe açmamaları üzerine güya öfkelenerek Türkiye'ye karşı ağza alınmayacak bir sürü küfür savurdu. Bu küfürlü konuşmalar ABD'de yayınlanan bir çok kitapta da yer aldı. Ancak hiç kimse Franks'a "Aman general, sus! Demokrasi elden gidiyor" demedi.
Yine ABD'li emekli generaller, Savunma Bakanı Ramsfeld'in Irak'taki başarısızlıkta büyük rolü olduğunu söyleyerek onu istifaya çağırdılar.Bu generaller arasında Merkez Komutanlığı Centcom'un eski komutanı emekli deniz piyade orgeneral Antony Zinni, emekli Tümgeneral John Rigs, Irak'taki 1. Piyade'nin eski komutanı General John Batiste, ABD genelkurmayı operasyonlar müdürü general Bregory Newbold, 82. Hava İndirme Tümeni eski komutanı Emekli Tümgeneral Charles Swannack, General Paul Eaton da bulunuyor.Adı geçen generaller halen ABD ordusunda görev yapan meslektaşlarından da aldıkları destekle "Ramsfeld'in Pentagon'a küstahlık getirdiğini, Irak Savaşını yüzüne gözüne bulaştırdığını, tam bir terör estirdiğini" söylediler.ABD'nin Irak politikalarını ve Savunma Bakanlarını bu kadar ağır bir dille eleştiren Amerikalı generallere hiç kimse "Susun bakalım! Demokrasi zarar görecek" demedi.Batı ülkelerinin ordu mensupları mutlaka ileri geri konuşur, ahkam keser, bazen sağa sola tehditler savurur.
Ama onlar konuştukça asla demokrasi zarar görmez.Demokrasi sadece Türk askeri konuşunca zarar görür!Bence Türk generaller konuşmaya devam etmeli.Onların konuşmasından rahatsız olanların derdi demokrasi değil, ülkenin nereye gittiğini gören zinde güçlerin sesinin kesilerek ihanetin daha rahat sergilenmesinden ibaret.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.