Hükümet kimin malını kime veriyor!

Verdikçe veriyorlar.Listede neler yok ki; milyon dolarlık arsalar, binalar!..AKP hükümeti, yandaşlarından sonra en çok onlara yaradı.Kim onlar?Tabi ki gayrimüslimler yani Lozan'ın azınlık dediği kesim.* * *7/24 azınlığın hizmetindeler.  Hatta Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bir iftar (!) sofrasında topladığı papaz ve hahamlara "size hak vermek boynumuzun borcu" diyecek kadar işi ilerletmişti.Hakikaten de boyun borçlarını bihakkın yerine getiriyorlar. Bu borcun kaynağının ne olduğu sorusunun cevabını takdirlerinize bırakıyor ve Başbakanlık Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü (BKDK)'nün internet sitesinde yayınlanan rakamlara dikkatinizi çekmek istiyorum.* * *BKDK verilerine göre Türkiye'de sayıları 165'i bulan gayrimüslim vakıflarına iade edilen arazi sayısı bin 14'e ulaştı.Tekrar ediyorum; bin 14!Dahası var!Başbakan Davutoğlu, azınlık vakıflarının temsilcileriyle yaptığı toplantıda, "Şu ana kadar 365 vakıf malı, gayrimüslim vakıflara iade edildi. Birçoğu da iade sürecinde" diyor.* * *Evet... Verdikçe veriyorlar üstelik de mütekabiliyet yani karşılılık şartını rafa kaldırarak.AKP hükümeti Türkiye'de azınlıklara bayram ettirirken Batı Trakya'daki soydaşlarımız "Türk" kelimesini dahi kullanamıyor!* * *Verdikçe veriyorlar dedik!Peki, bunlar kimin malını kime veriyor!Şimdi tarihleri 1820'li yıllara alalım.Devir Osmanlı devri, tahtta 2. Mahmut var.  Devlet bürokrasisini ele geçiren Nakşi grup, tarihi misyonlarına uygun olarak Ehl-i Beyt sevdalılarının kıyımına zemin hazırlar.Hedefte Osmanlı'yı ayakta tutan, Anadolu'yu Ehl-i Beyt nefesiyle İslamlaştıran Hacı Bektaşi Veli hazretlerinin yolundan gidenler yani Yeniçeriler ve Bektaşi dergâhları var.Padişah 2. Mahmut, sarayda da etkili olan Nakşi ulemanın da etkisiyle tarihin gördüğü en büyük kıyımlardan birine imza atar.1826 yılında gerçekleştirilen ve kayıtlara yine Nakşi bürokratlar tarafından Vaka-i Hayriye olarak geçirilen bu kıyımla birlikte Osmanlı'yı ayakta tutan, Bektaşi ağırlıklı Yeniçeri Ocağı kapatılır. Olaylarda 10 bine yakın Yeniçeri katledilir.* * *Dönemin İngiliz Büyükelçisi Lord Stanford Canning olayı şöyle anlatır, "Kimi Sultan'ın top ateşi altında biçilmiş, kimi kılıçtan geçirilmiş bu insanlar çoluk çocuk sahibi kimselerdi. Nasılsa o arbededen canını kurtarmış olanların çilesi daha hafif olmadı. Acele bir mahkeme kuruldu. Yakalanan her yeniçeri, kadının önünden geçip kendini celladın kucağında buldu. Halk bu içler acısı olayları görmemek için sokağa çıkmaz olmuştu. Marmara denizi ölülerle beneklendi?"* * *İngiliz-Nakşi gazlamalı Ehl-i Beyt yanlılarını imha operasyonu katliamlarla sınırlı kalmadı.Katliamın ardından onlarca Bektaşi tekkesi kapatıldı ve mallarına el konuldu. El konulan bu malların pek çoğu (tıpkı bugün olduğu gibi) devlet eliyle palazlandırılan azınlıklar tarafından satın alındı.* * *Şimdi soruyorum;1- O dönem Bektaşilerin el konulduktan sonra azınlıklara satılan mallarına ne oldu?2- Acaba bugün AKP hükümetinin bol keseden azınlıklara iade ettiği mallar 2. Mahmut döneminde azınlığa peşkeş çekilen ve Atatürk döneminde geri alınan Bektaşi dergâhlarına ait mallar olabilir mi?3- Acaba hükümet kimin malını kime veriyor?