Halklar küresel sömürüye baş kaldırıyor

Tunus'da, Mısır'da, Yemen'de ve diğer İslam ülkelerinde yaşanan halk isyanlarını iyi değerlendirir ve almamız gereken dersleri alırsak daha büyük bedeller ödemek zorunda kalmayız. Halkların kazan kaldırdığı her bir ülkenin ortak özellikleri var. Hepsinin başındaki irade ABD, İsrail ve AB ülkeleri ile sıkı ilişkiler içinde?Bütün bu ülkelerin yeraltı ve yerüstü kaynakları, o ülkelerin idarecileri tarafından ecnebilere peşkeş çekilmiş.Bütün bu ülkelerin millete hizmet için kurulmuş olan kamu şirketleri ecnebilere haraç mezat özelleştirilmiş.Bütün bu ülkelerin halkları o ülkenin milli gelirinden pay alamıyor, açlık ve yoksulluk içinde yaşıyor.Bütün bu ülkeler ve halkları borç batağına saplanmış vaziyette?Bütün bu ülkelerde halk fakirlik içinde kıvranırken, ecnebilerle ortaklıklar kuran ülke idarecileri ve onların yakınları servetlerine servet katmışlar.Bütün bu ülkelerin halkları yiyecek lokma, başlarını sokacak bir mekan bulamazken, birileri rant üstüne rant elde etmiş ve yolsuzluklar had safhaya ulaşmış.Bütün bu ülkelerin en büyük ekonomik sorunu işsizlik ve gelir adaletsizliği?Bütün bu ülkelerde halktan akıl almaz vergiler toplanıyor, toplanan bu vergilerle vatandaşlara hizmet sunulmuyor ve gelirin çoğu faiz ödemeleri adı altında global tefecilere aktarılıyor.Bütün bu ülkelerde gereksiz ve halkın faydasına olmayan maliyeti yüksek yatırımlara paralar harcanıyor. Örneğin Suudi Arabistan kendisine asla gerekmemesine rağmen ABD'den her yıl 60 milyar dolar silah satın alıyor ve kutularından bile çıkarmadan bir sonraki sene yine silah satın alıyor.Bütün bu ülkelerde Batılı güçlerin menfaatine, halkın ise aleyhine bir diktatörlük uygulanıyor. Bu ülkelerde çıkan halk isyanları hususunda birçok yorumlar yapılabilir ama bence en doğru yorum halkların sokağa dökülmesinin temel nedeni Batılı ülkelerin yerli işbirlikçileriyle beraber yaptıkları bu küresel sömürüye dur demek içindir.Bundan sonraki süreçte ABD'nin ve müttefiklerinin Ortadoğu coğrafyasında işleri daha zordur. BOP kapsamındaki ülkelerin halkları artık tepki göstermesini bilmektedir, çözüm arayışındadır ve beğenmedikleri, kendilerine hizmet etmeyen taşeron liderlere asla evet demeyeceklerdir.Yaşanan bu son gelişmeler Ortadoğu haklarının küresel sömürünün zincirlerini kırıp milli devlete doğru geçişlerinin ilk adımlarıdır.Türk siyasileri eğer bu son konjonktüre göre bir politika geliştirmezlerse, çok yakın zamanda Türkiye'ye de sıçrayacak olan bu dalgalanmanın önünde asla duramayacaklardır.Halkın bilinçlenmesi hiçbir şeye benzemez. Halk uyku halindeyken her türlü şeyi yutturabilirsiniz ama bir kez uyandı mı isteğini almadan asla yerine oturmaz.İstiklal mücadelesinin nasıl başladığını hepiniz gayet iyi biliyorsunuz. Türk milleti yepyeni bir bağımsızlık arayışına girmiş ve 600 yıllık yönetimi olan padişahlığı bile elinin tersiyle itmiştir.Artık devir çözüm devridir. Görünen o ki tek çözüm olarak Bağımsız Türkiye Partisi'nin Milli Ekonomi Modeli ve Milli Devlet tezi gözükmektedir. Türkiye bu noktada da rüştünü ispat eder de yeniden milli devlet örneğini hayata geçirirse bütün Ortadoğu ve diğer ülkeler için yeniden lider ülke konumuna yükselir.