Suriye konusunun bu hafta ABD kongresinde gündeme gelmesi bekleniyor. Kongreden Suriye'nin havadan müdahalesi konusunda nasıl bir karar çıkacağından kimse emin değil.ABD Başkanı Obama'ya yakın isimler bile kongreden red kararı çıkabileceğini ima eden açıklamalar yapıyor.Suriye müdahalesi konusunda ABD yönetimindeki çekimserliğin temel sebebi, ABD çıkarlarının zarar göreceği yönündeki yaygın kanı?ABD'nin süper güç olabilmesinin en temel nedeni, bence sebebi ne olursa olsun her zaman ABD'nin çıkarlarının korunmasına odaklanılmasıdır. Suriye müdahale kararında ABD çıkarları yine birinci öncelik?ABD kongresinde Suriye'nin vurulması durumunda ABD'nin çıkarlarını korumaktan çok zarar göreceği düşüncesi hâkim olduğundan savaşa soğuk bakılıyor.Çünkü işin içinde Rusya faktörü var.Dün açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye'ye karşı bir askeri müdahaleyi önlemek için mümkün olan her şeyi yapacaklarını söyledi. Rusya tarafından gelen böylesi açıklamaların ABD kongresinin vereceği kararı etkileyeceği çok açık. Zaten ABD Beyaz Saray yetkilisi Denis McDonough, Suriye ile ilgili olarak "çürütülemez ve mantıklı şüphenin ötesinde bir kanıtımız var mı?" sorusuna "Aklıselim, Suriye'deki kimyasal saldırıdan hükümetin sorumlu olduğunu gösteriyor. Bu bir mahkeme değil. İstihbarat böyle çalışmıyor" cevabını verdi.Bu cevap bile ABD'nin elinde kanıt olmadığını ortaya koyuyor. Müdahale etmenin ağır faturasını bilen ABD tarafı, Yeni Mesaj'ın geçtiğimiz günlerdeki bir manşetinde ifade edildiği gibi "yerim dar" diyor.ABD'li yetkililerin yaptığı her açıklama bence Suriye'ye müdahaleyi daha da uzaklaştırıyor. Rusya da açıklamalarıyla her fırsatta müdahalenin yanlış olacağını ortaya koyuyor. Bu çerçevede ABD, kimyasal saldırıyı Esad'ın yaptığını ispat edemediği halde Rusya, G-20 toplantısında hazırladığı raporda saldırıyı isyancıların yaptığını onlarca belgeyle ispatladı.Bu kadar isteksiz ABD'nin gerçekleştireceği müdahaleden Türkiye'de hükümetin beklediği sonucun çıkması asla mümkün değil.Yani, müdahale olsa bile Başbakan Erdoğan'ın istediği gibi "Esad gidene kadar" olmayacak.Çok sınırlı ve belli hedeflere yönelik olacak.Bu durum Esad'ın daha uzun süre iktidarda kalacağını gösteriyor. Bu Türkiye'de hükümet için kâbus demek. Her şeyini Esad'ın gitmesi üzerine kurgulamış olan hükümet, bu yanlıştan dönmezse bunun ülkemize faturası çok ağır olacak. Kasımpaşalı edasıyla Başbakan Erdoğan, sadece kendini değil, aynı zamanda tüm milletimizi tehlikeye atmaktadır.Kendi başlattığı Haçlı savaşında çıkarları zarar göreceğini görünce ABD yönetimi bile geri adım atarken, başından beri tüm gelişmelerin Türkiye'ye zarar verdiğini göre göre hükümet, daha ne kadar ateşe körükle gitmeye devam edecek?Eğer hükümet, Türkiye'nin ve milletimizin çıkarlarını düşünmeme konusundaki ısrarına devam edecekse o zaman milletimizin mevcut hükümetin kimin çıkarını düşünerek iş yaptığını düşünüp, ona göre karar vermesinin zamanı gelmiş demektir.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023