Seçim kazanmak için harcananları halka ödetmek

Zam yağmuru bir başladı pir başladı…

Millet aralıksız yağan zam yağmurundan ötürü, gözünü açıp her gün yenilenen fiyatlara bakmaya dahi fırsat bulamıyor artık.

Market çalışanları, gece sabahlara kadar, ertesi gün değişecek olan etiketleri, kesip-biçmekle, yapıştırmakla baş etmeye çalışıyorlar.

En hayatî, olmazsa olmaz gıda maddelerinden en temel temizlik ürünlerine kadar akla gelen gelmeyen hemen her şeyin fiyatı artık günlük değişiyor, günlük yükseliyor.

Milletin Meclisi, bir şeyleri çar-çabuk bitirip tatile girmenin telaşı içinde hazırlanan 'torba teklifleri' görüşüyor.

Kapağında 'milli dayanışma paketi mi' yazıyor, yoksa başka bir şey mi yazıyor, ne yazarsa yazsın hiç önemli değil, işin özü ve özeti; seçim kazanmak için harcananların halka ödetilmesidir.

Seksen bir vilayetin tamamında ve tüm cadde ve sokaklarında, tüm ilçe ve beldelerin bütün cadde ve sokaklarında adım başı devasa posterleri seyretmek, iğneden-ipliğe her şeye zam olarak halkın önüne konuldu.

Sizin seçim masraflarınızı, zaten yirmi yıl içinde ser-sefil ettiğiniz yoksul halkın sırtına vurmaya ne hakkınız var?

Sizlerin, ballı-börekli maaşlara erişmeniz ve yüksek yüksek koltuklara kurulmanız için bol keseden harcadıklarınızın kabarık faturalarını, bu çilekeş millete ödetme hakkını kimden alıyorsunuz?

Bakanlar, bakanlık sıfatlarını bırakmadan, makamlarını bırakmadan, makam araçlarını bırakmadan, bakanlıkların sağladığı tüm imkânları da sonuna kadar kullanarak vekil oldular, faturaları milletin sırtına…

Uluslararası bağımsız araştırma kuruluşları, ülkeler arası mukayeseli çalışmalarının sonuçlarını yayınlıyorlar, bu ülkenin vatandaşı olarak listeleri incelerken yüzümüz kızarıyor da, bilmem ki yöneticiler, konforlarından zerre kadar taviz vermeyen devletlüler bu istatistik sonuçlarına ne diyorlar?

Bir milletin huzuru için, refahı için, kalkınıp kanatlanması için ve yükselmesi için olmazsa olmaz her ne varsa hemen hepsinde, her kalemde ülkeler sıralamasında sonlardayız.

Ekonomi ilminin, sosyoloji ve psikoloji ilminin ve uzmanlarının mutlak zararlı gördükleri, devletlerin istikballeri için felaket olarak gördükleri her ne varsa, onlarda da liste başlarındayız.

Biz nasıl yuvarlandık bu çukura, merak eden yok mu?