Salgın, sağlık eğitimine nasıl yansıyacak?
Koronavirüs salgını sürecinde; virüsle ilk cephede savaşan doktorlar ve sağlık çalışanları oldu. Peki, tıp ve sağlık sektörüne güvenin tazelendiği, itibarının zirve yaptığı bu süreç, üniversite adaylarına nasıl yansıdı? Yeni nesil sağlık bilimleri ve tıp fakültelerine nasıl bakıyor? Uzmanlara göre, her zaman yükselen değer olan sağlık sektörüne talep artarak devam edecek
09.06.2020 17:46:00





Türkiye'de hazırlık sınıfları hariç altı yıllık bir eğitimi kapsayan 98 tıp fakültesi bulunuyor. Türkiye'deki doktor sayısı ise 160 bini aşmış durumda. Hemşire sayısı ise 200 bine yaklaştı. Oysa tıp ve sağlık bilimleri oldukça zor ve meşakkatli bir eğitim süreci anlamına geliyor. Ancak koronavirüs salgınında baş aktörün sağlık çalışanları olması bu bölümlere olan eğilimi de etkiledi görünüyor.
Türkiye'nin güçlü bir sağlık eğitim sistemine sahip olduğunu söyleyen Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selim Nalbant, sağlık sisteminin altyapısı ve motivasyonu sayesinde COVID-19 salgını sınavını başarıyla verdiklerini söyledi. Tıp eğitiminin çok zorlu bir süreç olduğuna dikkat çeken Prof. Nalbant, "Sadece zeka ve beceri yetmiyor. Ruh gerekiyor, yürek gerekiyor. Türkiye'de tıp eğitiminin gözde olmasın sebebi de Türk halkında bu ruhun olmasıdır" dedi.
'O ruhu taşımak çok önemli'
Tıp fakültesini tercih etmek isteyen öğrencilere önerilerde bulunan Prof. Nalbant, "Doğusundan batısına kuzeyinden güneyine her vatandaşımıza yardım edecek, sağlık problemlerini çözebilecek öğrenciler yetiştiriyoruz. Bilim, ilim, irfan kazanılır. Ama bu ruhu taşımak çok önemli. Bu ruhu taşıyan her öğrenciye bilgiyi, irfanı vermeye hazırız" diyerek, şöyle devam etti:
"Tıp fakültesinde okumak isteyen adaylar öncelikle en önemlisi tıp fakültesinin kendi hastanesinin olup olmadığına bakmalılar. Tıp fakültelerinde öğrencinin gerçekten hasta ile temas etmesi, ayrıca öğretim görevlisi başına düşen öğrenci sayısı çok önemli. Akreditasyon ve sosyal olanaklar, kampüs olanakları da elbette önemli ancak hastane imkanı birinci şart."
En revaçta olan bölümler
Esenyurt Üniversitesi Genel Sekreteri Okan Özpınar da meslek seçiminin geleceği belirleyen bir karar olduğunu vurgulayarak, bu yıl en revaçta olan bölümlerin salgın dolayısıyla sağlık bilimleri bölümleri olduğunu anlattı. Özpınar, hangi bölüm tercih edilirse edilsin Türkiye'nin iyi yetişmiş, donanımlı bir yeni nesile ihtiyacı olduğunu söyleyerek, bu tercihin iyi düşünülerek yapılması gerektiğini vurguladı.
Bu yıl YKS sınavına girecek adaylara tavsiyelerde bulunan Özpınar, "Bu yıl sınava girecek çocuklarımızda sınav kaygısı var. Ama sınavın hayatın sonu olmadığını bilmeleri gerekiyor. Sınav stresini atın. Rahat olun, yapacağınız bir hatanın hayatlarının sonu olmadığını bilin" dedi.
Ailelerin çocuklara baskıda bulunmamasının da çok önemli olduğunu anlatan Özpınar, taban puanlarının düşmesi ve sürenin uzatılması gibi avantajların iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyleyerek, yaşanan durumdan fırsat çıkarmak gerektiğinin altını çizdi. Özpınar, "Sınava girecek olan çocuklarımız mutlu olacağı tercihleri yapabilmeli. Ebeveynlerin değil çocukların kendi hayatlarına yön verebilmesi büyük önem arz ediyor" diye konuştu.
Türkiye'nin güçlü bir sağlık eğitim sistemine sahip olduğunu söyleyen Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selim Nalbant, sağlık sisteminin altyapısı ve motivasyonu sayesinde COVID-19 salgını sınavını başarıyla verdiklerini söyledi. Tıp eğitiminin çok zorlu bir süreç olduğuna dikkat çeken Prof. Nalbant, "Sadece zeka ve beceri yetmiyor. Ruh gerekiyor, yürek gerekiyor. Türkiye'de tıp eğitiminin gözde olmasın sebebi de Türk halkında bu ruhun olmasıdır" dedi.
'O ruhu taşımak çok önemli'
Tıp fakültesini tercih etmek isteyen öğrencilere önerilerde bulunan Prof. Nalbant, "Doğusundan batısına kuzeyinden güneyine her vatandaşımıza yardım edecek, sağlık problemlerini çözebilecek öğrenciler yetiştiriyoruz. Bilim, ilim, irfan kazanılır. Ama bu ruhu taşımak çok önemli. Bu ruhu taşıyan her öğrenciye bilgiyi, irfanı vermeye hazırız" diyerek, şöyle devam etti:
"Tıp fakültesinde okumak isteyen adaylar öncelikle en önemlisi tıp fakültesinin kendi hastanesinin olup olmadığına bakmalılar. Tıp fakültelerinde öğrencinin gerçekten hasta ile temas etmesi, ayrıca öğretim görevlisi başına düşen öğrenci sayısı çok önemli. Akreditasyon ve sosyal olanaklar, kampüs olanakları da elbette önemli ancak hastane imkanı birinci şart."
En revaçta olan bölümler
Esenyurt Üniversitesi Genel Sekreteri Okan Özpınar da meslek seçiminin geleceği belirleyen bir karar olduğunu vurgulayarak, bu yıl en revaçta olan bölümlerin salgın dolayısıyla sağlık bilimleri bölümleri olduğunu anlattı. Özpınar, hangi bölüm tercih edilirse edilsin Türkiye'nin iyi yetişmiş, donanımlı bir yeni nesile ihtiyacı olduğunu söyleyerek, bu tercihin iyi düşünülerek yapılması gerektiğini vurguladı.
Bu yıl YKS sınavına girecek adaylara tavsiyelerde bulunan Özpınar, "Bu yıl sınava girecek çocuklarımızda sınav kaygısı var. Ama sınavın hayatın sonu olmadığını bilmeleri gerekiyor. Sınav stresini atın. Rahat olun, yapacağınız bir hatanın hayatlarının sonu olmadığını bilin" dedi.
Ailelerin çocuklara baskıda bulunmamasının da çok önemli olduğunu anlatan Özpınar, taban puanlarının düşmesi ve sürenin uzatılması gibi avantajların iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyleyerek, yaşanan durumdan fırsat çıkarmak gerektiğinin altını çizdi. Özpınar, "Sınava girecek olan çocuklarımız mutlu olacağı tercihleri yapabilmeli. Ebeveynlerin değil çocukların kendi hayatlarına yön verebilmesi büyük önem arz ediyor" diye konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.