Dünya Bankası'nın geçen yıl açıkladığı ve 2000 yılı gelir dağılımı esas alınan verilerde ise Türkiye'deki en yoksul yüzde 10'luk kesimin gelirden aldığı payın yüzde 2.3 düzeyinde bulunduğu bildirilmişti. En yoksul en zengin yüzde 20'lik kesimin payının ise yüzde 30.7 olduğu hesaplanmıştı. En zengin ve en yoksul yüzde 10'luk dilimler arasında 13.3 katlık bir fark bulunuyordu. Buna göre 2000 yılından sonra Türkiye'de zenginlerin milli gelirden aldığı pay artmaya devam ederken yoksulların payı azaldı.100'e yaklaştıkça gelir dağılımındaki adaletsizliğin arttığını, sıfıra yaklaştıkça da azaldığını gösteren gini katsayısı da Türkiye için 43.6 olarak hesaplandı. Bu gini katsayısıyla Türkiye yaklaşık 180 ülke arasında gelir dağılımı en bozuk 34'üncü ülke oldu. Geri kalan yaklaşık 140 ülkede gelir dağılımının Türkiye'ye göre daha adil olduğu belirlendi.Gelir dağılımı Türkiye'den daha bozuk ülkeler arasında Peru, Paraguay, Papua Yeni Gine, Panama, Nepal, Namibya, Meksika, Mali, Malezya, Malavi, Madagaskar, Lesotho, Honduras, Bostwana, Brezilya, Merkezi Afrika Cumhuriyeti, Şili, Arjantin, Kolombiya Zimbabve, El Salvador, Guetamala, Haiti, Uruguay, Sierra Leone, Güney Afrika gibi ülkeler bulunuyor. Türkiye'nin üye olmaya hazırlandığı AB ülkelerinin tümünde gelir dağılımı Türkiye'den daha iyi bir konumda bulunuyor. İşte yoksulluk oranları Dünya Bankası verilerine göre Türkiye'de 2000 yılında yüzde 2'den düşük olan günde 1 dolarla geçirmek zorunda bulunan nüfusun oranı 2003 yılında yüzde 3.4'e yükseldi. Günde 2 doların altındaki nüfusun oranı yüzde 10.3'ten yüzde 18.7'ye çıktı. 1994 yılında yüzde 28.3 olan yoksulluk sınırının altındaki nüfusun oranı ise 2002 yılında yüzde 27 oldu. Dünya Bankası'na göre Türkiye'de kent nüfusunun yüzde 34.5'i, kırsal kesim nüfusunun ise yüzde 22'si yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.