Havacılık hatayı affetmez
Son iki yılda Pegasus’un 3, THY’nin bir uçağının pistten çıkması Türk havacılık sektörünün saygınlığını yaralıyor. Çarşamba akşamı yaşanan kaza da son dönemde ciddi sıçrama yapan sektörün imajına darbe vurdu. Peki kimler hatalı?
06.02.2020 21:00:00





Pegasus Hava Yolları'nın İzmir-İstanbul seferini yapan PC2193 sefer sayılı TC-IZK kuyruk tescilli uçağının "Pegasus Hava Yolları, Boeing ve Sabiha Gökçen Havalimanı"nın hataları sonucunda pistten çıktığı düşünülüyor. Kazanın 1991'de kurulan ve 2005'te Ali sabancı'nın sahibi Esas Holding tarafından satın alınan Pegasus'un ilk ölümlü kazası olduğunu not edelim. Şirketin sicilindeki 3 kaza son 25 ay içinde yaşandı ve hepsi de pistten çıkma şeklinde cereyan etti. Peki bu elim kazada kimler hatalı?
Boeing kusurlu çünkü...
Yeni Mesaj'ın bilgi aldığı, aktif görevde oldukları için ismini açıklayamadığı kaynaklar, pistten çıkan uçağın yükseklik göstergesinde (altimetre) sorun olabileceğine işaret etti. Bir uzman benzer bir durumun 25 Şubat 2009'da Amsterdam'da pistten çıkan THY uçağında saptandığına işaret etti. Öte yandan Boeing 737 tipi uçaklar pistten çıkmalarıyla tanınıyor. Nitekim son 25 ayda Pegasus'un 3 (İki Sabiha Gökçen, bir Trabzon), THY'nin bir Boeing 737 tipi uçağı (Odessa) pistten çıktı. Oysa Pegasus'un elinde Boeing 737'den daha fazla eşdeğer özelliklere sahip Airbus A320 var. Boeing 737'lerin sadece 2018'de karşılaştığı pistten çıkma vakası, Airbus 320'lerin kullanımda olduğu dönemdekinden daha fazla! Son 2 yılda Boeing 737'ler 6 kez pistten çıkarken, Airbus A320'de bu sıfır! Boeing 737 tipi uçakların frenleme sistemlerinde de sorun olduğu dile getiriliyor.
Pegasus kusurlu çünkü...
Dünyada pilot eğitiminde ciddi sorunlar var. Uçaklar yeni teknolojilerle karmaşık hale gelirken, yolcu sayısı ve buna bağlı olarak pilot ihtiyacı artıyor. Yüksek maaşlara rağmen, zorlu ve düzensiz çalışma koşulları pilotluğa talebi azaltıyor. Dahası sıkı ve masraflı eğitim süreci, öne çıkan havayolu şirketlerinin adaylarda istediği yüksek nitelikler, yıllar alabilen yoğun bir eğitimi boşa çıkarabiliyor. Pegasus'un pilot alımında 'aranan özelliklerde kademe düşürdüğü' öne sürülüyor. İstisnalar hariç THY, Emirates, Qatar Airways, Lufthansa gibi üst sınıf havayolu şirketlerinde iş bulamayan pilotların Pegasus'u tercih ettiği ileri sürülüyor. Öte yandan Pegasus, Ryanair'i model alan düşük maliyetli (low-cost) bir havayolu şirketi... Bu tür havayolu şirketleri açısından her kuruşun önemi var. Örneğin THY, olumsuz hava şartları nedeniyle yolcularını rahatlıkla otelde ağırlarken, Pegasus başka bir havalimanından da olsa uçurmanın yolunu arıyor. Nitekim Çarşamba akşamı Sabiha Gökçen'in hava trafiğine kapalı olması nedeniyle İzmir'e yönlendirilen Berlin uçağının yolcuları gece saat 24.00 sularında İstanbul Havalimanı'na taşındı! Her ne kadar CarrefourSa'da da genel müdürlük yapan Pegasus Hava Yolları Genel Müdürü Mehmet Nane, Perşembe günü İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında, "Tüm pilotlarımız risk almamaları, stabil yaklaşmaları ve risk görülüyorsa pas geçmeleri, gerektiğinde yedek meydana devam etmeleri için teşvik edilir" dese de, kuleden iniş izni alan pilotlar şartları zorlayarak inmeyi tercih ediyor. Zira pas geçerek, yedek havalimanına inişin ciddi maliyeti var. Pilotlar 'ısıtmadan ve soğutmadan' bile tasarruf edebiliyor. Yaşanan üç kaza, Pegasus'un uçuş güvenliğinin maliyetlerden önce geldiğini anlamasına kuşkusuz yardımcı olmuştur.
Sabiha Gökçen kusurlu çünkü...
Malezya şirketi Malaysia Airports Holdings Berhad'ın sahibi olduğu Sabiha Gökçen Havalimanı, İstanbul Havalimanı'nın şehrin merkezi noktalarına uzaklığından ve bilet fiyatlarının makul olmasından istifade ederek, özellikle geçen yıl iç hat yolcu sayısında depara kalktı ve bu kategoride Türkiye'de açık ara ilk sıraya yerleşti. Ancak bu havalimanı, sıradan bir Anadolu otogarından farksız! Yolcuların yoğun olduğu günlerde her şey karman çorman oluyor. Terminaller yetersiz, sıradan ve niteliksiz! İstanbul Havalimanı ile karşılaştırırsak kümesten farkı yok! Havalimanında tek pist var, ikinci pist yıllardır yapım aşamasında! Nitekim Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan, bu hafta başında yaptığı açıklamada, "İstanbul'un hava trafiği giderek artıyor, Sabiha Gökçen'de bir pistimiz var. Bu pistimiz çok yoruldu. Uçuşların olmadığı saatlerde gece hemen hemen her gece piste bakım yapılıyor" ifadelerini kullanmıştı. Pistin su geçirme sorunu olduğu da iddialar arasında. Pistin ucunda yamaç var. Eğer yamaç olmamış olsaydı, toprak zemin olsaydı Pegasus uçağı üç parçaya ayrılmazdı ve ölümler yaşanmazdı. Kısaca Malezyalı şirket yatırım yapmaktan ziyade yatırdığı parayı amorti etme peşinde.
Pegasus'tan iyileştirme sözü
Pegasus Hava Yolları Genel Müdürü Mehmet Tevfik Nane, İstanbul'da gözyaşları eşliğinde düzenlediği basın toplantısında, "Acımız çok büyük. Maalesef 3 vefatımız oldu. 180 misafirimiz kabin çalışanlarımız dahil hastanelere sevk edildi" dedi. Nane, aynı zamanda 56 kişinin hastanelerden taburcu olduğunu belirtti. Şubat 2016'dan itibaren şirketi yöneten Nane, şunları söyledi: "Sivil havacılık regülasyonları olan ve katı bir şekilde yönetilen sektördür. Kaza gerçekleştiği andan itibaren komuta otoritelere geçer. Kara kutu cihazlarımız alındı, deşifre çalışmaları başlatıldı. Tüm pilotlarımız risk almamaları, stabil yaklaşım yapmaları, risk görüyorsa pas geçmeleri, gerektiğinde yedek meydana devam etmeleri yönünde teşvik edilirler. Bu uygulamalarımız sözde değildir. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğümüz ve Avrupa denetim otoritesi tarafından her yıl denetlenmektedir. Uçaklarımız 5.3 yaş ortalaması ile teknik güvenilirliği çok yüksek, genç uçaklardır ve bakımları birebir uçuş elverişlilik açısında takip edilir. Bu tür olaylar bir nedenden değil birçok faktörün bir araya gelmesinden oluşur. Kaza araştırma sürecinde çıkacak her türlü geliştirme ve iyileştirmeyi yerine getireceğimizi peşine taahhüt ederiz."
RECEP BAHAR
Boeing kusurlu çünkü...
Yeni Mesaj'ın bilgi aldığı, aktif görevde oldukları için ismini açıklayamadığı kaynaklar, pistten çıkan uçağın yükseklik göstergesinde (altimetre) sorun olabileceğine işaret etti. Bir uzman benzer bir durumun 25 Şubat 2009'da Amsterdam'da pistten çıkan THY uçağında saptandığına işaret etti. Öte yandan Boeing 737 tipi uçaklar pistten çıkmalarıyla tanınıyor. Nitekim son 25 ayda Pegasus'un 3 (İki Sabiha Gökçen, bir Trabzon), THY'nin bir Boeing 737 tipi uçağı (Odessa) pistten çıktı. Oysa Pegasus'un elinde Boeing 737'den daha fazla eşdeğer özelliklere sahip Airbus A320 var. Boeing 737'lerin sadece 2018'de karşılaştığı pistten çıkma vakası, Airbus 320'lerin kullanımda olduğu dönemdekinden daha fazla! Son 2 yılda Boeing 737'ler 6 kez pistten çıkarken, Airbus A320'de bu sıfır! Boeing 737 tipi uçakların frenleme sistemlerinde de sorun olduğu dile getiriliyor.
Pegasus kusurlu çünkü...
Dünyada pilot eğitiminde ciddi sorunlar var. Uçaklar yeni teknolojilerle karmaşık hale gelirken, yolcu sayısı ve buna bağlı olarak pilot ihtiyacı artıyor. Yüksek maaşlara rağmen, zorlu ve düzensiz çalışma koşulları pilotluğa talebi azaltıyor. Dahası sıkı ve masraflı eğitim süreci, öne çıkan havayolu şirketlerinin adaylarda istediği yüksek nitelikler, yıllar alabilen yoğun bir eğitimi boşa çıkarabiliyor. Pegasus'un pilot alımında 'aranan özelliklerde kademe düşürdüğü' öne sürülüyor. İstisnalar hariç THY, Emirates, Qatar Airways, Lufthansa gibi üst sınıf havayolu şirketlerinde iş bulamayan pilotların Pegasus'u tercih ettiği ileri sürülüyor. Öte yandan Pegasus, Ryanair'i model alan düşük maliyetli (low-cost) bir havayolu şirketi... Bu tür havayolu şirketleri açısından her kuruşun önemi var. Örneğin THY, olumsuz hava şartları nedeniyle yolcularını rahatlıkla otelde ağırlarken, Pegasus başka bir havalimanından da olsa uçurmanın yolunu arıyor. Nitekim Çarşamba akşamı Sabiha Gökçen'in hava trafiğine kapalı olması nedeniyle İzmir'e yönlendirilen Berlin uçağının yolcuları gece saat 24.00 sularında İstanbul Havalimanı'na taşındı! Her ne kadar CarrefourSa'da da genel müdürlük yapan Pegasus Hava Yolları Genel Müdürü Mehmet Nane, Perşembe günü İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında, "Tüm pilotlarımız risk almamaları, stabil yaklaşmaları ve risk görülüyorsa pas geçmeleri, gerektiğinde yedek meydana devam etmeleri için teşvik edilir" dese de, kuleden iniş izni alan pilotlar şartları zorlayarak inmeyi tercih ediyor. Zira pas geçerek, yedek havalimanına inişin ciddi maliyeti var. Pilotlar 'ısıtmadan ve soğutmadan' bile tasarruf edebiliyor. Yaşanan üç kaza, Pegasus'un uçuş güvenliğinin maliyetlerden önce geldiğini anlamasına kuşkusuz yardımcı olmuştur.
Sabiha Gökçen kusurlu çünkü...
Malezya şirketi Malaysia Airports Holdings Berhad'ın sahibi olduğu Sabiha Gökçen Havalimanı, İstanbul Havalimanı'nın şehrin merkezi noktalarına uzaklığından ve bilet fiyatlarının makul olmasından istifade ederek, özellikle geçen yıl iç hat yolcu sayısında depara kalktı ve bu kategoride Türkiye'de açık ara ilk sıraya yerleşti. Ancak bu havalimanı, sıradan bir Anadolu otogarından farksız! Yolcuların yoğun olduğu günlerde her şey karman çorman oluyor. Terminaller yetersiz, sıradan ve niteliksiz! İstanbul Havalimanı ile karşılaştırırsak kümesten farkı yok! Havalimanında tek pist var, ikinci pist yıllardır yapım aşamasında! Nitekim Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan, bu hafta başında yaptığı açıklamada, "İstanbul'un hava trafiği giderek artıyor, Sabiha Gökçen'de bir pistimiz var. Bu pistimiz çok yoruldu. Uçuşların olmadığı saatlerde gece hemen hemen her gece piste bakım yapılıyor" ifadelerini kullanmıştı. Pistin su geçirme sorunu olduğu da iddialar arasında. Pistin ucunda yamaç var. Eğer yamaç olmamış olsaydı, toprak zemin olsaydı Pegasus uçağı üç parçaya ayrılmazdı ve ölümler yaşanmazdı. Kısaca Malezyalı şirket yatırım yapmaktan ziyade yatırdığı parayı amorti etme peşinde.
Pegasus'tan iyileştirme sözü
Pegasus Hava Yolları Genel Müdürü Mehmet Tevfik Nane, İstanbul'da gözyaşları eşliğinde düzenlediği basın toplantısında, "Acımız çok büyük. Maalesef 3 vefatımız oldu. 180 misafirimiz kabin çalışanlarımız dahil hastanelere sevk edildi" dedi. Nane, aynı zamanda 56 kişinin hastanelerden taburcu olduğunu belirtti. Şubat 2016'dan itibaren şirketi yöneten Nane, şunları söyledi: "Sivil havacılık regülasyonları olan ve katı bir şekilde yönetilen sektördür. Kaza gerçekleştiği andan itibaren komuta otoritelere geçer. Kara kutu cihazlarımız alındı, deşifre çalışmaları başlatıldı. Tüm pilotlarımız risk almamaları, stabil yaklaşım yapmaları, risk görüyorsa pas geçmeleri, gerektiğinde yedek meydana devam etmeleri yönünde teşvik edilirler. Bu uygulamalarımız sözde değildir. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğümüz ve Avrupa denetim otoritesi tarafından her yıl denetlenmektedir. Uçaklarımız 5.3 yaş ortalaması ile teknik güvenilirliği çok yüksek, genç uçaklardır ve bakımları birebir uçuş elverişlilik açısında takip edilir. Bu tür olaylar bir nedenden değil birçok faktörün bir araya gelmesinden oluşur. Kaza araştırma sürecinde çıkacak her türlü geliştirme ve iyileştirmeyi yerine getireceğimizi peşine taahhüt ederiz."
RECEP BAHAR
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.