Erzurum'un Oltu ilçesindeyiz. Girişte nüfus rakamını veren levhanın değişmiş olduğu dikkatimi çekti. Yaklaşınca baktık ki, ilçenin nüfusu da epey aşağılara inmiş. Daha önce 30 bin olan Oltu nüfusunu şimdiki levha 23 bin olarak veriyor. Bütün ilçeler gibi bu güzel ilçemiz de sürekli kan kaybediyor.
Öğle saatlerinde gezdiğimiz caddede, çarşıda çok sayıda dükkanın kepenklerimin kapalı olduğunu gördük. Son ikibuçuk yılda dükkanını kapatıp Oltu'dan göç edenlerin sayısında bir hayli artış var. İlçedeki askerî birliklerin de Ardahan'a kaydırılacağı haberi de esnafı iyice düşündürüyor.
Bir kahve sohbetinde, misyonerlik faaliyetlerinin, açılan kilise evlerinin gündeme gelmesi üzerine hemşehrilerimizden birinin, Oltu'da boynunda haçla dolaşan gençlerin olduğunu, bir çoğunu isimleriyle ve köyleri ile tanıdığını söylemesi üzerine, orada bulunanlardan bazıları, umursamaz bir tavırla "Dinsiz olmaktansa, Hıristiyan olması daha iyidir" (!) gibi ipe-sapa gelmez laflar ettiler. Geleceğimiz adına üzüldüm, ürperdim. Yıllardır söylenen "Üç semavi din, üç tek tanrılı din, İbrahimi dinler" ifadeleri, halkımızın zihninde ciddi tahribatlar oluşturdu ve bunlardan birine mensup olmanın bir müspet adım, bir kazanım olduğuna inanmaya başladılar. Diyalogcular, diyalog sürecinin semerelerini (!) arasına bunu da yazabilirler.
Allah katında makbul dinin İslam olduğu gerçeği, İslam'dan başka din arayanların hüsrana uğrayacağı hakikati gözardı edilerek, bu ölçüler gizlenerek insanımız bir uçurumun başına getirildi maalesef.
Oltu gezimizde sevindici haberler de aldık elbette. Oltu, Narman, Olur, Şenkaya ve köylerine uydu anten sistemleri takan bir elektronikçi ile tanıştık. Sohbet anında Meltem, Mesaj gündeme gelince, arkadaşımız bir kez daha yüzüme dikkatlice baktı "Siz bu kanalların temsilcileri misiniz?" dedi, devam etti, "Bu Oltu Vadisi'nde uydu anten takmak için gittiğimiz bütün köylerde duyduğumuzu, bize yapılan ilk tenbihi söyleyeyim, bütün köylüler şunu diyor: 'Meltem ile Mesaj'ı çeksin, gerisi o kadar önemli değil' bu kanalların bütün programlarını endişesiz, yüzümüz kızarmadan, çoluk-çocuk bir arada, hem de bir Müslüman Türk olarak gururla seyrediyoruz."
Karartılmaya çalışılan ufuklarımızda bir Hilal gibi parıldıyor hem Meltem hem Mesaj, hem de Yeni Mesaj...
Öğle saatlerinde gezdiğimiz caddede, çarşıda çok sayıda dükkanın kepenklerimin kapalı olduğunu gördük. Son ikibuçuk yılda dükkanını kapatıp Oltu'dan göç edenlerin sayısında bir hayli artış var. İlçedeki askerî birliklerin de Ardahan'a kaydırılacağı haberi de esnafı iyice düşündürüyor.
Bir kahve sohbetinde, misyonerlik faaliyetlerinin, açılan kilise evlerinin gündeme gelmesi üzerine hemşehrilerimizden birinin, Oltu'da boynunda haçla dolaşan gençlerin olduğunu, bir çoğunu isimleriyle ve köyleri ile tanıdığını söylemesi üzerine, orada bulunanlardan bazıları, umursamaz bir tavırla "Dinsiz olmaktansa, Hıristiyan olması daha iyidir" (!) gibi ipe-sapa gelmez laflar ettiler. Geleceğimiz adına üzüldüm, ürperdim. Yıllardır söylenen "Üç semavi din, üç tek tanrılı din, İbrahimi dinler" ifadeleri, halkımızın zihninde ciddi tahribatlar oluşturdu ve bunlardan birine mensup olmanın bir müspet adım, bir kazanım olduğuna inanmaya başladılar. Diyalogcular, diyalog sürecinin semerelerini (!) arasına bunu da yazabilirler.
Allah katında makbul dinin İslam olduğu gerçeği, İslam'dan başka din arayanların hüsrana uğrayacağı hakikati gözardı edilerek, bu ölçüler gizlenerek insanımız bir uçurumun başına getirildi maalesef.
Oltu gezimizde sevindici haberler de aldık elbette. Oltu, Narman, Olur, Şenkaya ve köylerine uydu anten sistemleri takan bir elektronikçi ile tanıştık. Sohbet anında Meltem, Mesaj gündeme gelince, arkadaşımız bir kez daha yüzüme dikkatlice baktı "Siz bu kanalların temsilcileri misiniz?" dedi, devam etti, "Bu Oltu Vadisi'nde uydu anten takmak için gittiğimiz bütün köylerde duyduğumuzu, bize yapılan ilk tenbihi söyleyeyim, bütün köylüler şunu diyor: 'Meltem ile Mesaj'ı çeksin, gerisi o kadar önemli değil' bu kanalların bütün programlarını endişesiz, yüzümüz kızarmadan, çoluk-çocuk bir arada, hem de bir Müslüman Türk olarak gururla seyrediyoruz."
Karartılmaya çalışılan ufuklarımızda bir Hilal gibi parıldıyor hem Meltem hem Mesaj, hem de Yeni Mesaj...
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Ey ahali neyiniz noksan? / 10.06.2024
- 'Adana’da Ağustos’ta bulamadım yazımı' / 08.06.2024
- Zenginler arasında devletleşen servet / 07.06.2024
- Bal alalım derken sürekli vebal aldınız / 06.06.2024
- Yetime yoksula sahip çıkmayacaksan… / 05.06.2024
- Sudan’dan sığır, Kanada’dan mercimek / 03.06.2024
- Hem ekini hem de ekeni kuruttular / 01.06.2024
- Hem ekini hem de ekeni kuruttular / 31.05.2024
- Yananlar insan, peki yakanlar ve seyredenler insan mı? / 30.05.2024
- Fakirden zengine doğru akan servet transferi / 29.05.2024
- 'Adana’da Ağustos’ta bulamadım yazımı' / 08.06.2024
- Zenginler arasında devletleşen servet / 07.06.2024
- Bal alalım derken sürekli vebal aldınız / 06.06.2024
- Yetime yoksula sahip çıkmayacaksan… / 05.06.2024
- Sudan’dan sığır, Kanada’dan mercimek / 03.06.2024
- Hem ekini hem de ekeni kuruttular / 01.06.2024
- Hem ekini hem de ekeni kuruttular / 31.05.2024
- Yananlar insan, peki yakanlar ve seyredenler insan mı? / 30.05.2024
- Fakirden zengine doğru akan servet transferi / 29.05.2024