10 camiden biri kadınlara uygun
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, “10 camiden biri, abdest ve ibadet mekanları bakımından kadınlara açık olabiliyor. Bu çok büyük bir eksiklik” dedi
07.09.2012 00:00:00
YENİ ESAJ - İSTANBUL
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi işbirliğiyle 2-5 Ekim tarihleri arasında İstanbul'da yapılacak 1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu'na ilişkin Hidiv Kasrı'nda düzenlediği basın toplantısında, bugün bütün sevinçlerine gölge düşüren çok üzücü bir haberle karşı karşıya olduklarını, Afyonkarahisar'daki patlamada hayatını kaybeden tüm şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına, millete başsağlığı dilediğini ifade etti.
Prof. Dr. Mehmet Görmez, her 10 camiden sadece bir tanesinin, gerek abdest mekanları gerekse ibadet mekanları bakımından kadınlara açık olabildiğini belirterek, “Bu, şu anda çok büyük bir eksiklik” dedi. Türkiye'de ‘cami tartışması' ve ‘cami mimarisi' tartışması başladığını ifade eden Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Cami Bilgi Bankası oluşturduğunu, bu banka ile Türkiye'de varolan 85 bin cami ve mescidin bütün özelliklerinin tespit edildiğini, sosyologların bu bilgi bankası üzerinden verileri kullanarak çok ciddi akademik araştırmalar yapması gerektiğini söyledi.
Engelliler gözetilecek
Türkiye'deki camilerin engellilerin ihtiyacına cevap vermediğini belirten Görmez, “Ülkemizde 7 milyonu aşkın engelli vatandaşımıza yönelik camilerimizi yeniden dizayn etmek için çalışmalarımız olacak. 2 Ekim'de 1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu'nu gerçekleştireceğiz. Bütün mimarlık fakültelerimizi işin içine katarak sempozyum gerçekleştirmiş olacağız” diye konuştu.
Düzenlenen sempozyumun cami mimarisinde toplumsal bilinç oluşturmada rol üstleneceğini belirten Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, “Kentleşme süreci il birlikte, köyden kente göç süreci ile birlikte, gecekondulaşma ile birlikte nasıl bir cami kondulaşmanın da başladığını ve her birinin ne tür sorunlar yaşadığını, nüfus oranına göre camilerimizin dağılımını, apartmanlar altına yaptırılan 5 bin tane camimizin varlığını, yol üzerine hiç kimseye danışılmadan yapılan ve içinde pek çok açıdan ibadet edilmesi mümkün olmayan nice mekanların mescit ve cami adı altında anılmaya başlandığını, bütün bunları biz tespit ettikten sonra toplumsal bir bilinç oluşturmaya ihtiyaç duyduk. Doğru yerden başladığımızı düşünüyorum. Çünkü tek başına başkalığımızın bunun üstesinden gelmesi mümkün değil” diye konuştu.
İstanbul'da cami sayısı yetersiz
İstanbul'da ki cami sayısının nüfusla doğru orantılı olmadığını dile getiren Görmez, “Cami olgusunu tartışırken özellikle işlediğimiz hatalar var. Her şeyden önce cami olgusunu siyasal bir lehçeye tabi olarak tartışmak doğru değildir. Bunun altını özelikle çizmek istiyorum. Cami hepimizindir. Yani bu ülkede yaşayan herkesin ortak bir değeridir. İstanbul'un nüfusu 15 milyonu geçti. Konya'nın nüfusu 1 milyon. Nüfusu 1 milyon olan Konya'da 3 bin cami var. Nüfusu 15 milyonu geçen İstanbul'da 3 bin cami var. Aynı zamanda çok ciddi bir orantısızlık var. Mahalleler arasında, bölgeler arasında. İstanbul'da öyle semtler var ki adım başı cami görürsünüz. Ama öyle semtler de var ki 100 bin insana 1 cami düşebiliyor. Dolayısıyla orada da ciddi bir sorun var” diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi işbirliğiyle 2-5 Ekim tarihleri arasında İstanbul'da yapılacak 1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu'na ilişkin Hidiv Kasrı'nda düzenlediği basın toplantısında, bugün bütün sevinçlerine gölge düşüren çok üzücü bir haberle karşı karşıya olduklarını, Afyonkarahisar'daki patlamada hayatını kaybeden tüm şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına, millete başsağlığı dilediğini ifade etti.
Prof. Dr. Mehmet Görmez, her 10 camiden sadece bir tanesinin, gerek abdest mekanları gerekse ibadet mekanları bakımından kadınlara açık olabildiğini belirterek, “Bu, şu anda çok büyük bir eksiklik” dedi. Türkiye'de ‘cami tartışması' ve ‘cami mimarisi' tartışması başladığını ifade eden Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Cami Bilgi Bankası oluşturduğunu, bu banka ile Türkiye'de varolan 85 bin cami ve mescidin bütün özelliklerinin tespit edildiğini, sosyologların bu bilgi bankası üzerinden verileri kullanarak çok ciddi akademik araştırmalar yapması gerektiğini söyledi.
Engelliler gözetilecek
Türkiye'deki camilerin engellilerin ihtiyacına cevap vermediğini belirten Görmez, “Ülkemizde 7 milyonu aşkın engelli vatandaşımıza yönelik camilerimizi yeniden dizayn etmek için çalışmalarımız olacak. 2 Ekim'de 1. Ulusal Cami Mimarisi Sempozyumu'nu gerçekleştireceğiz. Bütün mimarlık fakültelerimizi işin içine katarak sempozyum gerçekleştirmiş olacağız” diye konuştu.
Düzenlenen sempozyumun cami mimarisinde toplumsal bilinç oluşturmada rol üstleneceğini belirten Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, “Kentleşme süreci il birlikte, köyden kente göç süreci ile birlikte, gecekondulaşma ile birlikte nasıl bir cami kondulaşmanın da başladığını ve her birinin ne tür sorunlar yaşadığını, nüfus oranına göre camilerimizin dağılımını, apartmanlar altına yaptırılan 5 bin tane camimizin varlığını, yol üzerine hiç kimseye danışılmadan yapılan ve içinde pek çok açıdan ibadet edilmesi mümkün olmayan nice mekanların mescit ve cami adı altında anılmaya başlandığını, bütün bunları biz tespit ettikten sonra toplumsal bir bilinç oluşturmaya ihtiyaç duyduk. Doğru yerden başladığımızı düşünüyorum. Çünkü tek başına başkalığımızın bunun üstesinden gelmesi mümkün değil” diye konuştu.
İstanbul'da cami sayısı yetersiz
İstanbul'da ki cami sayısının nüfusla doğru orantılı olmadığını dile getiren Görmez, “Cami olgusunu tartışırken özellikle işlediğimiz hatalar var. Her şeyden önce cami olgusunu siyasal bir lehçeye tabi olarak tartışmak doğru değildir. Bunun altını özelikle çizmek istiyorum. Cami hepimizindir. Yani bu ülkede yaşayan herkesin ortak bir değeridir. İstanbul'un nüfusu 15 milyonu geçti. Konya'nın nüfusu 1 milyon. Nüfusu 1 milyon olan Konya'da 3 bin cami var. Nüfusu 15 milyonu geçen İstanbul'da 3 bin cami var. Aynı zamanda çok ciddi bir orantısızlık var. Mahalleler arasında, bölgeler arasında. İstanbul'da öyle semtler var ki adım başı cami görürsünüz. Ama öyle semtler de var ki 100 bin insana 1 cami düşebiliyor. Dolayısıyla orada da ciddi bir sorun var” diye konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.