"Kanamalı bir hasta için 0 Rh (+) kana ihtiyaç vardır. Kan verebileceklerin acilen Haydarpaşa Nümune Hastanesi'ne başvurmaları rica olunur" ya da "Çapa Tıp Fakültesinde yatmakta olan bir hasta için AB Rh (-) kana ihtiyaç vardır. Kan verebileceklerin Genel Cerrahi servisini başvurmaları rica olunur" anonsları radyolarda sık duyduğumuz, televizyon ekranlarında alt yazılarda sıkça gördüğümüz vakıalardandır. İhtiyaç vardır ve kan aranmaktadır. Ama her insanın kanı değildir bu kan. Aranan kanın özelliği A, B, 0, Rh, Pozitif ve Negatif gibi kavramlarla ifade edilmektedir. Peki bu kavramlar neyi ifade etmektedir?
İnsanlar hep aynı özellikte kan taşımamaktadırlar. Taşıdıkları kanın özelliklerine göre guruplara ayırma söz konusudur. İnsan unsurunun kan gurupları arasındaki farklılık AB0 sisteminin bulunmasıyla 1900'lerin başında anlaşılmış, 1940'ların başında da buna Rh faktörü eklenmiştir. Yani AB0 sistemi ve Rh faktörüne göre 8 çeşit kan gurubu söz konusudur.
A, B, 0 SİSTEMİ
ABO sisteminde kan gruplarının farklılığını sağlayan 2 antijen ( içine girdiği organizma aracılığıyla antikor meydana getirebilen cisim) vardır. Bunlar alyuvarların (eritrositlerin) yüzeyinde bulunur ve A, B harfleri ile gösterilirler. A ve B antijenleri, eritrositlerin yüzeyinde ya ayrı ayrı ya da birlikte bulunurlar. A bulunursa A gurubu, B bulunursa B gurubu, A ve B birlikte bulunursa AB gurubu, hiç bulunmazsa 0 gurubu olarak adlandırılır.
Kan gurubunu tespitte yardımcı unsurlardan biri de kanda ve dokularda bulunan antikor denilen maddedir. Antikor, hastalığa yol açan şeyleri zararsız hale getirmek için vücudun çıkardığı maddedir. A gurubu kanda Anti-B, B gurubu kanda Anti-A, 0 gurubu kanda Anti-A ve Anti-B antikoru bulunması gerekirken, AB gurubu kanda antikor hiç bulunmamaktadır.
Bu gerçeği şöyle tablolaştırmak mümkündür:
Kan Gurubu Antijen Antikor
A A Anti-B
B B Anti-A
AB A ve B Yok
0 Yok Anti-A
ve Anti-B
RH FAKTÖRÜ
Eritrositlerin yüzeyinde yer alan bir başka antijen gurubu ise Rh sistemi ile formülüze edilmiştir. Bu gurupta C, D, E, c, e olmak üzere beş antijen vardır. D antijeni en fazla bağışıklık uyandırandır. Toplumun % 85'i D antijeni taşımaktadır. Yani Rh (+)'dir % 15'i ise bu antijeni taşımaz. Yani Rh (-)'dir.
Eritrositlerin yüzeyinde 300 den fazla antijen saptanmasına, 21 farklı kan grubu sistemi var olmasına rağmen bunlar içinde pratikte kullanılan iki sistem işte bu AB0 ve Rh sistemidir.
Bu sisteme göre en çok bulunan kan gurubu A Rh (+) iken en az bulunan kan gurubu ise AB Rh (-)'dir. 1997-2002 yılları arasında Kızılay Kan Merkezlerine yapılan 2 milyon 284 bin 160 kan gurubu testine göre kan guruplarının dağılımında bu gerçek çok bariz olarak kendini şöyle göstermektedir:
Kan Gurubu Kişi Sayısı %
A Rh(+ 886.763 38,82
B Rh(+) 311.195 13,62
0 Rh(+) 658.102 28,81
AB Rh(+) 162.095 7,10
A Rh(-) 109.969 4,81
B Rh(-) 44.194 1,93
0 Rh(-) 90.394 3,96
AB Rh(-) 21.448 0,94
Toplam 2.284.160 100
Yarın: Yol gözleyen hastalar
Kan ve Kızılay
Türkiye'de "kan" denilince hemen akla Kızılay gelmekte, kan ihtiyacı olan vatandaşlar varlığından haberdar ise hemen Kızılay kan merkezlerine gitmektedir. Değilse, hastaneler tarafından bu merkezlere yönlendirilmektedir. Kan bankacılığındaeki asıl amaç ihtiyaç sahibi hastalara yeterli sayıda, güvenilir, uygun ortamlarda alınmış, saklanmış, taşınmış kan ve kan komponentlerini zamanında temin etmektir. 1953 yılında Kızılay Kongresinde Prof. Dr. Reşat Belger tarafından verilen bir önerge ile Kızılay tüzüğüne "kan yardımı ile kan türevlerini sağlayacak teşkilatı kurma" hükmü kondu. 1983 yılına kadar sağlık müdürlüğü tarafından sürdürülen Kızılay kan faaliyetleri bu tarihte kurulan kan hizmetleri müdürlüğü tarafından yürütülmeğe başlandı.
Kızılay, kan hizmetlerini 22 kan merkezi ve 9 kan istasyonu ile sürdürmekte. Ülke genelinde toplanan kanların yaklaşık %50'si Kızılay tarafından sağlanmakta. Kızılay'ın topladığı kan bağışlarının ortalama %60'ı sivil ve %40'ı Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarından temin edilmekte. Kızılay Kan Merkezleri'nden kan temini ise ancak hem kan veren bir kişi götürmek hem de ücretini ödemek suretiyle gerçekleştirilebilmekte. Ancak, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına, Talasemi, Lösemi başta olmak üzere yardıma muhtaç hastalara ücretsiz kan verilmekte. Kızılay yetkililerinin verdiği bilgiye göre 2001 yılında 8.437 ünite kan ihtiyaç sahiplerine ücretsiz olarak verilmiş durumda.
İnsanlar hep aynı özellikte kan taşımamaktadırlar. Taşıdıkları kanın özelliklerine göre guruplara ayırma söz konusudur. İnsan unsurunun kan gurupları arasındaki farklılık AB0 sisteminin bulunmasıyla 1900'lerin başında anlaşılmış, 1940'ların başında da buna Rh faktörü eklenmiştir. Yani AB0 sistemi ve Rh faktörüne göre 8 çeşit kan gurubu söz konusudur.
A, B, 0 SİSTEMİ
ABO sisteminde kan gruplarının farklılığını sağlayan 2 antijen ( içine girdiği organizma aracılığıyla antikor meydana getirebilen cisim) vardır. Bunlar alyuvarların (eritrositlerin) yüzeyinde bulunur ve A, B harfleri ile gösterilirler. A ve B antijenleri, eritrositlerin yüzeyinde ya ayrı ayrı ya da birlikte bulunurlar. A bulunursa A gurubu, B bulunursa B gurubu, A ve B birlikte bulunursa AB gurubu, hiç bulunmazsa 0 gurubu olarak adlandırılır.
Kan gurubunu tespitte yardımcı unsurlardan biri de kanda ve dokularda bulunan antikor denilen maddedir. Antikor, hastalığa yol açan şeyleri zararsız hale getirmek için vücudun çıkardığı maddedir. A gurubu kanda Anti-B, B gurubu kanda Anti-A, 0 gurubu kanda Anti-A ve Anti-B antikoru bulunması gerekirken, AB gurubu kanda antikor hiç bulunmamaktadır.
Bu gerçeği şöyle tablolaştırmak mümkündür:
Kan Gurubu Antijen Antikor
A A Anti-B
B B Anti-A
AB A ve B Yok
0 Yok Anti-A
ve Anti-B
RH FAKTÖRÜ
Eritrositlerin yüzeyinde yer alan bir başka antijen gurubu ise Rh sistemi ile formülüze edilmiştir. Bu gurupta C, D, E, c, e olmak üzere beş antijen vardır. D antijeni en fazla bağışıklık uyandırandır. Toplumun % 85'i D antijeni taşımaktadır. Yani Rh (+)'dir % 15'i ise bu antijeni taşımaz. Yani Rh (-)'dir.
Eritrositlerin yüzeyinde 300 den fazla antijen saptanmasına, 21 farklı kan grubu sistemi var olmasına rağmen bunlar içinde pratikte kullanılan iki sistem işte bu AB0 ve Rh sistemidir.
Bu sisteme göre en çok bulunan kan gurubu A Rh (+) iken en az bulunan kan gurubu ise AB Rh (-)'dir. 1997-2002 yılları arasında Kızılay Kan Merkezlerine yapılan 2 milyon 284 bin 160 kan gurubu testine göre kan guruplarının dağılımında bu gerçek çok bariz olarak kendini şöyle göstermektedir:
Kan Gurubu Kişi Sayısı %
A Rh(+ 886.763 38,82
B Rh(+) 311.195 13,62
0 Rh(+) 658.102 28,81
AB Rh(+) 162.095 7,10
A Rh(-) 109.969 4,81
B Rh(-) 44.194 1,93
0 Rh(-) 90.394 3,96
AB Rh(-) 21.448 0,94
Toplam 2.284.160 100
Yarın: Yol gözleyen hastalar
Kan ve Kızılay
Türkiye'de "kan" denilince hemen akla Kızılay gelmekte, kan ihtiyacı olan vatandaşlar varlığından haberdar ise hemen Kızılay kan merkezlerine gitmektedir. Değilse, hastaneler tarafından bu merkezlere yönlendirilmektedir. Kan bankacılığındaeki asıl amaç ihtiyaç sahibi hastalara yeterli sayıda, güvenilir, uygun ortamlarda alınmış, saklanmış, taşınmış kan ve kan komponentlerini zamanında temin etmektir. 1953 yılında Kızılay Kongresinde Prof. Dr. Reşat Belger tarafından verilen bir önerge ile Kızılay tüzüğüne "kan yardımı ile kan türevlerini sağlayacak teşkilatı kurma" hükmü kondu. 1983 yılına kadar sağlık müdürlüğü tarafından sürdürülen Kızılay kan faaliyetleri bu tarihte kurulan kan hizmetleri müdürlüğü tarafından yürütülmeğe başlandı.
Kızılay, kan hizmetlerini 22 kan merkezi ve 9 kan istasyonu ile sürdürmekte. Ülke genelinde toplanan kanların yaklaşık %50'si Kızılay tarafından sağlanmakta. Kızılay'ın topladığı kan bağışlarının ortalama %60'ı sivil ve %40'ı Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarından temin edilmekte. Kızılay Kan Merkezleri'nden kan temini ise ancak hem kan veren bir kişi götürmek hem de ücretini ödemek suretiyle gerçekleştirilebilmekte. Ancak, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına, Talasemi, Lösemi başta olmak üzere yardıma muhtaç hastalara ücretsiz kan verilmekte. Kızılay yetkililerinin verdiği bilgiye göre 2001 yılında 8.437 ünite kan ihtiyaç sahiplerine ücretsiz olarak verilmiş durumda.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.