Toplumu ayrıştırıyorlar

YENİ MESAJ - İSTANBUL

Galatasaray, Spor Toto Süper Final'in 4. haftasında sahasında konuk ettiği Trabzonspor ile golsüz berabere kaldı ve şampiyonluk yarışında ağır yara aldı.

Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, çarpıcı ve tarihi nitelikte açıklamalarda bulundu. Güneş, maçla ilgili yorum yapmazken, ortada futbol olması için adalet ve barışın olması gerektiğini söyledi. Güneş, bu ve bundan sonraki iki maçta futbol konuşmak istemediğini vurgulayarak, "Futbolun olması için adaletin ve barışın olması gerekiyor. Özellikle barışın olmadığı bir adalet olmaz. Adalet ararken barışı da kaybedeceğimizi düşünüyorum. Şu anda tehlikeli bir gidişteyiz" dedi. "Bugünkü maçta biz yeneriz, Galatasaray yenebilir, berabere kalırız, şampiyonluk kaybedilebilir, kazanabilir ama kitleleri tahrik eden bir anlayışla hiçbir yere varamayız" diyen Güneş, "Şu anda o durumdayız. Gizli bir tehlikeyle karşı karşıyayız. Futbolun birleştirici unsurunu maalesef ayrıştırıcı duruma getirdik. Onun için yetkililerin sorumlu olmasını söylüyorum. Medyadan sorumlu olmasını diliyorum. Çok tahrik var. Bunun sonu yok, bu gidiş iyi gidiş değil" diye konuştu.

Şenol Güneş, hafta sonunda Fenerbahçe ile kendi sahalarında yapacakları maç için taraftarlarına seslenerek, şöyle devam etti: "Taraftarlarıma söylüyorum. Bizim sahamıza gelecek Fenerbahçelilerle hiç ilgilenmeden, hatta 'hoşgeldin' bile demeden, çiçek de vermeden, herhangi bir taşkınlık yapmadan gelsinler, nefeslerini bitirinceye kadar bize destek olsunlar. 3 puan alıp, onları gönderelim. Çünkü bu tehlikeli oyunun oyuncusu olmak istemiyoruz. Bize bunu yıkabilirler. Son olaylara baktığınız zaman en sonunda Trabzonspor suçlanır duruma geldiğine göre bunlar da olabilir. Maalesef haksızlığa uğrayan bir kent durumuna düşmek durumundayız. Onun için bunlar halledilmeden, futbolun bir oyun olarak oynanmasını doğru bulmuyorum. Sahadaki oyunda o yener, bu yener, hakem hata yapar, bunlar tartışılabilir, ama bugün artık bunlar tartışılmıyor."

Aykut Kocaman özür dilemeli

Bir gazetecinin, "Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman'ın geçen haftaki açıklaması sizi üzdü mü?" soru üzerine Güneş, "Evet, kesinlikle doğru. Geçen sene aynı olayı bana yaptılar. Onun konuşması önemli değil. Onu konuşturan ve destekleyenler çok önemli. Bir söz söylenmesi önemli değil, o sözün kamuoyunda oluşturulması, olgunlaştırılması ve toplum üzerinde kullanılması önemli. Aykut hoca konuşur, pas geçersiniz" dedi.

Manisaspor Kulübü Başkanı Kenan Yaralı'nın Trabzonspor'un teşvik verdiğini söylediğini hatırlatan Şenol Güneş, şunları söyledi: "Kenan Yaralı Trabzonspor'un teşvik verdiğini söylüyor. Hikmet Karaman'ı aradım, böyle bir şey olmadığını söylüyor. Ama yazı yazıldı, olay bitti. Böyle bir olaydan nasıl biz söz üreteceğiz? Suçlayıp, çekip gidiyor. Sonra şehir olarak ben suçlanıyorum. Ama lütfen bu insanlar, bu toplum aptal değil. Bu toplum neler olduğu görüyor. Ben en çok haksızlığa uğrayan kişiyim. İsim veriyorum. Kemal Kapulluoğlu ve Şekip Mosturoğlu döneminde benim milli takımdaki görevime son verildiği zaman, para önemli değil, 'yetimin hakkını yedirmedik' diye beyanat verdikleri yönetim tarzını oluşturanlar onlar. Bugün de aynı adamlar devrede. Hiçbir şey değişmez. Fenerbahçe maçı olağanüstü maç olacağını düşünüyorum. Sabırlı ve sağduyulu olacağız. Ondan sonra Beşiktaş maçını oynayacağız. Ama bu ligin buzdolabına konulup, elden geçirilmesi gerekiyor. Gelecek yılları kurtarmak için. Bu görünmeyen büyük bir tehlike var. Güçlüyseniz haklısınız. Herkes kendini biliyor."

Şenol Güneş, "Aykut Kocaman'dan başta sizden ve Trabzonspor'dan özür dilemesini bekliyor musunuz?" sorusu üzerine de "Özür dilemesini beklemiyorum. Onu bilerek yapıyor. O bilerek yapılan bir şey. Suçlular cezasını çekecek. Çekmediği müddetçe bunlar böyle devam edecek'' şeklinde konuştu. Güneş, ilk Etik Kurulu raporunda Trabzonspor'un temiz olduğunun belirtilmesi üzerine, "Bahsettim kimlerin ne olduğunu. Bugün herkes biliyor. Hukuken aklanabilirsiniz, vicdanen aklanamazsınız. Hukuka uydurursunuz. Çünkü Türkiye'de böyle. Size söyledim, benim canım yandı. Size isimler verdim. Benim yaşım 60. 10-15 yaşında futbolculuğun serseri, ahlaksızlık işi olmadığını ispatlamak için yıllarca oynadım, hiç değişmedim. Olabildiğince sakin kalmaya çalıştım. Bugün benim canım yanıyor. Bugün geçen 45 yılıma üzülüyorum. Keşke o günler olsaydı. Serseriler, ahlaksızlar işi olsaydı daha iyiydi. Şu an çok daha tehlikeli bir durumdayız" diyerek sözlerini tamamladı.