Rusya, İran'ın stratejik müttefiki olduğunu ilan etti

YENİ MESAJ/DETAY HABER

İran'da Perşembe günü dini merkez ve ülkenin ikinci büyük şehri Meşhed'de başlayan sokak gösterileri ivme kazanarak devam ediyor.

İran Devlet Televizyonu, göstericiler ve güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda 30'dan fazla kişinin öldüğünü duyurdu. Sadece başkent Tahran'da 600 kişinin gözaltında olduğu bildirildi.

Salı günü sessizliğini bozan dini lider Ayetullah Ali Hamaney, protesto eylemlerini 'ülkenin düşmanlarının para, silah ve ajanlarını kullanarak başlattığını' söyledi.

Ayetullah Ali Hamaney'in resmi internet sitesinde paylaşılan açıklamada, "Son günlerde, İran'ın düşmanları, İslam Cumhuriyeti'nde sorunlar çıkartmak için aralarında para, silahlar, siyaset ve istihbarat organlarının da bulunduğu farklı araçlar kullandı" denildi.

Hamaney ayrıca 'doğru zaman geldiğinde' son olaylarla ilgili olarak halka bir konuşma yapacağını da belirtti.

Gösteriler sertlikle bastırılacak

Tahran Devrim Mahkemesi Başkanı Musa Gazanfer Abadi, üçüncü günden sonra gösterilere katılan eylemcilerin daha ağır cezalara çarptırılacağını açıkladı.

Tesnim ajansına konuşan Abadi, devam eden günlerde gösterilere katılımların 'vatandaşlık hakkını kullanma' şeklinde değerlendirilmeyeceğini vurgulayarak, "Bilakis bu kişiler, rejimin temellerine kasteden kişiler olarak kabul edilecek. Gözaltına alınanlar, ulusal güvenliğe saldırı ve kamu malına zarar verme gibi ağır ithamlarla suçlanabilecek" diye konuştu.

Gözaltına alınan göstericilerin ivedilikle yargılanacağını öne süren Abadi ayrıca, eylemlerden birine 'öncülük eden ve gözaltına alınan göstericinin' yabancı ülke istihbarat birimleriyle irtibatının tespit edildiğini iddia etti. Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri Ali Şamhani de, yaşananlardan yabancı ülkeleri sorumlu tuttu.

Lübnan medyasına konuşan Şamhani, "İran'daki durumla ilgili etiketler ve mesajlar ABD, İngiltere ve Suudi Arabistan'dan geliyor. Durumla ilgili sosyal medya ağlarında yaşanan şey, İran halkına karşı bir vekâlet savaşıdır" dedi.

Türkiye'den 'dış güçler' vurgusu

İran'daki protestolara dair Türkiye'den ilk resmi açıklama Salı günü geldi. Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Olayların tırmanmasının önüne geçilmesini, gelişmeleri kışkırtıcı dış müdahalelerden kaçınılmasını temenni ediyoruz" değerlendirmesi yapıldı.

Bu arada Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif telefon görüşmesi yaptı.

ABD özellikle kaşıyor

ABD Başkanı Donald Trump, İran'da değişim vaktinin geldiğini savundu.

Twitter üzerinden ikinci bir açıklama yapan Trump, "Yüce İran halkı yıllardır baskı altında. Yemeğe ve özgürlüğe açlar. İnsan haklarının yanı sıra İran'ın zenginliği de yağmalanıyor. Değişim zamanı geldi!" görüşünü seslendirdi. İran'ı 20. yüzyılda sömüren İngiltere'den de benzer açıklamalar geldi.

Rusya ise bu noktada Batı'ya kafa tutmayı tercih etti.

Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, ülkede başlayan protestolar etrafında yaşanan gelişmelerin İran'ın iç meselesi olduğuna vurgu yapılarak, "İran'daki durumu istikrarsızlaştırabilecek dış müdahaleler kabul edilemez" ifadesine yer verildi.

Siyasi çekişmeler de uç verdi

İran'da gösteriler ülkenin dört bir köşesine yayılırken, ülkenin 'ekonomik panoraması' da yüksek sesle konuşulmaya başlandı. İran Meclisi Ulusal Güvenlik Komisyonu üyesi ve İslam Abad milletvekili Haşmetullah Felahetpişe, Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani hükümetini gerçek ekonomik verileri açıklamamakla suçladı.

 Felahetpişe, "Halkın ekonomik sorunu gerçektir. Hükümetin, halkın ekonomik durumuyla ilgili açıkladığı istatistikler halkın gerçek durumunu yansıtmıyor. Bunun sonucunu sokak gösterilerinde görüyoruz." dedi.

Ekonomide gerileme yaşanırken ürünlere zam yapılması ve maliyetlerin artmasının kabul edilemeyeceğini dile getiren Felahetpişe, şunları kaydetti: "Hükümet, işsizliği yüzde 11 olarak açıklıyor fakat gerçek bunun çok üzerindedir. Pahalılık da öyle... Bazı yetkililerin söz ettiği gibi normal düzeyde değildir."

Halkın itirazının temelinde ekonomik sorunların var olduğunu savunan Felahetpişe, "Meclis bu konuyu ekonomi yönüyle incelemelidir. Pahalılık ve yardımların kesilmesi konusunda meclis, hükümete 'hayır' demelidir" ifadelerini kullandı.