Irak'ta üç temel etnik grubun arası gittikçe daha fazla açılıyor. Seçimler Şii ve Sünni Araplarla Kürtleri yakınlaştırmadı, aksine daha uzaklaştırdı! Milliyet'ten Taha Akyol, Irak'taki kaosu analiz ediyor 15 Aralık'ta Irak'ta seçimler yapılıyor, ama Amerika verdiği sözlerden birçoğunu yerine getiremiyor. Seçim bölgelerinde Şiiler de Kürtler de kendi lehlerine tertip ettikleri avantajlardan geri adım atmıyor.Ve "seçim yolsuzlukları" ayyuka çıkıyor. Sadece Bağdat'ta Sünnilerin bu yüzden 15 milletvekili kaybettikleri belirtiliyor. Seçim yolsuzluklarının büyük olduğu kritik bölgelerden biri de Kerkük!"Dürüst seçim" sözü alarak seçimlere katılan Sünnilerde "aldatıldık" duygusu! Bunun sert tepkileri... Şiilerle Kürtlerin arasındaki anlaşmazlıklar da artıyor bu arada.Sünniler tekrar süreçten çekilirse "sürecin meşruiyeti" büyük zarar görecek ve Irak'ı toparlamak imkânsızlaşacak!Ve yine Ankara'nın inisiyatifiyle, yeni bir çözüm formülü geliştiriliyor: "Parlamentoda yeterince temsil edilemeyen Sünnilerin hükümette etkili şekilde temsili ve bürokraside Sünnilerin de yer alması..."Ve suikast teşebbüsüFormül kâğıt üzerinde güzel. Ama Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı Şiiler ve Kürtlerce paylaşılmış! Sünnilere üç beş tane Turizm veya Çevre gibi bakanlık vermek onları yatıştırır mı?!Halen aşılamayan sorun bu.Irak'ın birliği ve kanlı bir savaşın önlenmesi için Şii, Sünni ve Kürt unsurların uzlaşması, uzlaştırılması şart. Ve 2 Ocak günü, Büyükelçi Çeviköz, Bağdat'ta Irak Sünni Ulema Birliği Başkanı Şeyh Hâris el Dâri ile görüşüyor, çıkışta saldırıya uğruyor! Büyükelçimizin üç araçlık konvoyuna çatılardan ve sokak köşelerinden çapraz ateş açılıyor! Çevik Tim'in yoğun karşı ateşiyle saldırganlar püskürtülüyor.Çatışmalar Irak'ı aşarIrak'ta üçlü bir iç savaş ne Lübnan'a, ne Yugoslavya'ya ne de 19. yüzyıldaki Balkanlar'a benzer! Irak'la da sınırlı kalmaz! Son zamanlarda Ankara'ya ABD'den ziyaret trafiğinin niye birdenbire arttığının önemli bir cevabı, Irak'ta artan bu kaygılardır. Sünniler, Şiiler ve Kürtler bu kritik dönemeci sağduyuyla aşabilecekler mi? Böyle durumlarda sağduyu çözüm bulamazsa, tarih bunun bedelini daima ağır ödetiyor!