Eğirdir Gölü'nde yaşanan trajedi
Eğirdir Gölü'nde kirlilik ve su yosunlarının yüzeyi kaplamasıyla salyangoz, tatlı su midyesi gibi binlerce kabuklu su canlısı ölüsü kıyıya vurdu. Gölün geleceği, insanların çevreye karşı duyarlılığına ve çözüm önerilerinin uygulanmasına bağlı
24.07.2024 11:50:00
Fahri Fatih Özcan
Fahri Fatih Özcan





Eğirdir Gölü, Isparta'nın incisi olarak bilinen, Türkiye'nin en büyük tatlı su göllerinden biri. Göl, doğal güzelliği ve çevresindeki zengin biyolojik çeşitliliği ile ünlüdür. Ancak son yıllarda, aşırı kirlilik ve su yosunlarının aşırı çoğalması nedeniyle göl, ciddi bir tehdit altında.
Eğirdir Gölü, 240 kilometrekarelik bir alana sahip olup, ortalama derinliği 16 metredir. Göl, bol miktarda tatlı su balığı ve su canlısı türüne ev sahipliği yapmaktadır. Gölün çevresi, çiftçilik ve turizm faaliyetleri için önemli bir alandır.
Eğirdir Gölü'ndeki kirliliğin başlıca nedenleri arasında çevredeki tarım alanlarından gelen azot ve fosfor gibi besin maddeleri, göl suyuna karışarak su yosunlarının aşırı çoğalmasına neden olması geliyor.
Ayrıca göl çevresindeki fabrikalardan gelen atık sular, gölün su kalitesini olumsuz etkiliyor.
Göl çevresindeki yerleşim yerlerinden gelen evsel atık sular da gölün kirlenmesine katkıda bulunuyor. Göl çevresindeki aşırı yapılaşma da gölün doğal dengesini bozuyor.
Su yosunlarının aşırı çoğalması, gölün oksijen seviyesini düşürmekte ve su canlılarının yaşamını tehdit etmektedir. Ayrıca, su yosunları çürüdüklerinde gölde kötü koku oluşmaktadır.
Eğirdir Gölü'ndeki kirlilik ve su yosunlarının aşırı çoğalması, salyangoz, tatlı su midyesi gibi binlerce kabuklu su canlısının ölümüne yol açtı. Bu durum, gölün ekosistemini tehdit etmekte ve balıkçılık gibi ekonomik faaliyetleri olumsuz etkilemektedir.
Çözüm önerileri
Eğirdir Gölü'nün geleceğini korumak için acil önlemler alınması gerekiyor.
Tarım alanlarından gelen besin maddelerinin göl suyuna karışmasını önlemek için gübre kullanımı ve sulama teknikleri konusunda çiftçilere eğitim verilmelidir.
Fabrikalardan gelen atık suların arıtılması ve göl suyuna deşarj edilmeden önce temizlenmesi sağlanmalıdır.
Göl çevresindeki yerleşim yerlerinde atık su arıtma tesisleri kurulmalı ve evsel atık suların arıtılması sağlanmalıdır.
Göl çevresindeki aşırı yapılaşmanın önlenmesi ve gölün doğal dengesinin korunması için planlama çalışmaları yapılmalıdır.
Eğirdir Gölü'nün önemi ve kirliliğin olumsuz etkileri hakkında kamuoyu bilincinin artırılması için *eğitim ve bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır.
Eğirdir Gölü, 240 kilometrekarelik bir alana sahip olup, ortalama derinliği 16 metredir. Göl, bol miktarda tatlı su balığı ve su canlısı türüne ev sahipliği yapmaktadır. Gölün çevresi, çiftçilik ve turizm faaliyetleri için önemli bir alandır.
Eğirdir Gölü'ndeki kirliliğin başlıca nedenleri arasında çevredeki tarım alanlarından gelen azot ve fosfor gibi besin maddeleri, göl suyuna karışarak su yosunlarının aşırı çoğalmasına neden olması geliyor.
Ayrıca göl çevresindeki fabrikalardan gelen atık sular, gölün su kalitesini olumsuz etkiliyor.
Göl çevresindeki yerleşim yerlerinden gelen evsel atık sular da gölün kirlenmesine katkıda bulunuyor. Göl çevresindeki aşırı yapılaşma da gölün doğal dengesini bozuyor.
Su yosunlarının aşırı çoğalması, gölün oksijen seviyesini düşürmekte ve su canlılarının yaşamını tehdit etmektedir. Ayrıca, su yosunları çürüdüklerinde gölde kötü koku oluşmaktadır.
Eğirdir Gölü'ndeki kirlilik ve su yosunlarının aşırı çoğalması, salyangoz, tatlı su midyesi gibi binlerce kabuklu su canlısının ölümüne yol açtı. Bu durum, gölün ekosistemini tehdit etmekte ve balıkçılık gibi ekonomik faaliyetleri olumsuz etkilemektedir.
Çözüm önerileri
Eğirdir Gölü'nün geleceğini korumak için acil önlemler alınması gerekiyor.
Tarım alanlarından gelen besin maddelerinin göl suyuna karışmasını önlemek için gübre kullanımı ve sulama teknikleri konusunda çiftçilere eğitim verilmelidir.
Fabrikalardan gelen atık suların arıtılması ve göl suyuna deşarj edilmeden önce temizlenmesi sağlanmalıdır.
Göl çevresindeki yerleşim yerlerinde atık su arıtma tesisleri kurulmalı ve evsel atık suların arıtılması sağlanmalıdır.
Göl çevresindeki aşırı yapılaşmanın önlenmesi ve gölün doğal dengesinin korunması için planlama çalışmaları yapılmalıdır.
Eğirdir Gölü'nün önemi ve kirliliğin olumsuz etkileri hakkında kamuoyu bilincinin artırılması için *eğitim ve bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.