Hayırsever (!) fuhuşçu (!)

Reza Sarraf'ı biliyorsunuz! Ekonomi eski Bakanı Zafer Çağlayan'a eski para ile 900 milyar TL'lik saat hediye eden malum işadamı. Keza Sarraf için yine Çağlayan'a 105 milyon dolar rüşvet verdiği iddiaları var ki bunun için halen tutuklu bulunuyor. İşte böyle birine Başbakan Tayyip Erdoğan, tutuklanmasının hemen akabinde yargıya dolaylı talimat verircesine "O hayırsever bir işadamı" diyerek arka çıktı. Derken Reza Saraf ile ilgili yeni bombalar önceki gün patladı. Milliyet gazetesinde yayınlanan telefon dinleme 'tape'lerine göre Reza Sarraf meğer iş gördürmek için fuhuşçu kadınları para ile kiralayıp muhabbet tellallığı da yapmış! Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın böyle birine hayırsever işadamı deyip sahiplenmesi söyleyin kahredici değil midir? Başbakan'ın derhal 'pardon' deyip desteğini geri çekmesi gerekmiyor mu?Bilal kaçıyor, Başbakan seyrediyor!Dünya'da başka örneği olduğunu sanmıyorum.Oğlu aranıyor ama baba Başbakan zerre oralı değil.Hayır, arayan şu bu değil  ülkenin  kanun uygulayıcısı olan bağımsız   mahkemesi!.Evet, Bilal Erdoğan ile Tayyip Bey'den söz ediyoruz!Dramatik olan husus oğul Bilal'ın yargıdan kaçışında Baba Tayyip Erdoğan'ın takındığı tuhaf tavır! Herkes biliyor ki Tayyip Erdoğan istese Bilal soluğu anında mahkemede alır.Peki, bu tablonun okuması bizzat Başbakan'ın göz yumması ya da onayı ile yargı ve kanuna meydan okumak değil midir? Düşünün Genelkurmay Başkanı mahkeme gel deyince gidiyor, Başbakanın oğlu mahkemeyi takmıyor! Peki, böyle bir rejime demokrasi denilebilir mi?Günahsızları hapsettiren savcı kimdi?   Başbakan Erdoğan Malezya dönüşünde şöyle dedi: "Cezaevinde günahsız çok insan var!" Kastettiği daha önce danışmanının "kumpas kuruldu" dediği Ergenekon ile Balyozcular. Bu itiraftan sonra şu soru meşru hale gelmiştir: Pardon ama Sayın Başbakan siz değil miydiniz Ergenekon ve Balyoz bağlamında "Bu davaların savcısıyım" diyen? Bu durumda cezaevinde bulunan o günahsızların sorumlularından biri siz olmuyor musunuz? Öyle ise yapmanız gereken önce özür sonra hatayı telafi etmek değil midir? Öyledir ama siz hala mugalata ile sorumluluğu başkasına ciro etmenin peşindesiniz! Her şey bir yana kul hakkı var Sayın Erdoğan ve o işin şakası yok. Durmayın gereğini yapın!Dün Abdülvahap, bugün Fetullah!- Abdulvahap Vehhabiliğin, Fetullah Evanjelist İslam'ın kurucusudur.  - Abdulvahap kabir ziyaretini yasakladı, Fetullah İslam'ı Hıristiyanlık ve Musevilikle nikahladı.  - Abdulvahap'ın Vehhabiliği ile Fetullah'ın İslam'ı aslında ikisi de yeni bir dindir.  - Abdulhavap İngilizlerin, Fetullah Amerikalıların gözdesi ve bendesidir.  - Abduhvahap'ı MI 6 severdi, Fetullah'ı ise CIA pek sever. - Abduhvahap'ın hedefi Osmanlıydı, Fetullah'ın hedefi ise Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti.  - Abdulvahap'ın kökeni Yahudi, Fetullah'ın kökenini ise bilmiyoruz.Türkmen ve Şia isen kâfirsin!  Din kardeşlerimiz deyip Mısır'ın İhvancıları için ağlaşıyorlar. Myanmar deyip yas tutuyorlar. Somali'li Müslümanlar deyip yırtınıyorlar. Sudan ve El Reşid deyip çırpınıyorlar. Hamas ve Filistin dediniz mi kendilerinden geçiyorlar. Taliban ile El Kaide'yi Allah'ın kılıcı gibi görüyorlar. Irak'taki Türkmenlere gelince dirsek gösteriyorlar çünkü onlar Şia! Aynı şekilde Suriye'deki Müslüman katliamına omuz veriyorlar zira onlar da Şia! Şialık Ehl-i Beyt'in yol haritası ise söyleyin Şia'yı kâfir görenlere Müslüman diyebilir miyiz?