AB'den çifte standart

Ülkemizi azınlık haklarını tanımamakla suçlayan ve bu konuda taviz üstüne taviz isteyen Avrupa Birliği (AB) yönetimi, kendi ev ödevini yerine getirmiyor. Yapılan bir araştırmada, AB'ye üye ülkelerde azınlıkların hiç de iyi durumda olmadığı tesbit edildi. Macaristan'daki önde gelen sivil toplum kuruluşlarından Açık Toplum Enstitüsü'nün AB'nin genişlemesiyle ilgili yayınladığı raporda, AB ülkelerindeki azınlıklara karşı izlenen tutum "sert ifadelerle" eleştirildi. Raporda AB üyelerinin henüz etnik ya da dini azınlıkların resmen tanınması konusunda kendi aralarında görüş birliğine varamamışken, adaylardan azınlık haklarını garanti etmelerinin beklendiğine dikkat çekildi.

"AB'ye Katılma Sürecinin İzlenmesi: Azınlıkların Korunması" başlıklı raporda adaylar azınlık haklarını koruyucu yasalar çıkarırken, Yunanistan ve Fransa gibi ülkelerin etnik azınlıkların varlığını bile tanımaması eleştirildi.

Müslümanlar 'görülmüyor'

Raporda özellikle Müslümanlar ile Çingeneler'in gerek üye gerekse aday ülkelerde ayrımcılığa maruz kaldıkları belirtildi. Buna örnek olarak İngiltere, Fransa ve İtalya'nın kendi sınırları içinde yaşayan büyük Müslüman topluluklarının varlığının görmezden gelinmesi gösterildi. Raporda, İngiltere'de etnik ve ırksal ayrımcılığa karşı sert yasalar çıkarılırken, dini farklılıkları gözeten yasaların bulunmadığı belirtildi. Yalnızca Noel ve Paskalya gibi dini bayramlar kabul edilirken, bazı bölgelerde yerel halkın cami yapımlarına karşı çıktığı vurgulandı. Raporda Batı Avrupa'da halkın İslam tarihi ve kültürü hakkında bilgisinin çok düşük olduğu kaydedildi. Almanya ve İspanya'nın Çingene dilini tanımayı reddettiği belirtilen raporda, Çingene dili ve kültürünün ülke kültürünü zenginleştirici öğeler değil, çözülmesi gereken sorunlar olarak görüldüğüne işaret edildi.