Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Sevgi Erenerol, "Misyonerlik, her ne kadar bir kilise kurumu olsa bile emperyalizme hizmet vermektedir" dedi. Bilgi Grubu'nun daveti üzerine Van'a gelen Sevgi Erenerol, Akdamar Oteli'nde düzenlenen toplantıda, misyonerlik faaliyetlerine, Hıristiyan Türk vatandaşı olarak karşı gelmesinin Türk toplumunda etki uyandırdığını söyledi.
Misyonerlik büyük tehlikedir
Erenerol, misyonerliğin amacının Hıristiyanlığı, Hıristiyan olmayanlara kabul ettirmek ve yaymak olduğunu anlatarak, "Misyonerlik emperyalist güçlerin kullandığı bir araçtır. Bu nedenle Türkiye ve dünya için tehlike içermektedir. Misyonerlik her ne kadar bir kilise kurumu olsa bile emperyalizme hizmet vermektedir" diye konuştu. Misyonerlik faaliyetlerinin Türkiye'de 1500'lü yıllarda başladığını bildiren Erenerol, amacın Osmanlı Devletini Hıristiyanlaştırmak olduğu, ancak bunun sonuçsuz kaldığını kaydetti. Misyonerlik okullarının sayısının Cumhuriyet öncesine kadar bin 500 civarında olduğuna işaret eden Erenerol, şöyle devam etti:
"Bu okullarda her türlü bölücü çalışma yürütülmüştür. Cumhuriyetin kuruluşu, misyonerler için bir kara defterdir. Ulu Önder Atatürk, bu yerleri, düşmanın kaleleri olarak nitelendirmiş ve Laikliğin ilanıyla büyük çoğunluğu kapanmıştır. Günümüzde, Türkiye'nin yüzde 99'unun Müslüman olmasını Atatürk'e borçluyuz."
Amaç din meselesi değil
Erenerol, "Türkiye'nin üç taraftan kuşatıldığını, bunların birinci ayağının Vatikan Katolik Kilisesi, ikinci ayağının Fener Rum Patrikhanesi ve üçüncü ayağının ise misyoner Protestanlar" olduğuna işaret etti.
Papa'nın "1999 yılının Aralık ayında 3. bin yılda Asya'nın Hıristiyanlaştırılacağı yönündeki açıklamaları üzerine, misyonerlik faaliyetlerinin yoğunlaştığı"nı bildiren Erenerol, Fener Rum Patrikhanesi'nin İstanbul'da bulunması nedeniyle misyonerlik için önemli merkezlerden biri olduğu görüşünü dile getirdi.
Erenerol, "Türkiye, iki patrikhane tarafından paylaşılmaktadır. Bunların dışında misyoner Protestanlar da barış gönüllüleri adı altında ekonomik sıkıntıda olan ülkemizde büyük bir faaliyete geçmişlerdir. Bunların amaçlarının din meselesi olmadığını, topraklarımız olduğunu anlamalıyız. Amaç Şark meselesinin yeniden gündeme getirilmesidir" dedi.
Misyonerlik büyük tehlikedir
Erenerol, misyonerliğin amacının Hıristiyanlığı, Hıristiyan olmayanlara kabul ettirmek ve yaymak olduğunu anlatarak, "Misyonerlik emperyalist güçlerin kullandığı bir araçtır. Bu nedenle Türkiye ve dünya için tehlike içermektedir. Misyonerlik her ne kadar bir kilise kurumu olsa bile emperyalizme hizmet vermektedir" diye konuştu. Misyonerlik faaliyetlerinin Türkiye'de 1500'lü yıllarda başladığını bildiren Erenerol, amacın Osmanlı Devletini Hıristiyanlaştırmak olduğu, ancak bunun sonuçsuz kaldığını kaydetti. Misyonerlik okullarının sayısının Cumhuriyet öncesine kadar bin 500 civarında olduğuna işaret eden Erenerol, şöyle devam etti:
"Bu okullarda her türlü bölücü çalışma yürütülmüştür. Cumhuriyetin kuruluşu, misyonerler için bir kara defterdir. Ulu Önder Atatürk, bu yerleri, düşmanın kaleleri olarak nitelendirmiş ve Laikliğin ilanıyla büyük çoğunluğu kapanmıştır. Günümüzde, Türkiye'nin yüzde 99'unun Müslüman olmasını Atatürk'e borçluyuz."
Amaç din meselesi değil
Erenerol, "Türkiye'nin üç taraftan kuşatıldığını, bunların birinci ayağının Vatikan Katolik Kilisesi, ikinci ayağının Fener Rum Patrikhanesi ve üçüncü ayağının ise misyoner Protestanlar" olduğuna işaret etti.
Papa'nın "1999 yılının Aralık ayında 3. bin yılda Asya'nın Hıristiyanlaştırılacağı yönündeki açıklamaları üzerine, misyonerlik faaliyetlerinin yoğunlaştığı"nı bildiren Erenerol, Fener Rum Patrikhanesi'nin İstanbul'da bulunması nedeniyle misyonerlik için önemli merkezlerden biri olduğu görüşünü dile getirdi.
Erenerol, "Türkiye, iki patrikhane tarafından paylaşılmaktadır. Bunların dışında misyoner Protestanlar da barış gönüllüleri adı altında ekonomik sıkıntıda olan ülkemizde büyük bir faaliyete geçmişlerdir. Bunların amaçlarının din meselesi olmadığını, topraklarımız olduğunu anlamalıyız. Amaç Şark meselesinin yeniden gündeme getirilmesidir" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.