İmam Hasan Askeri’den sonra çıkan fırkalar -2-
Bu fırkanın iddia ettiğine göre, Muhammed b. Ali babasının işareti, vasiyeti ve bildirmesiyle İmam’dır
21.06.2024 18:10:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi
ONUNCU FIRKA: NEFSİYYE
Bu fırkanın iddia ettiğine göre, Muhammed b. Ali babasının işareti, vasiyeti ve bildirmesiyle İmam'dır.
Babasının işareti ve vasiyetiyle İmam olduktan sonra babasının başka birini İmam olarak tayin etmesi doğru olmaz.
Ebû Ca'fer, babasının sağlığında öldüğünden onun bir başkasını veya babasını İmam olarak işaret etmesi veya vasiyet etmesi câiz değildir.
Çünkü babasının (Ali b. Muhammed el-Hâdî) imameti, dedesi Muhammed el-Cevâd'dan gelmektedir. Ebû Ca'fer Muhammed b. Ali'nin imameti, babası Ali b. Muhammed el-Hâdî'nin vefatından sonrasıyla ilgilidir.
Ebû Ca'fer Muhammed b. Ali ölmeden kısa bir süre önce, güvendiği adamlarından "Nefs" isimli birisine kardeşi Ca'fer'e verilmek üzere kitaplarını, silahlarını ve ümmete lazım olacak şeyleri teslim etmiş ve bunu kimseye söylememesini vasiyet etmiştir. Bundan dolayı bu fırka "Nefsiyye" olarak adlandırılmıştır.
Ebû Ca'fer Muhammed b. Ali'nin ölümünden sonra hâne halkı, bazı sebeplerden ötürü Hasan el-Askerî'nin tarafını tutmuş, Ebû Ca'fer Muhammed'in emanetlerini ele geçiren Hasan el-Askerî, emanetleri kardeşi Ca'fer'e kendi imametinin bâtıl olacağından endişelenerek bir süre sonra teslim etmiştir. Ca'fer'in imameti, Nefs'in, Ca'fer'in kardeşi Muhammed b. Ali'den aldığı vasiyetle sabit olmuştur.
Hasan el-Askerî'nin imameti sahih değildir. Babası O'na vasiyet etmediği gibi, Hasan el-Askerî'nin vasiyeti de yoktur.
Bu fırka, Hasan el-Askerî'ye aşırı bir şekilde dil uzatmış, Hasan el-Askerî'nin imametini kabul edenleri kâfir saymıştır. Ca'fer hakkında aşırılığa (gulûvva) giden bu fırka, Ca'fer'i, Kâim kabul etmiş ve Hz. Peygamberden sonra insanların en üstünü saymışlardır.
ON BİRİNCİ FIRKA: MUHAMMED B. HASAN EL-ASKERÎ'NİN KÂİM OLDUĞUNA İNANANLAR
Bu fırkanın fikir ve inançları söyle özetlenebilir: Hasan el-Askerî'nin öldüğünde kendine halef olarak buluğ çağında veya üç-beş yaşlarında Muhammed adında bir oğul bıraktığını iddia etmişlerdir. İşte bu oğul İmam'dır.
Babası, Muhammed b. Hasan el-Askerî'ye gizlenmesini emretmiş, O da giz-lenmiştir. Muhammed b. Hasan, amcası Ca'fer ve düşmanlarından korktuğu için gizlenmiştir.
Bundan dolayı Hasan el-Askerî'nin oğlu olmadığı zannedilmiştir. Muhammed b. Hasan, babası tarafından imam olarak işaret edilen, halefi bulunmayan Kâim'dir.
ON İKİNCİ FIRKA: HASAN EL-ASKERÎ'NİN OĞLU ALİ'NİN İMAMETİNE İNANANLAR
Bu fırkanın taraftarlarına göre Hasan el-Askerî'nin Ali adında bir oğlu vardır. Onun Ali'den başka oğlu yoktur. Bu konuda babasının özel şahitleri vardır. Bunlar, Muhammed adında oğlu olduğunu söyleyenleri yalanlarlar. Bu fırka, küçük bir grup olarak Kûfe civa¬rında yaşamaktadır.
ON ÜÇÜNCÜ FIRKA: HASAN EL-ASKERÎ'DEN 8 AY SONRA DOĞAN MUHAMMED'İN İMAMETİNE İNANANLAR
Bu fırkanın taraftarlarına göre; Hasan el-Askerî, vefat ettikten 8 ay sonra bir oğlu olmuştur. Bu çocuğun ismi ve yurdu bilinmemektedir. İmamet, bu isimsiz çocuğa intikal etmiştir.
Bu fırkaya göre, Hasan el-Askerî yaşarken bir oğlu olsaydı onu gizlememesi gerekirdi; çünkü diğer İmamlar çocuklarını gizlememişlerdir.
Hasan el-Askerî'nin emri gereğince bu çocuğa Muhammed ismi verilmiştir. Muhammed b. Hasan'ın imameti sabit olduğu için, Hasan el-Askerî vefat ettiğinde mirası hemen paylaşılmamıştır. Muhammed b. Hasan, imametinden sonra gözden kaybolmuştur.
Bunlar, Hasan el-Askerî'nin, "Annesinin karnındaki ceninle ve süt emen çocuklarla karşı karşıya kalacaksınız (imtihan edileceksiniz)" dediğini nakletmişlerdir.
Hasan el-Askerî'den sonra Ehl-i Beyt dostlarının imamının kim olacağı konusunda İmamî kaynaklar tetkik edildiğinde dört eğilimden söz edilebilir:
Birinci eğilim: Hasan el-Askerî'nin ölümünü kabul edip bunu normal bir hadise olarak görenler. Bunlar, Hz. Peygamber'in vefatıyla nübüvvetin son bulduğu gibi Hasan el-Askerî'nin ölümüyle imametin son bulduğunu iddia ederler.
İkinci eğilim: İmam'ın yerine kendi soyundan bir halef bırakmadan ölmesinin câiz olmadığını iddia ederek yeryüzünün bir an bile İmam'sız kalmayacağı da bildirildiğine göre, Hasan el-Askerî'nin ortaya çıkacağını, sonra tekrar gâib olacağını iddia edenler.
Üçüncü eğilim; Hasan el-Askerî'nin oğlu olmadığından İmam'ın kardeşi Ca'fer olduğunu, imametin zarûret hâlinde kardeşten kardeşe geçebileceğini iddia edenler.
Dördüncü eğilim; Hasan el-Askerî'nin Muhammed adında bir oğlunun olduğunu kabul ederek, O'nun Gaybet'e girdiğini ve Kâim-Mehdî olduğunu iddia edenler.
Bu son eğilim genel Ehl¬i Beyt Ekolü içerisinde öncelikli grubun temsil ettiği görüş olup İmamîyye ya da İsnâ Aşeriyye olarak adlandırılmıştır. (Prof. Dr. Haydar Baş Hasan el-Askeri ve İmam Mehdi eserinden)
Bu fırkanın iddia ettiğine göre, Muhammed b. Ali babasının işareti, vasiyeti ve bildirmesiyle İmam'dır.
Babasının işareti ve vasiyetiyle İmam olduktan sonra babasının başka birini İmam olarak tayin etmesi doğru olmaz.
Ebû Ca'fer, babasının sağlığında öldüğünden onun bir başkasını veya babasını İmam olarak işaret etmesi veya vasiyet etmesi câiz değildir.
Çünkü babasının (Ali b. Muhammed el-Hâdî) imameti, dedesi Muhammed el-Cevâd'dan gelmektedir. Ebû Ca'fer Muhammed b. Ali'nin imameti, babası Ali b. Muhammed el-Hâdî'nin vefatından sonrasıyla ilgilidir.
Ebû Ca'fer Muhammed b. Ali ölmeden kısa bir süre önce, güvendiği adamlarından "Nefs" isimli birisine kardeşi Ca'fer'e verilmek üzere kitaplarını, silahlarını ve ümmete lazım olacak şeyleri teslim etmiş ve bunu kimseye söylememesini vasiyet etmiştir. Bundan dolayı bu fırka "Nefsiyye" olarak adlandırılmıştır.
Ebû Ca'fer Muhammed b. Ali'nin ölümünden sonra hâne halkı, bazı sebeplerden ötürü Hasan el-Askerî'nin tarafını tutmuş, Ebû Ca'fer Muhammed'in emanetlerini ele geçiren Hasan el-Askerî, emanetleri kardeşi Ca'fer'e kendi imametinin bâtıl olacağından endişelenerek bir süre sonra teslim etmiştir. Ca'fer'in imameti, Nefs'in, Ca'fer'in kardeşi Muhammed b. Ali'den aldığı vasiyetle sabit olmuştur.
Hasan el-Askerî'nin imameti sahih değildir. Babası O'na vasiyet etmediği gibi, Hasan el-Askerî'nin vasiyeti de yoktur.
Bu fırka, Hasan el-Askerî'ye aşırı bir şekilde dil uzatmış, Hasan el-Askerî'nin imametini kabul edenleri kâfir saymıştır. Ca'fer hakkında aşırılığa (gulûvva) giden bu fırka, Ca'fer'i, Kâim kabul etmiş ve Hz. Peygamberden sonra insanların en üstünü saymışlardır.
ON BİRİNCİ FIRKA: MUHAMMED B. HASAN EL-ASKERÎ'NİN KÂİM OLDUĞUNA İNANANLAR
Bu fırkanın fikir ve inançları söyle özetlenebilir: Hasan el-Askerî'nin öldüğünde kendine halef olarak buluğ çağında veya üç-beş yaşlarında Muhammed adında bir oğul bıraktığını iddia etmişlerdir. İşte bu oğul İmam'dır.
Babası, Muhammed b. Hasan el-Askerî'ye gizlenmesini emretmiş, O da giz-lenmiştir. Muhammed b. Hasan, amcası Ca'fer ve düşmanlarından korktuğu için gizlenmiştir.
Bundan dolayı Hasan el-Askerî'nin oğlu olmadığı zannedilmiştir. Muhammed b. Hasan, babası tarafından imam olarak işaret edilen, halefi bulunmayan Kâim'dir.
ON İKİNCİ FIRKA: HASAN EL-ASKERÎ'NİN OĞLU ALİ'NİN İMAMETİNE İNANANLAR
Bu fırkanın taraftarlarına göre Hasan el-Askerî'nin Ali adında bir oğlu vardır. Onun Ali'den başka oğlu yoktur. Bu konuda babasının özel şahitleri vardır. Bunlar, Muhammed adında oğlu olduğunu söyleyenleri yalanlarlar. Bu fırka, küçük bir grup olarak Kûfe civa¬rında yaşamaktadır.
ON ÜÇÜNCÜ FIRKA: HASAN EL-ASKERÎ'DEN 8 AY SONRA DOĞAN MUHAMMED'İN İMAMETİNE İNANANLAR
Bu fırkanın taraftarlarına göre; Hasan el-Askerî, vefat ettikten 8 ay sonra bir oğlu olmuştur. Bu çocuğun ismi ve yurdu bilinmemektedir. İmamet, bu isimsiz çocuğa intikal etmiştir.
Bu fırkaya göre, Hasan el-Askerî yaşarken bir oğlu olsaydı onu gizlememesi gerekirdi; çünkü diğer İmamlar çocuklarını gizlememişlerdir.
Hasan el-Askerî'nin emri gereğince bu çocuğa Muhammed ismi verilmiştir. Muhammed b. Hasan'ın imameti sabit olduğu için, Hasan el-Askerî vefat ettiğinde mirası hemen paylaşılmamıştır. Muhammed b. Hasan, imametinden sonra gözden kaybolmuştur.
Bunlar, Hasan el-Askerî'nin, "Annesinin karnındaki ceninle ve süt emen çocuklarla karşı karşıya kalacaksınız (imtihan edileceksiniz)" dediğini nakletmişlerdir.
Hasan el-Askerî'den sonra Ehl-i Beyt dostlarının imamının kim olacağı konusunda İmamî kaynaklar tetkik edildiğinde dört eğilimden söz edilebilir:
Birinci eğilim: Hasan el-Askerî'nin ölümünü kabul edip bunu normal bir hadise olarak görenler. Bunlar, Hz. Peygamber'in vefatıyla nübüvvetin son bulduğu gibi Hasan el-Askerî'nin ölümüyle imametin son bulduğunu iddia ederler.
İkinci eğilim: İmam'ın yerine kendi soyundan bir halef bırakmadan ölmesinin câiz olmadığını iddia ederek yeryüzünün bir an bile İmam'sız kalmayacağı da bildirildiğine göre, Hasan el-Askerî'nin ortaya çıkacağını, sonra tekrar gâib olacağını iddia edenler.
Üçüncü eğilim; Hasan el-Askerî'nin oğlu olmadığından İmam'ın kardeşi Ca'fer olduğunu, imametin zarûret hâlinde kardeşten kardeşe geçebileceğini iddia edenler.
Dördüncü eğilim; Hasan el-Askerî'nin Muhammed adında bir oğlunun olduğunu kabul ederek, O'nun Gaybet'e girdiğini ve Kâim-Mehdî olduğunu iddia edenler.
Bu son eğilim genel Ehl¬i Beyt Ekolü içerisinde öncelikli grubun temsil ettiği görüş olup İmamîyye ya da İsnâ Aşeriyye olarak adlandırılmıştır. (Prof. Dr. Haydar Baş Hasan el-Askeri ve İmam Mehdi eserinden)