Pardon siz hangi parti başkanısınız?

Çıktığınız her meydanda, gördüğünüz her mikrofona, size çevrilen her kameraya, sesinizin son raddesine kadar haykırıyorsunuz; "dört yüz milletvekili istiyorum".Katıldığınız toplantı hangi meslek gurubuna ait olursa olsun, ilan ettikleri konu ne olursa olsun, katılımcıların mesleği, işi, branşı ve eğitim seviyesi ne olursa olsun, mikrofon elinize geçer geçmez haykırıyorsunuz; "dört yüz vekil çıkarmaya var mısınız?"Sizi sürekli alkışlamaya ayarlanmış kitleler belki sormuyor, içlerinden soracaklar çıksa da sesleri size gelene kadar buharlaşıyor, maşaallah koruma ordunuz tarafından sesin çıktığı noktanın şarteli anında indiriliyor, sormak isteyip de soramayanlar adına biz soralım; pardon siz hangi partinin başkanısınız?Dört yüz vekili kim adına niçin istiyorsunuz?Lütfen partinizin adını ve amblemini açıklar mısınız?Yetmiş yedi milyonun huzurunda şu yemini etmenizin ardından fazla bir zaman geçmedi, konuyla ilgilenen herkesin hafızalarında "yemin ettiğiniz o sesisiniz" çınlamaktadır."Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılâplarına ve lâik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine and içerim."Bütün bir milletin huzurunda yaptığınız bu yemini biz mi anlayamıyoruz yoksa siz mi yanlış tefsir ediyorsunuz?Bir tarafta; "? üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine and içerim" cümlesi varken ve bu cümle bizzat sizin ağzınızdan dökülmüşken diğer tarafta da diyar diyar dolaşıp "dört yüz vekil de dört yüz vekil" demeniz acaba; "bu ne perhiz bu ne lahana turşusu" özdeyişiyle karşılanabilir mi?Size yüklenen vazifeyi tarafsızlıkla yapacağınıza verilen söz? Tarih ve millet huzurunda içilen and ve üstelik namus ve şeref üzerine?Necip Fazıl'ın şu dörtlüğünü sizin şiirsel sesinizden bir daha dinlesek, olmaz mı:"Bu nasıl bir dünyâ, hikâyesi zor;Mekânı bir satıh, zamânı vehim.Bütün bir kâinat muşamba dekor,Bütün bir insanlık yalana teslim."