AB ve ABD'nin niyeti aşikâr ya bizim?

AB, ABD ve İsrail'in tek maksadı Türkiye Cumhuriyetini bölerek büyük İsrail devletini kurmaktır. Bu ülkelerin bazıları yüz yıllık kinlerinden, bazıları dini inançları gereği, bazıları da para hırsı yüzünden vatanımıza, Suriye, İran ve Irak topraklarına göz dikmişlerdir.
AB, ABD ve İsrail'in açıktan net bir şekilde PKK, PYD ve IŞID'i desteklediğini bilmeyen kalmadı. Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Martin Schulz Türkiye'ye yönelik açıklamada bulundu; Alman Bild am Sonntag gazetesine demeç veren Martin Schulz, Fetö operasyonu ile ilgili tutuklamaların kırmızı çizgilerinin olduğunu ifade etti. Tutuklamalarla ilgili yaptığı açıklamaların bir benzerini bu kez idam konusuyla ilgili yaptı. Schulz, Türkiye'nin idam kararını uygulamaya koyması durumunda Avrupa Birliği ile müzakere sürecinin biteceğini açıkladı. PKK operasyonlarıyla başlayan gerilim FETÖ operasyonlarıyla devam etti. Schulz, "Türkiye idam kararını yeniden uygulamaya koyarsa o zaman kırmızı çizgimizi aşmış olur ve Avrupa Birliği ile müzakere süreci bitmiş olur" tehdidini savurdu. HDP'lilerin tutuklamasında da aynı tutumu sergilediler.
Türkiye Cumhuriyetine kim karşı olursa AB her zaman bu tür terörist guruplara sahip çıktı ve çıkmaktadır. Prof. Dr. Haydar Baş Bey, AB'in Hıristiyan kulübü olduğunu bizi asla AB'ye almayacaklarını defalarca dile getirdi. AB üyelik süreci ile bizi kullanarak koparttıkları ve koparacakları tavizler neticesinde bizi zayıflatıp bölmek arzusunda olduklarını bir zümre dışında anlamayan kalmadı. Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, AB'nin Türkiye'nin üyelik müzakerelerini askıya alması önerilerine karşı çıkarak, "Türkiye'nin Avrupa'yla bağlı kalmasına ihtiyacımız var" dedi. "Türkiye AB'den koparsa istediğimiz tavizleri alamayız."
AB'nin niyeti ortada, açıkça ifade ediyorlar bizi AB üyeliği ile oyalayarak bugüne kadar ne tavizler aldılar ve alacaklar da. Bunu zaten kendileri açıkça ifade ediyorlar ancak ısrarla bu oyunu görmeyenler var. O gözler açılmadıkça bize semer vuran çok olacaktır.
ABD ve AB 15 Temmuz darbe girişimin açıkça arkasında olduğunun ispatı, Fetö'yü ve adamlarını AB ve ABD korumaya, barındırmaya ısrarla devam etmesinden bellidir. AB sadece Fetöcüleri değil PKK'lıları da koruyor, barındırıyor ve Türkiye'ye karşı savunuyorlar da. Bütün bunlara rağmen hala NATO'da AB güçleri ve ABD güçleri duruyor. Alman yapımı silahlarla PKK bizi vuruyor. Almanya ve ABD PKK ve Fetö'yü savunuyor ve biz hala ısrarla AB diyorsak, bizde büyük bir anlama, kavrama ya da akıl sağlığı problemi var demektir.
Biz yüce Türk milletiyiz. Kimseden korkmamıza gerek yoktur. Her gün şehit veriyoruz. Ekmeğimizi yiyen hainler kahpece pusular kurarak askerimizi, polisimizi, sivilimizi şehit ediyor. Her gün bir, bir ölmektense gerekirse bu vatan için hepimiz bir defada ölürüz. Biz asalak değiliz kimseden meded ummayız. Kendi nikahımızı kendimiz kıyarız. İncirlik'i kapatırsak şey olur, AB'yi kovsak şöyle olur. Ne olursa olsun biz Müslüman Türk milletiyiz. Allah'tan başka kimseden korkmayız, kimseye de eğilmeyiz. Türklük davası İslam davasıdır. 'Türklük göklerde yükselen bir sancak/Allah'ın huzurunda eğiliriz biz ancak.' Ne AB, ne ABD tek çözüm Bağımsız Türkiye'dir. Ayrılıkta azap birlikte rahmet vardır. Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Arap, Boşnak, Arnavut hepsi birdir. Bu coğrafyada hepsi bir beden olmuştur. Bu bedenin adı Türk, ruhu ise İslam'dır. Bu birliği yıllardır bozmaya çalışanlar haindir, şerefsizdir ve alçaktır. Bunlara uyan, maşa olan, kalemi ve tetikçisi olanlar dünyanın en şahsiyetsiz, karaktersiz insanıdır.
Allah bu necip milleti her türlü tehlikelerden korusun. El-Basir ismi şerifi ile basiretini açarak gerçekleri görmeyi idrak etmeyi ve hakkın yanında hainlerin karşısında durmayı nasip etsin.