Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında aynen Afganistan, Irak ve Libya gibi işgal edilmek ve parçalanmak istenen Suriye’ye dört koldan saldırı yapılıyor.
Çoğu Suriyeli olmayan, ABD’nin sözde düşmanı olan El Kaide militanlarının dahi içinde olduğu toplama Özgür Suriye Ordusu Türkiye sınırından girip Suriye ordusuyla çatışıyor, köyleri basıyor, sivilleri katlediyor, cesetleri parça parça ediyor, okulları üniversiteleri bombalıyor, camileri türbeleri tekbirlerle yakıyor, Suriye’nin stratejik önemde olan yerlerini bombalıyor, bürokratlara, milletvekillerine, akademisyenlere, mühendislere suikastlar düzenliyor, Suriye vatandaşlarını rehin alıp Esad yönetimiyle pazarlık yapıyor, kabul edilmezse vahşice, ellerini ayaklarını bağlayarak kurşuna diziyor, saldırdıkları yerlerde gasp yapıp paylaşıyor…
Teröristler sadece Türkiye’den girmiyor, Lübnan sınırından da sızmalar yapıyor. Örneğin bu hafta Salıyı Çarşambaya bağlayan gece Homs iline bağlı Telkelah kırsalına düşen Eldin ve İzeyr mevkilerinde Lübnan topraklarından girmeye çalışan silahlı iki terör grubunun girişimleri Suriye ordusu tarafından çökertildi. Çıkan çatışmada birçok terörist öldü, birçoğu yaralandı, kalanlar Lübnan topraklarına kaçtılar.
Bu saldırılar terör örgütleriyle yürütülürken, İsrail’in Lübnan üzerinden gelerek Suriye’ye yaptığı saldırı gündeme bomba gibi düştü.
İsrail savaş uçakları Lübnan hava sahasını ihlal ederek Suriye hava sahasına girdi ve alçak irtifadan ve radara yakalanmadan uçarak Şam kırsalındaki Camraya bölgesinde bulunan Suriye Bilimsel Araştırma Merkezini vurdu.
Burada 2 Suriyeli yetkili öldü, 5 kişi de yaralandı. Saldırı sonucu büyük maddi hasar oluştu ve bina yıkıldı, uygulama merkezi ve otopark büyük zarar gördü.
Bu araştırma merkezinin silahlı terör gruplarının aylardır girmeye ve ele geçirmeye çalıştığı bir merkez olması dikkat çekti.
Teröristlerin ulaşamadığı noktaya İsrail müdahale etmiş oldu.
New York Times gazetesinde çıkan bir haber, İsrail’in bu saldırıyı yapmadan önce ABD’ye haber verdiğini ortaya koydu.
Şu ittifaka bakın… Teröristler, ABD, İsrail, Katar ve Türkiye aynı safta, BOP kapsamında bir İslam ülkesinin işini bitirmeye çalışıyor.
Bir tarih yazılıyor ama bu tarihin “Deccal tarihi” olduğu kesin…
Rusya’nın ve Çin’in desteğini alan Esad yönetimi, bütün bu saldırılara rağmen dimdik ayakta durmaya devam ediyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Suriye’ye yönelik hava saldırısı gerçekleştirmesinin Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın çok açık bir ihlali olduğu uyarısında bulundu.
Şam yakınlarındaki araştırma merkezine İsrail Hava Kuvvetleri’nin saldırı gerçekleştirdiği yönündeki haberlerden endişe duyduklarını kaydeden Bakanlık açıklamasında, “Bağımsız bir ülkeye yönelik bu saldırı, açıkça BM Anlaşması’nın ihlali anlamına gelir. Bunun arkasındaki gerekçe ne olursa olsun, kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
Türkiye bu yaşanan gerçeklerden ders çıkarmalıdır.
Irak, Libya ve de Suriye gibi Türkiye de BOP kapsamındadır. Yani onların yaşadıkları işgal ve vahşet aynen Türkiye için de planlanmaktadır.
Türkiye’nin bugün Haçlı safında bulunması, BOP eşbaşkanlığı yapması bu sonucu asla değiştirmeyecektir. Esasen Türkiye’nin bütün bu işgallerde piyon olarak kullanılması, Türkiye için düşünülen işgal planının bir parçasıdır. Bu şekilde Türkiye yalnızlaştırılmaktadır.
Gündelik ve geçici menfaatlerle, koltuğumuzun sağlam, başımızın da boynumuzun üstünde kalacağını düşünmek çok büyük bir aptallıktır.
Türkiye’nin bugün yapması gereken Esad yönetiminin yanında yer alarak, Türkiye için planlanan senaryoların önünü kesmektir. Milli menfaatler bunu gerektirir.
Çoğu Suriyeli olmayan, ABD’nin sözde düşmanı olan El Kaide militanlarının dahi içinde olduğu toplama Özgür Suriye Ordusu Türkiye sınırından girip Suriye ordusuyla çatışıyor, köyleri basıyor, sivilleri katlediyor, cesetleri parça parça ediyor, okulları üniversiteleri bombalıyor, camileri türbeleri tekbirlerle yakıyor, Suriye’nin stratejik önemde olan yerlerini bombalıyor, bürokratlara, milletvekillerine, akademisyenlere, mühendislere suikastlar düzenliyor, Suriye vatandaşlarını rehin alıp Esad yönetimiyle pazarlık yapıyor, kabul edilmezse vahşice, ellerini ayaklarını bağlayarak kurşuna diziyor, saldırdıkları yerlerde gasp yapıp paylaşıyor…
Teröristler sadece Türkiye’den girmiyor, Lübnan sınırından da sızmalar yapıyor. Örneğin bu hafta Salıyı Çarşambaya bağlayan gece Homs iline bağlı Telkelah kırsalına düşen Eldin ve İzeyr mevkilerinde Lübnan topraklarından girmeye çalışan silahlı iki terör grubunun girişimleri Suriye ordusu tarafından çökertildi. Çıkan çatışmada birçok terörist öldü, birçoğu yaralandı, kalanlar Lübnan topraklarına kaçtılar.
Bu saldırılar terör örgütleriyle yürütülürken, İsrail’in Lübnan üzerinden gelerek Suriye’ye yaptığı saldırı gündeme bomba gibi düştü.
İsrail savaş uçakları Lübnan hava sahasını ihlal ederek Suriye hava sahasına girdi ve alçak irtifadan ve radara yakalanmadan uçarak Şam kırsalındaki Camraya bölgesinde bulunan Suriye Bilimsel Araştırma Merkezini vurdu.
Burada 2 Suriyeli yetkili öldü, 5 kişi de yaralandı. Saldırı sonucu büyük maddi hasar oluştu ve bina yıkıldı, uygulama merkezi ve otopark büyük zarar gördü.
Bu araştırma merkezinin silahlı terör gruplarının aylardır girmeye ve ele geçirmeye çalıştığı bir merkez olması dikkat çekti.
Teröristlerin ulaşamadığı noktaya İsrail müdahale etmiş oldu.
New York Times gazetesinde çıkan bir haber, İsrail’in bu saldırıyı yapmadan önce ABD’ye haber verdiğini ortaya koydu.
Şu ittifaka bakın… Teröristler, ABD, İsrail, Katar ve Türkiye aynı safta, BOP kapsamında bir İslam ülkesinin işini bitirmeye çalışıyor.
Bir tarih yazılıyor ama bu tarihin “Deccal tarihi” olduğu kesin…
Rusya’nın ve Çin’in desteğini alan Esad yönetimi, bütün bu saldırılara rağmen dimdik ayakta durmaya devam ediyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Suriye’ye yönelik hava saldırısı gerçekleştirmesinin Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın çok açık bir ihlali olduğu uyarısında bulundu.
Şam yakınlarındaki araştırma merkezine İsrail Hava Kuvvetleri’nin saldırı gerçekleştirdiği yönündeki haberlerden endişe duyduklarını kaydeden Bakanlık açıklamasında, “Bağımsız bir ülkeye yönelik bu saldırı, açıkça BM Anlaşması’nın ihlali anlamına gelir. Bunun arkasındaki gerekçe ne olursa olsun, kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
Türkiye bu yaşanan gerçeklerden ders çıkarmalıdır.
Irak, Libya ve de Suriye gibi Türkiye de BOP kapsamındadır. Yani onların yaşadıkları işgal ve vahşet aynen Türkiye için de planlanmaktadır.
Türkiye’nin bugün Haçlı safında bulunması, BOP eşbaşkanlığı yapması bu sonucu asla değiştirmeyecektir. Esasen Türkiye’nin bütün bu işgallerde piyon olarak kullanılması, Türkiye için düşünülen işgal planının bir parçasıdır. Bu şekilde Türkiye yalnızlaştırılmaktadır.
Gündelik ve geçici menfaatlerle, koltuğumuzun sağlam, başımızın da boynumuzun üstünde kalacağını düşünmek çok büyük bir aptallıktır.
Türkiye’nin bugün yapması gereken Esad yönetiminin yanında yer alarak, Türkiye için planlanan senaryoların önünü kesmektir. Milli menfaatler bunu gerektirir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Dar gelirlinin talebini baskılamak, gelir adaletsizliğini körüklüyor / 27.12.2025
- Asgari ücret kimseyi memnun etmedi / 26.12.2025
- Libya uçağı düştü mü, düşürüldü mü? Zamanlama manidar / 25.12.2025
- Terörsüz Türkiye sürecinde raporlar sadece formalite mi? / 24.12.2025
- Deprem mağdurlarının 11. Yargı Paketi'ne itirazı dikkate alınmalı / 23.12.2025
- Ülkemizde çürümüşlük kurumsallaştı! / 20.12.2025
- Şara yönetimi, SDG’nin özerkliğini ‘resmen’ tanıdı / 19.12.2025
- Enflasyon oluşturmadan asgari ücrete gerekli zam yapılabilir / 18.12.2025
- SDG'nin entegrasyonu bize anlatıldığı gibi değil / 17.12.2025
- Teröristbaşı Öcalan’ın talepleri neden gizleniyor? / 16.12.2025
- Asgari ücret kimseyi memnun etmedi / 26.12.2025
- Libya uçağı düştü mü, düşürüldü mü? Zamanlama manidar / 25.12.2025
- Terörsüz Türkiye sürecinde raporlar sadece formalite mi? / 24.12.2025
- Deprem mağdurlarının 11. Yargı Paketi'ne itirazı dikkate alınmalı / 23.12.2025
- Ülkemizde çürümüşlük kurumsallaştı! / 20.12.2025
- Şara yönetimi, SDG’nin özerkliğini ‘resmen’ tanıdı / 19.12.2025
- Enflasyon oluşturmadan asgari ücrete gerekli zam yapılabilir / 18.12.2025
- SDG'nin entegrasyonu bize anlatıldığı gibi değil / 17.12.2025
- Teröristbaşı Öcalan’ın talepleri neden gizleniyor? / 16.12.2025





























































































