'Kimi temsilci gönderdiğinize dikkat edin'
Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz imamlarınız Allah nezdinde (gönderdiğiniz) temsilcilerinizdir. Din ve namazınız hususunda kimi temsilci gönderdiğinize dikkat edin"
05.08.2018 00:00:00
İmam ve ümmetin karşılıklı hakları hususunda İmam Ali Efendimizin (a.s) şöyledir:
"İmamın Allah'ın indirdiği ile hükmetmesi ve emaneti eda etmesi, üzerine bir haktır. Böyle yaptığı takdirde insanlara da onu dinlemesi, itaat etmesi ve kendilerini çağırdığında icabet etmesi üzerlerine bir haktır." (Kenz'ul-Ummal, 14313).
"Allah'a hamd ve senadan sonra... Valinin bir fazlalığa erdiğinde veya bir nimete özgün kılındığında insanlara karşı davranışlarının değişmemesi, Allah'ın kendisine nasip ettiği nimetlerin Allah'ın kullarına olan yakınlığını ve kardeşlerine olan merhametini artırması üzerine bir haktır. Bilin ki sizin de benim üzerimdeki hakkınız savaş dışında bir sırrı sizden saklamamam, hüküm dışında meşveret yapmaksızın bir işe başlamamam, hakkınızı zamanından ertelememem (hak ve isteklerinizi zamanında ödemem), onu ulaştırmada gecikmemem ve hak hususunda hepinizi eşit bilmemdir. O halde ne zaman böyle yapacak olursam Allah'ın sizlere nimet vermesi ve sizin de bana itaat etmeniz bir haktır." (Şerh-u Nehc'il-Belağa-i İbn-i Ebi'l-Hadid, 17/16).
"Şüphesiz münezzeh olan Allah benim için işlerinizin velayeti sebebiyle bir hak tayin etmiştir. Benim üzerinizde hakkım olduğu gibi sizin de üzerimde hakkınız vardır." (a.g.e., 11/88).
İmamların mü'minlerin temsilcileri olduğu hususunda Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz imamlarınız Allah nezdinde (gönderdiğiniz) temsilcilerinizdir. Din ve namazınız hususunda kimi temsilci gönderdiğinize dikkat edin." (el-Bihar, 23/30/46).
Aynı hususta İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz imamlarınız Allah'a gönderdiğiniz temsilcilerdir. Dolayısıyla din ve namazınızda kimi temsilci gönderdiğinize dikkat edin."
Hak olmayan imama uyan kimse hakkında Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: "Allah (c.c.) şöyle buyurmuştur: Aziz ve Celil olan Allah tarafından olmayan zalim bir imama itaat eden her Müslüman halka, her ne kadar amellerinde iyi ve takvalı olsa da şüphesiz azap edeceğim." (el-Bihar, 25/110/1).
İmam Sâdık (a.s) da şöyle buyurmuştur: "Her kim imameti Allah tarafından olmayan bir imamı, imameti Allah tarafından olan bir imama ortak kılarsa, şüphesiz Allah'a şirk koşmuştur." (el-Kafi, 1/373/6).
İmam Bakır (a.s) ise şöyle buyurmuştur: "Allah Tebarek ve Teâlâ şöyle buyurmuştur: Allah tarafından olmayan zalim bir imamın velayetini kabul eden her Müslüman halka hiç şüphesiz azap edeceğim." (a.g.e., s.376/4). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
OKAN EGESEL
"İmamın Allah'ın indirdiği ile hükmetmesi ve emaneti eda etmesi, üzerine bir haktır. Böyle yaptığı takdirde insanlara da onu dinlemesi, itaat etmesi ve kendilerini çağırdığında icabet etmesi üzerlerine bir haktır." (Kenz'ul-Ummal, 14313).
"Allah'a hamd ve senadan sonra... Valinin bir fazlalığa erdiğinde veya bir nimete özgün kılındığında insanlara karşı davranışlarının değişmemesi, Allah'ın kendisine nasip ettiği nimetlerin Allah'ın kullarına olan yakınlığını ve kardeşlerine olan merhametini artırması üzerine bir haktır. Bilin ki sizin de benim üzerimdeki hakkınız savaş dışında bir sırrı sizden saklamamam, hüküm dışında meşveret yapmaksızın bir işe başlamamam, hakkınızı zamanından ertelememem (hak ve isteklerinizi zamanında ödemem), onu ulaştırmada gecikmemem ve hak hususunda hepinizi eşit bilmemdir. O halde ne zaman böyle yapacak olursam Allah'ın sizlere nimet vermesi ve sizin de bana itaat etmeniz bir haktır." (Şerh-u Nehc'il-Belağa-i İbn-i Ebi'l-Hadid, 17/16).
"Şüphesiz münezzeh olan Allah benim için işlerinizin velayeti sebebiyle bir hak tayin etmiştir. Benim üzerinizde hakkım olduğu gibi sizin de üzerimde hakkınız vardır." (a.g.e., 11/88).
İmamların mü'minlerin temsilcileri olduğu hususunda Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz imamlarınız Allah nezdinde (gönderdiğiniz) temsilcilerinizdir. Din ve namazınız hususunda kimi temsilci gönderdiğinize dikkat edin." (el-Bihar, 23/30/46).
Aynı hususta İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz imamlarınız Allah'a gönderdiğiniz temsilcilerdir. Dolayısıyla din ve namazınızda kimi temsilci gönderdiğinize dikkat edin."
Hak olmayan imama uyan kimse hakkında Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur: "Allah (c.c.) şöyle buyurmuştur: Aziz ve Celil olan Allah tarafından olmayan zalim bir imama itaat eden her Müslüman halka, her ne kadar amellerinde iyi ve takvalı olsa da şüphesiz azap edeceğim." (el-Bihar, 25/110/1).
İmam Sâdık (a.s) da şöyle buyurmuştur: "Her kim imameti Allah tarafından olmayan bir imamı, imameti Allah tarafından olan bir imama ortak kılarsa, şüphesiz Allah'a şirk koşmuştur." (el-Kafi, 1/373/6).
İmam Bakır (a.s) ise şöyle buyurmuştur: "Allah Tebarek ve Teâlâ şöyle buyurmuştur: Allah tarafından olmayan zalim bir imamın velayetini kabul eden her Müslüman halka hiç şüphesiz azap edeceğim." (a.g.e., s.376/4). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
OKAN EGESEL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.