'Et'te ithalat lobileri iş başında
16.02.2010 00:00:00
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kırmızı et fiyatlarındaki artışın belli bir sürecin sonucu olduğunu ve durumun ithalatla değil, üretimi artırıcı politikalarla çözülebileceğini söyledi. Bayraktar, ithalat lobilerinin harekete geçtiğini ifade etti.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar Bayraktar, et fiyatlarına ilişkin yaptığı açıklamada, hayvancılık kan kaybederken çözüm önermeyenlerin, gelinen süreçte ithalatta çözüm aradıklarını belirterek, "Üreticilerimizi haciz kıskacına düşürmeye yol açacak ithalatı öneren bazı üretici temsilcileri, ithalat lobilerinin amaçlarına alet olmamalıdır" dedi. Bayraktar, ithalat yapılmayacağına dair Bakanlık tarafından üst düzeyde verilen sözlerin tutulmasını isteyerek, Türkiye Ziraat Odaları Birliği tarafından Kırmızı Et Sektör Değerlendirme Raporu hazırlanarak konuya ilişkin gelişmelerin üzerinde çalışıldığına vurgu yaptı.
Korku yayıyorlar"Et fiyatları 50 TL'ye kadar yükselecek" gibi hiçbir bilimsel dayanağı olmayan mesnetsiz açıklamalarla üretici ve tüketiciler arasında tedirginlik ve korku yaratıldığına dikkat çeken Bayraktar, "Eğer bu kesimler böyle korku yayarak, ithalat kapılarını açtırarak hayvancılığımızı geçmişte olduğu gibi yine içinden çıkılmaz bir duruma sokacaklarını sanıyorlarsa, kesinlikle yanıldıklarını bilmelerinde fayda vardır" ifadelerini kullandı. İthalatın çözüm değil, çözümsüzlük getireceğini belirten Bayraktar, "Kısır olmayan ve çok ciddi bir hastalığı bulunmayan dişi hayvanların kesilmesini önleyici tedbirler titizlikle takip edilmelidir. Devlet, aşırı fiyat düşüş ve yükselmelerine karşı gerekli tedbirleri almalı, bu konuda piyasayı regüle etmek için gerektiğinde müdahale edecek mekanizmaları devreye sokmalıdır. Üretici-tüketici fiyatları arasındaki makas çok yüksektir, bu durum uzun süre devam ettirilemez. Özellikle tüketici fiyatlarının aşırı yükselmelerine karşı gerekli tedbirler alınmalı yani, üretici kadar tüketici de korumalıdır.
Krizin temelinde ithalat yatıyorSüt fiyatı ile başlayan ve et fiyatındaki tırmanışla doruğa ulaşan hayvancılık sektöründeki krize çözüm aranıyor. Krizin temeli 2007 ve 2008 yıllarında yaşanan kuraklığın etkisi ile yem fiyatlarının aşırı yükselmesi ve aynı dönemde süt tozu ithalatının yapılmasıyla, süt fiyatının 30 kuruşa kadar düşmesine dayanıyor. Bu dönemde, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, uyguladığı politikada radikal bir değişikliğe giderek destekleri yarı yarıya azaltınca süt hayvanları da kesime gitmişti. Tarım Bakanlığı'nın hayvan sayısının azalmasına neden olan bu politikası, şimdi karşımıza et ve süt fiyatlarının yükselmesi olarak çıktı. Sektör oyuncuları ise yükselen fiyatların dizginlenmesi amacıyla iki farklı görüş ileri sürmeye başladı. Kimi oyuncular, fiyatların aşağı çekilmesi için ithalatı zorunlu görüyor. Kimi ise ithalatn hayvancılığı baltalayacağını düşünüyor. Bu konuda son sözü söyleme yetkisi elinde olan Tarım Bakanlığı ise ithalata şimdilik karşı çıkıyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar Bayraktar, et fiyatlarına ilişkin yaptığı açıklamada, hayvancılık kan kaybederken çözüm önermeyenlerin, gelinen süreçte ithalatta çözüm aradıklarını belirterek, "Üreticilerimizi haciz kıskacına düşürmeye yol açacak ithalatı öneren bazı üretici temsilcileri, ithalat lobilerinin amaçlarına alet olmamalıdır" dedi. Bayraktar, ithalat yapılmayacağına dair Bakanlık tarafından üst düzeyde verilen sözlerin tutulmasını isteyerek, Türkiye Ziraat Odaları Birliği tarafından Kırmızı Et Sektör Değerlendirme Raporu hazırlanarak konuya ilişkin gelişmelerin üzerinde çalışıldığına vurgu yaptı.
Korku yayıyorlar"Et fiyatları 50 TL'ye kadar yükselecek" gibi hiçbir bilimsel dayanağı olmayan mesnetsiz açıklamalarla üretici ve tüketiciler arasında tedirginlik ve korku yaratıldığına dikkat çeken Bayraktar, "Eğer bu kesimler böyle korku yayarak, ithalat kapılarını açtırarak hayvancılığımızı geçmişte olduğu gibi yine içinden çıkılmaz bir duruma sokacaklarını sanıyorlarsa, kesinlikle yanıldıklarını bilmelerinde fayda vardır" ifadelerini kullandı. İthalatın çözüm değil, çözümsüzlük getireceğini belirten Bayraktar, "Kısır olmayan ve çok ciddi bir hastalığı bulunmayan dişi hayvanların kesilmesini önleyici tedbirler titizlikle takip edilmelidir. Devlet, aşırı fiyat düşüş ve yükselmelerine karşı gerekli tedbirleri almalı, bu konuda piyasayı regüle etmek için gerektiğinde müdahale edecek mekanizmaları devreye sokmalıdır. Üretici-tüketici fiyatları arasındaki makas çok yüksektir, bu durum uzun süre devam ettirilemez. Özellikle tüketici fiyatlarının aşırı yükselmelerine karşı gerekli tedbirler alınmalı yani, üretici kadar tüketici de korumalıdır.
Krizin temelinde ithalat yatıyorSüt fiyatı ile başlayan ve et fiyatındaki tırmanışla doruğa ulaşan hayvancılık sektöründeki krize çözüm aranıyor. Krizin temeli 2007 ve 2008 yıllarında yaşanan kuraklığın etkisi ile yem fiyatlarının aşırı yükselmesi ve aynı dönemde süt tozu ithalatının yapılmasıyla, süt fiyatının 30 kuruşa kadar düşmesine dayanıyor. Bu dönemde, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, uyguladığı politikada radikal bir değişikliğe giderek destekleri yarı yarıya azaltınca süt hayvanları da kesime gitmişti. Tarım Bakanlığı'nın hayvan sayısının azalmasına neden olan bu politikası, şimdi karşımıza et ve süt fiyatlarının yükselmesi olarak çıktı. Sektör oyuncuları ise yükselen fiyatların dizginlenmesi amacıyla iki farklı görüş ileri sürmeye başladı. Kimi oyuncular, fiyatların aşağı çekilmesi için ithalatı zorunlu görüyor. Kimi ise ithalatn hayvancılığı baltalayacağını düşünüyor. Bu konuda son sözü söyleme yetkisi elinde olan Tarım Bakanlığı ise ithalata şimdilik karşı çıkıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
