Yerel seçimlere iki haftadan az bir süre kaldı.Ekonomideki daralma rekor kırıyor.İşsizler ordusuna katılımlar her geçen gün rekor kırıyor.İşten çıkarmalar rekor kırıyor.Kara listeye alınan kredi borçları rekor kırıyor.İcralık dosyalar rekor kırıyor.Vatandaş rekor düzeyde yaşadığı gelir darlığı sebebiyle ekmek, süt gibi en temel ihtiyaçlarında dahi tasarrufa gidiyor.Suç oranlarındaki artış rekor kırıyor. Ekonomik, sosyal, hukuki bütün göstergeler olumsuz anlamda rekor üstüne rekor kırıyor ve biz böyle bir tabloyla seçime gidiyoruz.Normal şartlar altında, bu tabloya neden olan siyasiler başları önde, halkın huzuruna dahi çıkamayacak durumda olmaları gerekiyor, ama maalesef ülkemizde durum böyle değil."Yavuz hırsız ev sahibi bastırırmış" tarzında bir siyaset anlayışı var.Ülkemizi böyle bir karanlık tabloya itenler başları dik, mağrur ve sesleri gür, meydanlarda esip gürlüyorlar; vatandaş ise suçluluk psikolojisinde kendi halinde, içe kapanık, başı önde, mahcup?İş bilmez siyasiler vatandaşın bu ezik halini görünce daha da cesaretlenip ses düzeylerini arttırıyor, konuşma tonlarını sertleştiriyor.Vatandaş batıdan ithal edilen metotlarla, işsizlik, aşsızlık, açlık gibi kamçılarla kamçılanarak kuzulaştırılıyor ve batı tarzı bir demokrasiye hapsediliyor. Halkın gerçek iradesini kullanamadığı bir demokrasi nasıl demokrasiyse?Bir grubun rahatı için milyonların feda edildiği bir demokrasi?Sonra da milletin demokratik kararını vereceği gün geldiğinde yıllarca milletten alınanın çok cüzi miktarıyla oyların satın alındığı bir demokrasi?Kepçeyle toplanıyor çay kaşığıyla veriliyor.Halkın kendi iradesiyle kararını veremediği yönlendirmeli ve kamçılı bir demokrasi?Halkın en doğal anayasal hakkı olan sosyal devlet imkanlarının musluğunu sadece seçim zamanı oy kapmak için açan bir demokrasi anlayışı?Mutlu azınlığın işine geldiği şekliyle demokrasiMilletin gözünü boyayarak yapılan bir demokrasiMilyonların kendi kararını veremediği bir demokrasiVatandaşın şikayet hakkını dahi kullanmakta tereddüt ettiği, korktuğu bir demokrasiİşte böyle bir tablo ve anlayışla yeniden bir seçime doğru hızla gidiyoruz.Milletimizin bütün bu kuşatmalardan kurtulup gerçek demokrasiye, gerçek çözüme ve projelere adım atması elbette ki kolay bir hadise değildir.Ama aziz Türk milleti tarihinde birçok kez bu kumpaslardan kurtulmasını bilmiştir.Milletimiz şu gerçeği de görüyor:Yerel seçimler öncesi, seçimlere az bir zaman kala dahi ekonomide olumlu bir adım atamayan bir siyasetin seçim sonrası bir şey yapması mümkün mü? Elbette ki hayır.Hükümetin varsa projesi seçim öncesi bunu yapar ve doğal olarak oy potansiyelini artırırdı, ama IMF dışında hiçbir çözümleri yok ve tek çözüm kapıları IMF'nin de talepleri oldukça ağır.Öyle ağır ki Hükümet seçim öncesi bu talepleri millet duymasın diye dört dönüyor.Şimdi siyasiler savurdukları tehditlere ve son günler dağıtacakları üç beş kuruşa güveniyorlar.İnşallah milletimiz bu sefer gerçekleri fark eder ve geleceği için önemli bir adım atar. Yoksa millet demokrasinin gereğini yapayım derken, demokratik haklarını bir bir kaybedecek.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- İsrail'in hedefi sadece Filistin toprakları değil! / 30.12.2025
- Dar gelirlinin talebini baskılamak, gelir adaletsizliğini körüklüyor / 27.12.2025
- Asgari ücret kimseyi memnun etmedi / 26.12.2025
- Libya uçağı düştü mü, düşürüldü mü? Zamanlama manidar / 25.12.2025
- Terörsüz Türkiye sürecinde raporlar sadece formalite mi? / 24.12.2025
- Deprem mağdurlarının 11. Yargı Paketi'ne itirazı dikkate alınmalı / 23.12.2025
- Ülkemizde çürümüşlük kurumsallaştı! / 20.12.2025
- Şara yönetimi, SDG’nin özerkliğini ‘resmen’ tanıdı / 19.12.2025
- Enflasyon oluşturmadan asgari ücrete gerekli zam yapılabilir / 18.12.2025
- SDG'nin entegrasyonu bize anlatıldığı gibi değil / 17.12.2025
- Dar gelirlinin talebini baskılamak, gelir adaletsizliğini körüklüyor / 27.12.2025
- Asgari ücret kimseyi memnun etmedi / 26.12.2025
- Libya uçağı düştü mü, düşürüldü mü? Zamanlama manidar / 25.12.2025
- Terörsüz Türkiye sürecinde raporlar sadece formalite mi? / 24.12.2025
- Deprem mağdurlarının 11. Yargı Paketi'ne itirazı dikkate alınmalı / 23.12.2025
- Ülkemizde çürümüşlük kurumsallaştı! / 20.12.2025
- Şara yönetimi, SDG’nin özerkliğini ‘resmen’ tanıdı / 19.12.2025
- Enflasyon oluşturmadan asgari ücrete gerekli zam yapılabilir / 18.12.2025
- SDG'nin entegrasyonu bize anlatıldığı gibi değil / 17.12.2025
































































































