Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın, 'İmam Hasan' eserinde, İmam Zeynelabdin'in Zühri'ye gönderdiği sert mektup hakkında şu bilgilere yer veriliyor:
"Zühri'nin kara geçmişine binaen; İmam Seccad Zühri'ye çok sert ve aynı zamanda nasihat dolu, hayrını isteyen bir mektup yazdı. Sözkonusu mektubun tercümesi şöyledir:
"Allah, bizi ve seni fitnelerden korusun ve seni ateşten korusun. Bir duruma düşmüşsün ki seni bu durumda görenin sana acıması yerinde olur. Allah'ın çeşitli nimetleri sana ağırlık ediyor. Allah, vücudunu sağlıklı ve ömrünü uzun kılmıştır. Allah, Kur'an ilimlerini, fıkhı sana yükleyerek, seni din ahkamına ve Peygamber sünnetine aşina kılarak, sana olan hüccetini tamamlamıştır. Allah bu nimetlere karşı şükretmeni vacip kılmıştır. Ve seni bu şekilde sınava tâbi tutmuştur. O, buyuruyor ki: "Eğer şükrederseniz, mutlaka nimetinizi artırırım. Eğer küfran edersiniz, kuşkusuz azabım şiddetlidir." (İbrahim, 7).
Düşün ki yarın; Allah'ın huzurunda durunca, Allah sana, "Nimetlerime nasıl şükrettin, hüccetlerime karşı vazifelerinde nasıl amel ettin?" diye sorduğunda durumun nasıl olacaktır? Allah'ın, mazeretini kabul edeceğini, taksiratını affedeceğini sanma, kesinlikle! Allah, kitabında, âlimlerden, gerçekleri halka açıklayacaklarına dair taahhüt almıştır: "O'nu (semavî kitap) halka açıklayın, gizlemeyin." (Âl-i İmran, 187) Bil ki, gizlediğin en ufak şey ve yüklendiğin en hafif şey; zalimin vahşetinin huzurlu gözükmesine sebep olmaktadır. Ona yaklaştığında ve seni her çağırışında icabet ettin. Sapıklık yolunu onun için düzgün kıldın. Ne kadar korkuyorum; günahların sebebiyle yarınki yerinin hainlerle ayın olmasından ve zalimlerle işbirliği etmen karşılığında elde ettiğinden dolayı.
Hakkın olmayanları sana verdiklerinde, aldın, bir kimseye yaklaştın ki hiçbir hakkı sahibine geri vermemiştir. O seni kendine yakın kıldığında hiçbir bâtılı bertaraf etmedin, Allah'ın düşmanı olan kimseyi dost edindin. Değil midir ki seni, davet edip kendilerine yakın kıldıklarında, seni zulüm değirmeninin çevresinde dönüp öğüttüğü orta mili yaptılar ve seni aykırı davranışlarına doğru geçebilmek için köprü yaptılar, sapıklık ve dalalet damına çıkmak için basamak yaptılar. Sen, (halkı) onların sapıklığına davet ediyor ve onların yolunu kat ediyorsun.
Onlar seninle alimlerin yüreğinde şüphe yarattılar, seninle cahil gönülleri kendilerine cezbettiler. (Sen dinî görünümünle onlara o kadar çok hizmet ettin ki) en yakın vezirler ve en güçlüleri; senin onların (zalim halifelerin) fesadını halkın gözünde selah (doğru) gösterdiğin kadar, onlara (zalim halifelere) yardımcı olamadılar ve senin kadar, has olup, umumun onlarla irtibat sağlayıp, yanlarına gidip gelmelerini sağlayamadılar. (Aidat, ödenek, cevahir… adıyla) sana verdikleri, (aykırı davranışlarını doğru göstermek için) senden aldıkları karşısında çok değersiz ve önemsizdir! (Dünya diye) senin için âbad ettikleri şey ne de azdır.
Şimdi gör ki (senin ahretini) ne kadar harap etmişlerdir! Şimdi ne yapacağını düşün, kendine dikkat et, bil ki bir başkası seni kollayamaz, nefsini sorumlu bir insan olarak muhasebeye tâbi tut. Bak ki; sana, küçüklüğünde ve büyüklüğünde nimetleriyle rızık veren Allah'a nasıl şükredersin? Allah'ın şu buyruğunun kapsamına girmenden ne kadar da korkuyorum: "Onlardan sonra, oğulları onların yerini aldılar ki kitap (Tevrat)'ın vârisi oldular. (Ama) bu alçak dünyanın metaını alıp (Allah'ın hükmüne ve emrine tercih edip) derler: (Eğer biz günahkar olursak) pek yakında (Allah tarafından) bağışlanmış olacağız." (Zariyat, 55) Sen ölümsüz dünyada değilsin, bir dünyadasın ki göç ilanı verilmiştir. Meğer insan yaşıtlarından ve akranlarından sonra bu dünyada ne kadar kalır ki? Bu dünyada (günahlarından dolayı) korkan kimseye ne mutlu ve ölüp de geride günahlarını bırakan kimsenin vay halline. Uyan ve bil ki bu vesile ile tehlike sana duyurulmuş oldu. (Kendini ıslah etme yolunda) bir adım öne at, (şimdilik) sana mühlet verilmiştir. Sen bir cahille karşı karşıya değilsin. Senin amellerinin hesabını tutan, (Allah) hiçbir zaman (sapmalarından) gafil olmaz." (devam edecek…)
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye ayağı / 24.10.2024
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020