'Et'te kriz bitmek bilmiyor
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, et sektörünün 8 yıldır sıkıntı yaşadığına işaret ederek, küçükbaş hayvan sayısındaki azalmanın et fiyatlarını olumsuz etkilediğini açıkladı. Türkiye Kasaplar ve Besiciler Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ da, günlük 50-60 kilogram et satışıyla kasapların ayakta kalmasının zor olduğunu ifade etti.
20.03.2017 00:00:00
Türkiye Esnaf Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, küçükbaş hayvan sayısındaki azalmanın et fiyatlarını olumsuz etkilediğini açıkladı. Et sektörünün 8 yıldır sıkıntı yaşadığını, bu durumun hayvanların besi süresinin uzaması sebebiyle yağlanma oranındaki artış ile doğrudan bağlantılı olduğunu ifade eden Palandöken, "70'li yıllarda ortalama çalışan geliriyle 100 kilogram kırmızı et alınabilirken günümüzde bu rakam 15 kilograma kadar düştü. Yılda 30 milyon turist ağırladığımızı da göz önünde bulundurursak önümüzdeki 5 yılın sonunda en az 2.5 milyon ton kırmızı et üretimine ulaşmamız gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
Besi süresi sıkıntılı
Palandöken, küçükbaş hayvan sayısındaki azalmanın et fiyatlarını olumsuz etkilediğine dikkati çekerek "Besi süreleri uzadı. Ortalama 8 aylık besi süresini doldurmamış hayvan kesilmiyor. Besi süresi uzadıkça hayvanların yağ oranı artıyor. ABD ve Avrupa Birliği'nde bulunan et derecelendirme sistemine göre hayvanlarımızın eti yağlı statüsünde olup kalite bazında gerilemeye başlıyor. Kesilen hayvanlardan elde edilen karkasın yağsız veya az yağlı olması beklenirken, kesimhanelere gelen hayvanlar yağlanmış oluyor. Bu hayvanlar biraz daha yağlanırsa sanayici de almaya nazlanır" ifadelerini kullandı.
Koyun sayısı azalıyor
Öte yandan Türkiye Kasaplar ve Besiciler Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ da, kasapların artık çocuklarını bu mesleğe yönlendirmediğini belirterek günlük 50-60 kilogram et satışıyla ayakta kalmanın zor olduğunu ifade etti. Etteki KDV oranının yüzde 1'e indirilmesi gerektiğine işaret eden Yalçındağ, "En önemlisi tüketicilerin güvendikleri kasaplarına sipariş vererek geleneksel fermente sucuk yapmalarının yeniden önü açılmalıdır. Koyun ve kuzu etinin tüketimini artırmak için çabalıyoruz. Bu yılki koyun sayısındaki azalmanın sebebi mutlaka araştırılmalıdır. Havyan sayısı konusunda TÜİK verileri ile sektör temsilcilerinin görüşleri örtüşmemektedir. Mevcut hayvan varlığı göz önüne alındığında yılık 400 bin baş civarında besilik erkek dana ithalatına ihtiyacımız var. Kırmızı etin esas problemi satışta değil üretim ayağındadır" şeklinde konuştu.
HABER MERKEZİ
Besi süresi sıkıntılı
Palandöken, küçükbaş hayvan sayısındaki azalmanın et fiyatlarını olumsuz etkilediğine dikkati çekerek "Besi süreleri uzadı. Ortalama 8 aylık besi süresini doldurmamış hayvan kesilmiyor. Besi süresi uzadıkça hayvanların yağ oranı artıyor. ABD ve Avrupa Birliği'nde bulunan et derecelendirme sistemine göre hayvanlarımızın eti yağlı statüsünde olup kalite bazında gerilemeye başlıyor. Kesilen hayvanlardan elde edilen karkasın yağsız veya az yağlı olması beklenirken, kesimhanelere gelen hayvanlar yağlanmış oluyor. Bu hayvanlar biraz daha yağlanırsa sanayici de almaya nazlanır" ifadelerini kullandı.
Koyun sayısı azalıyor
Öte yandan Türkiye Kasaplar ve Besiciler Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ da, kasapların artık çocuklarını bu mesleğe yönlendirmediğini belirterek günlük 50-60 kilogram et satışıyla ayakta kalmanın zor olduğunu ifade etti. Etteki KDV oranının yüzde 1'e indirilmesi gerektiğine işaret eden Yalçındağ, "En önemlisi tüketicilerin güvendikleri kasaplarına sipariş vererek geleneksel fermente sucuk yapmalarının yeniden önü açılmalıdır. Koyun ve kuzu etinin tüketimini artırmak için çabalıyoruz. Bu yılki koyun sayısındaki azalmanın sebebi mutlaka araştırılmalıdır. Havyan sayısı konusunda TÜİK verileri ile sektör temsilcilerinin görüşleri örtüşmemektedir. Mevcut hayvan varlığı göz önüne alındığında yılık 400 bin baş civarında besilik erkek dana ithalatına ihtiyacımız var. Kırmızı etin esas problemi satışta değil üretim ayağındadır" şeklinde konuştu.
HABER MERKEZİ