İmtihan alemindeyiz

Yaratılış gerçeği çok önemli bir gerçektir. Her insanın bu gerçeğe saygı duyması ve üzerinde tefekkür etmesi gerekir. Tabii tefekkür etmek de ancak tefekkür eden insanlardan, arkadaşlardan öğrenilir. Yunus Emre'nin deyimi ile "ilim kendini bilmektir."Kendini bilmek gayesi aklın ve gönlün birlikte çalışması ile başarılabilecek yüce bir gayedir. Bizim dünya sahnesinde karşılaştığımız imtihanların amacında, bizi bize bildirmek olduğunu da söylemek mümkündür, ne dersiniz? Allah (cc) insanı "kulum" diye yaratmıştır ve O merhamet edenlerin en merhametlisi "Erhamürrahimin"dir. O bazan merhametinden olacak ki bizi dertlerin içine atar. Siz belki böyle bir dertle karşılaşmayı hiç ummazdınız, fakat üzülmeyin O'ndan gelenler kutlu birer "hediye"dir.Siz o derdin içindeyken ancak ağlamayı, dua etmeyi, başkalarına daha çok merhamet etmeyi öğrenir, derdin içinde başka bir dünyaya girersiniz. Gök kapıları size yakın gelir çünkü Rabbinizin sizi bildiğini, kaale aldığını ve Rab sıfatı ile terbiye etmekte olduğunu sevinerek farkedersiniz.Belki Rabb'imiz içimizde değer verilebilecek bir şeyler görmüştür de onları geliştirmek için bizi bir şekilde eğitmektedir. İşte önemli olan görünen değil, sizin-bizim o görünene kattığımız yorumdur. Ancak sonuç çıkarmak, hikmeti anlamak için yorum yapmayı da az çok öğrenmemiz gerekiyor. Kalb-i selim sahibi insanlar bize tefekkür etmeyi, anlamayı, idrak etmeyi, yorumlamayı öğretirler. Bu nedenle insanın hem dünyası ve hem de ahireti için İslam'ın düsturları ile eğitilmiş bu nedenle akl-ı selim-kalb-i selim sahibi insanlarla arkadaşlık etmesi çok önemlidir. Eğer karşılaştığımız olayları yorumlamak zahmetine katlanamıyorsak, bunun gereğini henüz idrak edememiş isek bazı hikmetleri farketmemiz zorlaşabilir. Yorum yeteneğimizi geliştirmemiz için ayet-i kerimeler ve hadis-i şerifler okumamız gerekebilir. İnsanın dertlerini daha katlanabilir hale getirebilmesi, onun bu derde getirdiği yorumdur. Bir Hak aşığı diyor ki;"Aşıkın nesi var ise Maşuk'a fedadır."Üzerinde kafa yorulması gereken bir cümle, ne dersiniz?