Fitneyi uyandırana Cenab-ı Hak lânet eder...

Benî Müstalik Gazvesi'nden sonra Muhacir ile Ensar arasında çıkan kavgayı fırsat bilen münafıklar fitnelerinden geri durmamışlardı. Fitne öyle bir musibetti ki, Peygamber Efendimiz (sav) fitneyi uyandıranın, Allah'ın lanet ettiği kimse olduğunu bildirmişti. Bu gerçek ortadayken, münafıkların başı Abdullah b. Ubey, Muhacir ile Ensar arasındaki kıvılcımı istismar ederek Müslümanları bölmeye çalışmıştır. Abdullah b. Ubey'in fitnesine karşı Zeyd b. Erkam, Abdullah b. Ubey'in sözlerine kızarak "Vallahi, kavminin içinde zelil ve menfur olan ancak sensin. Muhammed (sav) ise, Rahman olan Allah tarafından aziz kılınmıştır" diyerek ona karşılık verdi. Bunun yanında Hz. Ömer: "Ya Resulullah! Bırak beni, İbni Ubey'in boynunu vurayım" dedi. Peygamberimiz bu tekliften hoşlanmadı. Hz. Ömer'e "Sen bu işi yapabilir misin?" diye sordu. Hz. Ömer; "Evet. Seni Hak din ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, yapabilirim" dedi. Peygamberimiz, "Öldürülmesini emir edecek olursam, onu öldürürler. Fakat çok geçmeden de, Mekke onun yüzünden pekçok sarsıntılara uğrar. Hayır olmaz ya Ömer" İşin iç yüzünü bilmeyen halk; 'Muhammed ashabını öldürüyor' diye konuşmaya başladıkları zaman, hal nice olur?" buyurdu. Mücahidlerin helen Medine'ye doğru yola çıkmalarını emretti.Peygamberimiz, İbni Ubey'i sorguya çekti. Abdullah b. Ubey, Peygamberimizden özür ve af diledi...Hz. Cüveyriye binti Haris, Benî Müstalik Gazvesi'nde esir kadınlar bölüştürüldüğünde Sabit b. Kayr b. Şemmas'la onun amcasına düşmüştü.Cüveyriye, Benî Müstalik reisi Haris b. Ebi Dırar'ın kızı idi. Esaretten azad edilmek üzere 9 altın ile kesişme yapmıştı. Bu para konusunda yardım istemek üzere Resulullah'a gitti. Resulullah da bundan daha hayırlı bir teklif sundu ve ounu zevceliğe kabul etti. Cüveyriye buna memnun oldu.Bu sırada, Haris b. Ebi Dırar  Medine'ye kızının bedelini ödeyip esirlikten kurtarmaya geliyordu. Çektirmekte olduğu iki deveye kıyamadı ve onları bir dağın yamacına saklayıp Resulullah'ın huzuruna çıktı. Kızını bırakmalarını istedi. Resulullah (sav), "Akik'te filan dağ arasında, filan kuytuya saklamış olduğun iki deve nerede kaldı? Onları ne diye getirmedin?" deyince Haris b. Ebi Dırar o anda şehadet getirerek Müslüman oldu. Cüveyriye'yi de Resulullah'a bağışladığını söyledi.