Hizmet diyerek çıktıkları her yolun sonu hezimete tebdil olmuş.
'Hizmet siyaseti' kılıfı altında topluma yedirip yutturdukları her ne varsa günün sonunda, işin sonunda millet için hezimete dönüşmüş.
Yol yaptık, köprü yaptık, havaalanı yaptık, hastane yaptık diyerek bilmem kaç seçim milletten oy toplama aracı olarak kullandıkları icraatların hemen hepsi günün sonunda gelmiş yoksul milletin sofrasına kadar, ekmeğine, peynirine ve zeytinine kadar musallat olmuş.
On yıllardır yaptık diyerek övündükleri her yol, millete, halkın günlük hayatına yolsuzluklar ve yoksulluklar yumağı olarak yansımış, halk için hayat çekilmez bir hal almış.
İktidarın 'hizmet' kılıfı ile millete takdim ettiği her ne varsa, zaman içinde millet hayatı için, milletin geçimi, çoluk-çocuğunun eğitimi ve evlendirilmesi için tartışmasız nice hezimetlere yol olmuş, kapı aralamış ve köprü olmuş.
Yapılan köprüler, yoksul halkın sırtından bir avuç mutlu azınlığa servet transferi için gerçekten köprü olmuşlar.
Yapılan yollar, sefaletin toplum tabanına yayılmasına gerçekten yol olurken, aynı zamanda bir avuç mutlu azınlığın servetlerini lahana misali katlamasına da yol olmuş.
Yapılan yollar, güya halkın ulaşımını kolaylaştıracaktı, ürettiği sebze-meyvenin büyük şehirlere ulaştırılmasını kolaylaştıracaktı ama gel gör ki, köylü tarladaki ürününü toplayamaz hale geldi, şehirdeki ise bayramlarda bile memleketine gidemez duruma düştü.
Garanti edilen uçuşlar, geçişler ve yatışlar, ihalelerdeki hileler ve yüzde doksanlara varan sapmalar, kelimenin tam anlamıyla milletin sırtına kambur olmuş ve adeta hezimetin fotoğrafı olmuşlar.
Geriye doğru dönüp geçen yıllara bakıyorsunuz, haritayı önünüze açıp memleketin mevcut durumu seyrediyorsunuz ve diyorsunuz ki, mevcut iktidar kadrosu, hangi dala dokunmuşsa kurutmuş, hangi bağa el atmışsa çürütmüş, hangi milli kaynağa, milli servete yaklaşmışsa saman altından yürütmüş.
Bir iktidar bu kadar mı hezimete odaklanır, bu kadar mı cümle hezimetlerin altına imza atmada becerikli ve başarılı olur?
Hezimetler listesine daha tarımı koymadık, hayvancılığı koymadık, yasakları, yolsuzlukları ve yoksullukları koymadık, dış politikayı koymadık, 6 Şubat depremleri sırasında ve sonrasında yaşananları koymadık.
Hiç tartışmasız, hizmet değil sürekli hezimet üreten bir iktidarla karşı karşıyayız.
- Soykırım ekibi Suriye’den selamlıyor dünyayı / 20.12.2024
- Barınma, bürünme ve beslenme / 19.12.2024
- Yapma hacım, ters köşeye yatma hacım / 17.12.2024
- Yalanın para etmediği güne kadar… / 16.12.2024
- Soykırımcı İsrail’e Suriye ödülü / 13.12.2024
- Dumura uğratılmış duygular yüzünden… / 12.12.2024
- Hanım yaparsa kaza hizmetçi yaparsa ceza / 07.12.2024
- Fazla söze ne hacet? / 06.12.2024
- Soru dağları kardan olsaydı… / 05.12.2024