Kaşarlı Mahmud'un değerli eseri Divanı Lügat'üt Türk'ü bulup kültürümüze kazandıran Ali Emiri Efendi bu eşsiz eseri üç gün üç gece aralıksız Kilisli Rıfat Beyle birlikte inceler. Üç gün boyunca sadece namaz kılmak için çalışmalarına ara verir ve yemek dahi yemez. İnceleme bittikten sonra Emiri Efendi, böylesine değerli bir eseri ilim dünyasının kazanmasına kendisini vesile kıldığı için Cenabı Hakka hamdeder ve iki rekat şükür namazı kılar.Emiri Efendi bu şekilde derlediği on beş bin ciltlik kültür hazinesiyle Fatih'te Feyzullah Efendi Medresesinde şimdiki kütüphaneyi kurmuş ve ölünceye kadar da bu kütüphanede hafız-ı kütüplük yapmıştır.İşgal sırasında İngilizlerin ve başka müsteşriklerin 30-40 bin altına varan satın alma tekliflerini şiddetle reddetmiştir.Son derece mütevazı olan ve İslamiyyeti yaşamadaki hassasiyetiyle tanınan Emiri Efendi, bütün servetini ve ömrünü milletine vakfetmiştir. Emiri Efendi, milletinin ancak, kültür vasıtasıyle, ilmi elde etmesiyle, mazisine, mefahirine sahip çıkmasıyla, dinine sımsıkı sarılmasıyla terakki edeceğine inanmıştır. "Millet" başlıklı şiirinde milletine karşı duyduğu hisleri şöylece terennüm etmiştir:
Hünerverfer yetişsün san'at îcâd eylesün millet, Hamiyyetle çalışsun mülki âbâd eylesün millet.Hele bir kerre azmi râhı ecdâd eylesün millet.Süleymâne teşebbüs Fâtihâne itinalarla Bekada, halde Faruku dilşâd eylesün millet.Olur elbet ne Hayreddinler, Turgutça'lar paydâr, Yine Bahri Hind'de sâîmüz dâd eylesün millet.Kerîm ol hizmeti mille t'te candan öyle sat et kim, Hamiyeti sâffı bâlâsında tâdâd eylesün millet.Vatan evlâdıyız hep dahli bu kadar bunda edyânın, Çalışsın ittihadı ârâ ile ad eylesün millet.Umumi bir uhuvvet hâsıl eylesün nûru ismetiyle, Bütün birbirine şevkatle imdâd eylesün millet.Bu gafletle geçerse ey "Emîri" asrı hâzırda, Mezaristan içinde nazmımı yâd eylesün millet."
Emiri Efendi şahsiyeti ve karakteriyle de milletine örnek olmuştur. Fenne çok meraklıdır. Çok çalışkandır. Dinî, millî değerlere dil uzatan herkese karşıdır, onları hiç sevmez. Osmanlı kültürüne, Osmanlı sultanlarına, büyüklerimize büyük hürmeti vardır. İsimlerini hürmetle anmaktadır. Ne pahasına olursa olsun doğru bildiğini söylemekten çekinmez. Son derece doğru sözlü, dürüst ve merttir. Son derece fedakardır. Büyüklerimize dil uzatılmasına tahammül edemez. Doğru bildiğini çekinmeden söylemesine şu vak'ayı misal olarak verebiliriz: Talat Paşa'nın sadrazamlığı esnasında, Paşa'nın da bulunduğu bir toplantıya Emiri Efendiyi davet ederler. Sohbet esnasında, Talât Paşa'nın muhtelif mevzulardaki sathî değerlendirmeleri karşısında Emiri Efendi Paşa'ya dönerek:"Paşa, paşa kaç cilt kitabınız var?" der. Talât Paşa:"30-40 tane kadar." cevabını verir. Bunun üzerine Emiri Efendi;"Paşa, halktan utanmazsan Allah'tan kork. Ulema olmayan, Milletin ve devletin meselelerini çok iyi bilemeyen devlet adamı olamaz. Kitabı olmayan sadrazam olamaz. Sen millete ne vereceksin?" der.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.