ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, partisinin Meclis grubunda yaptığı konuşmada, üstü örtülü bir biçimde geçtiğimiz hafta "İsrail'in soykırım yaptığına işaret eden" Başbakan Bülent Ecevit'e yüklendi.
Sağduyu bunun neresinde?
Türkiye'nin hem İsrail'le hem de Filistin'le ilişkilerini sağduyulu bir biçimde devam ettirebilmek için ani ve ölçüsüz tepkilerden kaçınmak zorunda olduğunu savunan Yılmaz, "Her iki tarafla da ilişkileri zedeleyecek her çıkış, aslında Türkiye'nin kendi menfaatlerine zarar verecektir" görüşünü savundu.
Aynı ikili dil
Filistin'de yaşanan sorunlara bakışın diğer ülkelerle farklı olması gerektiğini savunan Yılmaz, iddialarını şöyle sürdürdü: "Bizim bir taraftan İsrail'le kurduğumuz askeri, diplomatik, ticari ilişkilerimiz vardır. Diğer tarafta ise manevi ve tarihi mirası bizim üzerimizde olan Filistinlilerin uğradıkları haksızlıklar vardır. Ayrıca yüzlerce yıldır bu topraklarda yaşayan, ülkemize bağlılıklarını, sevgilerini her vesile ile göstermiş olan Musevi vatandaşlarımızla, Türkiye'de yaşanan oldukça çok sayıda Filistinlilerin durumunu da gözönüne almak zorundayız.
Filistinlerle kendisinden katbekat güçlü bir orduya karşı kurtuluş savaşı verme, İsrail'le de sivil halka yönelik terör eylemlerine karşımücadele yürütmek gibi müşterek birtakım özelliklerimiz vardır. Bugün geldiğimiz noktada yapılması gereken şey İsrail'in işgal ettiği özerk Filistin topraklarından çekilmesi, terörist olduğuna dair kesin kanıt bulunmayan Filistinlileri serbest bırakması, Filistin'e gelen yardımları engellemekten vazgeçmesidir."
Sağduyu bunun neresinde?
Türkiye'nin hem İsrail'le hem de Filistin'le ilişkilerini sağduyulu bir biçimde devam ettirebilmek için ani ve ölçüsüz tepkilerden kaçınmak zorunda olduğunu savunan Yılmaz, "Her iki tarafla da ilişkileri zedeleyecek her çıkış, aslında Türkiye'nin kendi menfaatlerine zarar verecektir" görüşünü savundu.
Aynı ikili dil
Filistin'de yaşanan sorunlara bakışın diğer ülkelerle farklı olması gerektiğini savunan Yılmaz, iddialarını şöyle sürdürdü: "Bizim bir taraftan İsrail'le kurduğumuz askeri, diplomatik, ticari ilişkilerimiz vardır. Diğer tarafta ise manevi ve tarihi mirası bizim üzerimizde olan Filistinlilerin uğradıkları haksızlıklar vardır. Ayrıca yüzlerce yıldır bu topraklarda yaşayan, ülkemize bağlılıklarını, sevgilerini her vesile ile göstermiş olan Musevi vatandaşlarımızla, Türkiye'de yaşanan oldukça çok sayıda Filistinlilerin durumunu da gözönüne almak zorundayız.
Filistinlerle kendisinden katbekat güçlü bir orduya karşı kurtuluş savaşı verme, İsrail'le de sivil halka yönelik terör eylemlerine karşımücadele yürütmek gibi müşterek birtakım özelliklerimiz vardır. Bugün geldiğimiz noktada yapılması gereken şey İsrail'in işgal ettiği özerk Filistin topraklarından çekilmesi, terörist olduğuna dair kesin kanıt bulunmayan Filistinlileri serbest bırakması, Filistin'e gelen yardımları engellemekten vazgeçmesidir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.