Hava böylesine yağmurlu ve soğukken, bir yandan insanın kendi kendine sohbet etmesi olarak da özetleyebileceğimiz eylemler, yazı yazmak ve çay içmek güzel şeyler çağrıştırıyor insana…
Çocukluğumuzda yağmurlar yaprakların, dalların, ağaçların, çimenlerin, kayaların üzerine yağardı, bazen sis çökerdi alçak tepelere. Yağmurdan sonra yaprakların ucundan tane tane damlaların yere düşmesini izler, Newton'dan önce neden hiç kimselerin yer çekimini bulup adlandıramadığına hayret ederdiniz. Yani yer çekimini bir şekilde keşfetmek için ille de başımıza bir elmanın düşmesi gerekiyormuş herhalde.
Sizlere çocukluğumun geçtiği yerleri, manzaraları gösterebilsem; "Keşke oralardan hiç ayrılmasaydın" derdiniz. Ancak kader o şekilde gelişseydi şimdi bu yazıyı okuyor olmayacaktınız belki de… İnsan kaderinin kendisi için neler tayin ettiğini hiç bilemiyor. Kimi zaman çok istediğiniz bir şey bir hal sizin için hayırlı olmayabiliyor. Öte yandan bazen kendinizi hiç öngörmediğiniz, planlamadığınız bir akışın içinde bulabiliyor ve her şeye rağmen, "Allah'ım Sen büyüksün, ya Rabbim Sen bilirsin, ya Rabbim neylersen de güzel eylersin" diyebiliyorsunuz. Allah (c.c.) aklımızı başımızdan almasın, çekemeyeceğimiz dertlerle dertlendirmesin.
Her zaman söylediğim, yazdığım gibi yazı yazdığım yerden ancak karşı apartmanın duvarını görebiliyorum, ama gönlümde zihnimde öyle güzel manzaralar, su birikintilerinde yunan serçeler, yağmurdan çatılara sığınan kırlangıçlar, yağmurdan sonra oyun oynayan, coşku ile gülüşen, konuşan çocuklar, sobanın üstünde kestane kebap merasimleri, düşüncelerden ve dertlerden azade günler… Hayatın bizleri tanıştırdığı yeni manzaralar, yeni yüzler ve yeni dertler hepsi, ama hepsi olgunlaşmaya giden yollardan geçerken imtihan edildiğimiz hallerdir. Ve gerekir ki bizler bütün nimetler için Rabbimize çok şükredelim, ne dersiniz?
Çocukluğumuzda yağmurlar yaprakların, dalların, ağaçların, çimenlerin, kayaların üzerine yağardı, bazen sis çökerdi alçak tepelere. Yağmurdan sonra yaprakların ucundan tane tane damlaların yere düşmesini izler, Newton'dan önce neden hiç kimselerin yer çekimini bulup adlandıramadığına hayret ederdiniz. Yani yer çekimini bir şekilde keşfetmek için ille de başımıza bir elmanın düşmesi gerekiyormuş herhalde.
Sizlere çocukluğumun geçtiği yerleri, manzaraları gösterebilsem; "Keşke oralardan hiç ayrılmasaydın" derdiniz. Ancak kader o şekilde gelişseydi şimdi bu yazıyı okuyor olmayacaktınız belki de… İnsan kaderinin kendisi için neler tayin ettiğini hiç bilemiyor. Kimi zaman çok istediğiniz bir şey bir hal sizin için hayırlı olmayabiliyor. Öte yandan bazen kendinizi hiç öngörmediğiniz, planlamadığınız bir akışın içinde bulabiliyor ve her şeye rağmen, "Allah'ım Sen büyüksün, ya Rabbim Sen bilirsin, ya Rabbim neylersen de güzel eylersin" diyebiliyorsunuz. Allah (c.c.) aklımızı başımızdan almasın, çekemeyeceğimiz dertlerle dertlendirmesin.
Her zaman söylediğim, yazdığım gibi yazı yazdığım yerden ancak karşı apartmanın duvarını görebiliyorum, ama gönlümde zihnimde öyle güzel manzaralar, su birikintilerinde yunan serçeler, yağmurdan çatılara sığınan kırlangıçlar, yağmurdan sonra oyun oynayan, coşku ile gülüşen, konuşan çocuklar, sobanın üstünde kestane kebap merasimleri, düşüncelerden ve dertlerden azade günler… Hayatın bizleri tanıştırdığı yeni manzaralar, yeni yüzler ve yeni dertler hepsi, ama hepsi olgunlaşmaya giden yollardan geçerken imtihan edildiğimiz hallerdir. Ve gerekir ki bizler bütün nimetler için Rabbimize çok şükredelim, ne dersiniz?
Kevser Doyurum / diğer yazıları
- İrfan sofrası / 24.10.2023
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022
- Tecelli / 27.07.2023
- İmam Hüseyin'in kıyamının sebepleri / 24.07.2023
- Kâmil insan, insanlar için bir aynadır / 21.07.2023
- Hayat rehberi Kur'an-ı Kerim / 01.12.2022
- Gaflet ve uyanıklık / 29.11.2022
- Bilinçli olgunlaşma / 26.11.2022
- Hayat memat / 22.11.2022
- Güzel ülkemin güzel insanları / 19.11.2022
- Bir tez olarak Milli Ekonomi Modeli / 26.09.2022