Türkiye’de sanat – iktidar ilişkisi

Eski Kültür Bakanı Bahattin Yücel Türkiye'de sanat – iktidar ilişkisini değerlendirdi.

Süleyman Demirel, Turgut Özal gibi isimlerin kendisini eleştiren tiyatro oyunlarını büyük bir hoş görü ile takip ettiğini ifade eden Yücel. "Şu anda böyle bir şey mümkün mü bilmiyorum" dedi.

Bahattin Yücel Türkiye'de geçmişten günümüze iktidar – sanat ilişkisi üzerine şunları söyledi;

"Türkiye'de sanatın özellikle gösteri sanatlarının, sinemanın, tiyatronun kendisini açıklıkla ifade edebileceği bir özgür düşünce ortamı olduğunu söylemek çok zor.

Böyle özgürlüklerin sınırlandığı ve iktidarın kendi iradesine göre belirlendiği bir ortamda insanların kültür ve sanat konularına bir parça daha mesafeli durmaları kaçınılmaz. İktidar yanlısı bir takım isimlerin gelip Türkiye'de tiyatroların, sinemalar ya da bu konuda karar verici kamu kurumlarının üst düzeyli yöneticiliklerine getirilmeleri de sanıyorum bu konuda etkili oluyor.

Örneğin yerli yapımlara oranla yabancı yapım filmler daha fazla izleyici almış çünkü sayıları da daha fazla onların. Türkiye'de bunların üretilmesiyle ilgili bayağı ciddi bir sınırlama da oluyor, sansürden korkuyor insanlar çekiniyorlar ama sonuçta sanat da bir tür protesto eylemidir ve karşı çıkmadır. Sanatın da, sanatçıların da mevcut sistemi, iktidarı, siyasal partiyi desteklemek yerine ona karşı olanların sesi gibi davranmaları da çok alışılmış bir şeydir dünyada, bizde de böyleydi.

Ben gençliğimde hatırlıyorum Türkiye'deki sinema, tiyatro gösterileri özellikle iktidarları ciddi anlamda eleştirirdi. Muammer Karaca tiyatrosunda çok güzel bir oyun (Demirel ile ilgili) vardı. Bu oyunun sanıyorum 2. ya da 3. gösteriminden sonra rahmetli Demirel de gitti izledi ve sonuna kadar kaldı alkışladı. Ondan sonra Turgut Bey'in dönemini gördük. Turgut bey de kendisiyle ilgili eleştiride bulunan oyunları izlerdi. Üstelik o zaman devlet kontrolü daha fazlaydı. Şu anda böyle bir şey mümkün mü bilmiyorum."