İmam-ı Eş'ari; eser yazmak, münazaralara girmek ve kıymetli talebeler yetiştirmek suretiyle, Ehl-i Sünnet itikadının yayılması ve böylece insanların saadete kavuşması hususunda büyük hizmetler yaptı ve talebe yetiştirdi. Ebu Abdullah Muhammed bin Abdullah, Ebu'l-Hasan Bahili, Ebu Abdullah bin Hafif Şirazi, Hafız Ebu Bekr Cürcani el-İsmaili, Şeyh Ebû Muhammed Taberi el-Iraki, Zahir bin Ahmed Serahsi, Ebû Abdullah Hameveyh es-Sayrafi, Dimyani talebelerinden bazılarıdır. Bunlardan Ebû Abdullah Tai, İmam-ı Ebu Bekir Bakillani'nin hocasıdır. Ebû'l Hasan Bahili de Ebû İshak İsferani'nin hocasıdır. Bu zat, önceden imamiyye fırkasından iken, Ebû'l-Hasan Eş'ari hazretleri ile yaptığı bir münazara ve ilmi muhasebe sonunda hatasını anlayıp, imamiyye fırkasını terkedip, Ehl-i Sünnet itikadına girdi. İmam-ı Eş'ari'nin bildirdiği itikadı Basra'da yaydı. İbn-i Hafif ise, İmam-ı Eş'ari'nin en meşhur talebelerinden olup, (Şeyh-i Şiraziyyin) Şirazlıların şeyhi, üstadı ismiyle meşhur olmuştur. Diğer meşhur bir talebesi olan Dimyani ile İbn-i Hafif, İmam-ı Eş'ari'nin münazara meclislerinde yanında bulunurlardı. Talebelerinden Ebû Abdullah Hameveyh es-Sarrayfi, uzun müddet İmam-ı Eş'ari'nin yanında bulunmuştur. Sonra memleketi Sayraf'a dönüp, orada ders verip, talebe yetiştirmiş; İmam-ı Eş'ari'nin bildirdiği itikad bilgilerini memleketinde yaymıştır. Şeyh Ebû Ali Zahir de, hocası İmam-ı Eş'ariden öğrendiği Ehl-i Sünnet bilgilerini Horosan'da yaydı. Böylece İmam-ı Eş'ari'nin bildirdiği itikad bilgileri, Ehl-i Sünnet mezhebi, doğuda ve batıda yayıldı. Hicri 300 senesinden itibaren Irak havalisinde, İran'da yayıldı. Selçuklu Devleti hükümdarlarının resmi tarafından müdafaa edilip, Şam ve Bağdat çevresinde yayıldı. Selahaddin Eyyubi'nin fethinden sonra Mısır'da da yayıldı.
Eshab-ı kiramın Peygamber Efendimizden (sav) naklederek bildirdikleri, müctehid imamların da onlardan naklettikleri Ehl-i Sünnet vel-cemaat itikadını anlatmak ve yaymak için gayret sarf eden Ebû'l-Hasan-ı Eş'ari hazretleri bir sohbeti esnasında buyurdu ki: Allah-ü Teala'ya hamd olsun ki, bizi doğru yola ulaştırdı ve sünnet-i seniyyeye uymayı sevdirdi. Helake götüren bid'atlerden uzaklaştırdı. Kalplerimizi, yakîn denen kat'i ve kuvvetli imanın hasıl ettiği serinlik ve huzur ile doldurdu. Müslümanlık ile bizi aziz kıldı. Bizi, Resulü'ne (sav) uyanlardan, O'nun rehberliğine yapışanlardan eyledi. Bid'atlere dalıp, Resulullah Efendimizin ve ashab-ı kiramın (ra) yolundan ayrılarak yalnız kalmaktan kurtarıp, cemaatle beraber olmayı ihsan etti.
Eshab-ı kiramın Peygamber Efendimizden (sav) naklederek bildirdikleri, müctehid imamların da onlardan naklettikleri Ehl-i Sünnet vel-cemaat itikadını anlatmak ve yaymak için gayret sarf eden Ebû'l-Hasan-ı Eş'ari hazretleri bir sohbeti esnasında buyurdu ki: Allah-ü Teala'ya hamd olsun ki, bizi doğru yola ulaştırdı ve sünnet-i seniyyeye uymayı sevdirdi. Helake götüren bid'atlerden uzaklaştırdı. Kalplerimizi, yakîn denen kat'i ve kuvvetli imanın hasıl ettiği serinlik ve huzur ile doldurdu. Müslümanlık ile bizi aziz kıldı. Bizi, Resulü'ne (sav) uyanlardan, O'nun rehberliğine yapışanlardan eyledi. Bid'atlere dalıp, Resulullah Efendimizin ve ashab-ı kiramın (ra) yolundan ayrılarak yalnız kalmaktan kurtarıp, cemaatle beraber olmayı ihsan etti.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.